Göztepe - Fenerbahçe maçının ardından sert eleştiri: 'Bu maliyetle Fenerbahçe’ye yapılan en büyük ihanet!'
17 Ağustos 2025, Pazar 06:59Güncelleme Tarihi:
Süper Lig'in 2. haftasında Fenerbahçe deplasmanda Göztepe ile golsüz eşitlikle berabere kaldı. Maçın ardından FANATİK'in usta yazarları mücadeleyi köşe yazılarında değerlendirdi. Usta isimlerin hedefinde Fenerbahçeli futbolcuların yanı sıra Mourinho da vardı. Portekizli teknik adam için çarpıcı ifadeler kullandılar.
Süper Lig'in 2. haftasında Fenerbahçe deplasmanda Göztepe'nin konuğu oldu. Karşılıklı atakların olduğu müsabakanın duraklama bölümünde Talisca penaltıdan faydalanamadı ve mücadele 0-0'lık eşitlikle sonuçlandı.

MOURINHO: RAKİBİN HAKKINI TESLİM ETMEMİZ GEREK
Karşılaşma sonrasında düzenlenen basın toplantısında Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, açıklamalarda bulundu. Pozisyona girememekle ilgili rakibin iyi iş çıkardığını dile getiren Mourinho, "Çok fazla pozisyon üretemememizin sebebiyle ilgili olarak da rakibin hakkını teslim etmek gerekiyor. Şunu anlıyorum ki, sizler için iyi işler yapan rakibin hakkını vermek zor. Genellikle, yapamayan takımı ‘şunu yapamadı, bunu yapamadı' diyerek eleştirme eğilimi var. Ancak rakibin hakkını teslim etmemiz gerekiyor" diye konuştu.

LIS: PUAN ALMAK ÖNEMLİYDİ
Fenerbahçe, Trendyol Süper Lig’in 2. haftasında Göztepe ile 0-0 berabere kaldı. Müsabakanın ardından file bekçisi Mateusz Lis açıklamalarda bulundu. Maçın ardından Mateusz Lis, "Çok değerli 1 puan. İki takımın da kazanabileceği bir maçtı. Planımız vardı, en iyi şekilde sahaya yansıttık. Son dakikada takımıma yardımcı olduğum için çok mutluyum. Ben böyle anlarda ekstra işler yapmak zorundayım. Kazanamadığımız için de üzgünüz. Gerçekten kazanmak istiyorduk. Gol yememek iyiydi bizim adımıza. Şampiyonlar Ligi mücadelesi veren böylesi önemli bir takıma karşı puan almak önemli." dedi.

Maçın ardından FANATİK'in usta yazarları mücadeleyi köşe yazılarında değerlendirdi. Usta isimlerin hedefinde Fenerbahçeli futbolcuların yanı sıra Mourinho da vardı. Portekizli teknik adam için çarpıcı ifadeler kullandılar.

FİZİK FARKI / SERKAN AKCAN - FANATİK
Kadıköy’deki Feyenoord maçındaki yüksek coşkunun ardından Fenerbahçe’nin 3 günde bu kadar negatif değişmesi şaşırtıcıydı. Mourinho, Göztepe deplasmanında kadroda yine değişiklik yaparak Yusuf Akçiçek’i üçlü savunmanın merkezine yerleştirerek Skriniar’ı sağ stopere çekti. Fakat Göztepe geçen sezon ligin en iyi baskı takımlarından biriydi, bu yıl da kadrosunda yaptığı revizyonun ardından bu özelliğini daha da iyi hale getirdi. Fiziksel açıdan Fenerbahçe’den daha iyi seviyede görünmelerinin sebebi de buydu. Stoilov hoca, Romelu’yu kaybetmiş olmasına rağmen Janderson, Olaiton, Rhadney ve Santos gibi takviyelerle geçen hafta Rize deplasmanında dün gece de Fenerbahçe’ye karşı özellikle ilk yarıda sahanın her bir metrekaresinde bire bir baskılarla üstünlük kurdu.

