Süper Lig yayın haklarının eriyen değeri

Süper Lig yayın hakları ihalesi aylardır sonlandırılamıyor. Her geçen gün TFF'nin elinin zayıflamasına ve alıcı tarafın masada daha güçlü olmasına sebep oluyor. Satıcı satmak zorunda, alıcılar ise alım yapmak zorunda değiller. Pazarda popülaritesi Süper Lig'den daha hızlı artan ürünler var. Özellikle BeinSports için Türkiye pazarından çıkış kararı almak, ellerindeki geniş spor yayın hakları portföyü de düşünüldüğünde, global anlamda büyük bir zarar vermeyecektir.

BeinSports, Digitürk'ü satın aldığında platformun toplam kullanıcı sayısı, BTK raporlarına göre, 2015 yılında 3.175.849 ölmüştü. Bu sayı, verilerin ilk tutulmaya başlandığı 2009 yılında 2.081.782 idi. Kullanıcı bazında %51'lık artış görülüyor. Türkiye de pazar olarak bugün olduğundan çok daha cazip durumdaydı. Kulüpler önemli yıldızları kadrolarına katıyorlar ve Şampiyonlar Ligi'ne katılabiliyorlardı. İhalenin yapıldığı Aralık 2016'da 1 ABD doları 3.5 TL değerindeydi.

Beinsport tarafından baktığımızda ve 2016 ile bugünü kıyasladığımızda;

- Ülke nüfusu 78 milyondan 84 milyona çıkmasına rağmen toplam (BTK'nın tanımıyla) "Uydu Platform Hizmetleri" kullanıcı sayısı sabit kalırken, Digitürk kullanıcı sayısı 3.000.000'dan 2.600.000'e düştü.

- Türkiye'de kişi başına gelir dolar bazında her yıl azalırken, çalışan nüfus içerisinde asgari ücretle çalışan oranı tarihin en yüksek seviyesine ulaştı. Bu da hedef kitlenin daralması anlamına gelir. Ülkenin nüfusu artmasına karşın ürünü alabilecek seviyede gelire sahip nüfus azalıyor veya en azından artmıyor.

- Dolar/TL paritesi 3.5'ten 15'e yükseldi. İlerleyen aylarda ne olacağı da ön görülemez durumda.

- Ülkede alım gücü çok hızlı bir şekilde düştüğü için yayıncı gelirleri de dolar bazında düşüyor. Diğer taraftan ekipman tamamen ithal ürünler olduğu için ekipman yatırımı yapmak daha pahalı hale geliyor

- Türk takımları ülke sıralamasında alt sıralara hızla düştüğü için Avrupa Kupaları'na katılım zorlaştı. Bu durum hem finansal hem motivasyon olarak kulüplerin kadroya yatırım iştahını düşürüyor

- Bankalar Birliği ile yapılan anlaşma sebebiyle kulüplerin kadro yatırımı yapma imkanları oldukça kısıtlı hale geldi

- Ligde taraftar sayıları düzenli olarak düşüyor. Tribünler boş. Bu durum ligin kalitesini de TV'de seyir zevkini de olumsuz etkiliyor

- Ligin en çok talep gören kulüpleri üst üste başarısız sezonlar geçirdikleri için en değerli olduğu düşünülen derbilere bile ilgi azalıyor

- TFF ve kulüpler çok kötü yönetiliyor ve iyiye gideceğine dair herhangi bir umut verecek gelişme yok

- Hakemler ve Süper Lig bizzat TFF tarafından şaibeli duruma düşürülüyor

- İhale dönemi 5 yıldan 3 yıla indirildi

- Korsan maç yayınları ve yasadışı bahis ile baş edilmiyor

- Dijital yayıncılık alanında pazara giren global firmalar A/B segmentindeki müşterilerin bir bölümünü almış durumda

- Yeni nesilde futbola ilgi düşüyor

- Süper Lig'in popülaritesi düşüyor

- Yabancı liglerin yayınlarına erişim artık çok kolay ve bu organizasyonların izlenirliği artıyor

- İletişim teknolojileri geliştikçe ve Avrupa Ligleri ile aradaki kalite farkı açıldıkça gençler arasında yabancı kulüpleri birinci takım olarak takip etme oranı artıyor

- Katar üzerindeki BAE ve Suudi Arabistan baskısı azaldı. Dünya Kupası'nın Katar'dan alınma ve başka bir ülkede yapılma riski ortadan kalktığı için Süper Lig yayın haklarının Katar için stratejik önemi azaldı

Ayrıca ihale özelinde;

- Rakiplerinizin çok üzerinde teklif verdiğiniz görülmüş

- Rakiplerinizin teklifini yükseltme gibi bir niyeti ve belki de gücü yok

- Satış süreci kısa süre içerisinde tamamlanmak zorunda

- TFF'nin kendi yayın platformunu kurmasının ve işletmesinin mümkün olmadığı kısa sürede görüldü

- Halihazırda dekoderler evlere girilmiş ve müşteri portföyü oluşturulmuş durumda

Siz olsaydınız ne önerirdiniz Süper Lig naklen yayın hakları için?

TFF ihaleyi bu kadar geciktirdiği için köşeye sıkışmış durumda. Sanırım uzun yıllardan sonra, son anda bir sürpriz olmazsa, ilk defa Süper Lig gerçek pazar değerinde alıcı bulacak bu gidişle. Bu aslında sorunlar kadar futbolun yeniden yapılanması için fırsatları da beraberinde getirecektir. Buna da başka bir yazıda değineceğim.

Tolga Senel / Spor Ekonomisi Uzmanı