BUNUN İZAHI YOK
Juan’ın 61’de ikinci sarıdan atılmasıyla Göztepe, 85’e kadar yani Oosterwolde kırmızı görene kadar bir kişi eksik oynadı. Maçın 11’e 10 oynandığı 24 dakikalık süreçte Mourinho’nun takımı baskıyı bir nebze artırmayı başardı. Ne var ki, bu baskının ardından Fenerbahçe’nin tek bir isabetli şut dahi çekememesi sadece Göztepe’nin 10 kişiyle uygulamayı başardığı bire bir baskıların ürünü değil aynı zamanda Mourinho’nun takımını geniş alanda oynatmasıydı. Talisca sakatlık yaşadı, sezona geç başladı, kabul. Ama Göztepe karşısında bitime doğru kazanılan frikikte barajı geçiremedi, son dakikadaki penaltıyı atamadı. Bu artık formsuzlukla izah edilemez.

ESKİ HAMAM ESKİ TAS... / FAİK ÇETİNER - FANATİK
Mourinho bu sezona gerçekten farklı (!) başladı. Başarılı 11’ler ile oynamıyor. Feyenoord maçının alkışlanan takımını tek mecburi değişiklik ile (Mert yok, Yusuf var) sahaya sürmüştü. Halbuki yorgunları dinlendirebilirdi. Neyse, maça dönelim. Kenar beklerin (Semedo ve Brown) ofansif ve defansif görevlerini iyi uyguluyorsa 3’lü defans sırıtmıyor. Göztepe bu ligin çekinilecek takımlarından biri. Hele kendi evinde oynuyorsa. Sarı-Lacivertli ekibin golcüleri (En Nesyri ve Duran) rakibin taktıkları kelepçeyi ilk yarıda çözemeyince skora katkı yapamadılar. Mourinho her zaman olduğu gibi devre arası hamle yapmadı. İkinci bölümde oyun kıran kırana geçerken maça sarı ve kırmızı kartlar damga vurdu. Oyun golsüz giderken Juan amatörce bir faul sonrası ikinci sarıdan kendini dışarıda buldu.

DÜNYASI KARARDI
Geride 30 dakika vardı ve Fenerbahçe’ye” piyango” vurmuştu. Mourinho hamlelerini son 20 dakikaya sakladı. Önce Fred’i sonrasında Semedo ve Duran’ı oyundan aldı. Yerlerine giren İrfan Can Kahveci, Oğuz Aydın ve Talisca ile doldur boşalta başladı. 10 kişilik Göztepe ani bir atağında bu defa Oosterwolde çift sarıdan kırmızı gördü. İş bitti derken Mourinho bitime 4 dakika kala En Nesyri’nin yerine oyuna Cenk Tosun’u aldı. Bu nerden çıktı derken Cenk takımına penaltı kazandırdı, Mourinho’yu kurtardı. Talisca topun başına geldi, vuruşunu kaleci Lis çıkartınca Fenerbahçe’nin dünyası karardı. Böyle fırsat tepilmez, böyle puan kaybedilmez. Kısacası “Eski tas eski hamam...” Yazık bu takıma gönül verenlere..

VASATLIĞA DEVAM: SEZON BAŞLADI! / MESUT AYDIN KALE - FANATİK
Her sezon başı, yeni bir umuttur. Bu, başka bir takım için geçerli olabilir ama, Fenerbahçe için değil… Fenerbahçe için vasatlığa devam, bir yanılgı, bir yanlış değil, kader olmaya başladı. İşte gördük...

Sezona bir hafta gecikmeli başlayan Fenerbahçe, zorlu Göztepe deplasmanına konuk oldu. Ege temsilcisi, beklendiği gibi sahasında baskılı bir oyunla başladı. Ön alan baskısını iyi uygulayan Göztepe, Fenerbahçe’ye ilk 15 dakikada adeta göz açtırmadı. Bu, Fenerbahçe’nin hem Avrupa’da hem de ligdeki zorlu maçlarda son iki sezondur çözemediği bir sorun. İlk 20 dakikadan sonra Fenerbahçe topun kontrolünü ele geçirdi; ancak net pozisyon üretmekte zorlandı. Göztepe savunması, temaslı oyunu sayesinde Duran ve En-Nesyri’ye rahat alan bırakmadı. Maçın üçte biri geride kalmasına rağmen sahada sadece bir isabetli şut vardı(!). O da Göztepe’den… İki takım da birbirini durdurmak adına yoğun bir mücadele ortaya koydu.

İlk yarı, sertliğin yüksek olduğu tempolu bir oyunla geçti. Mourinho, hakem kararlarına tepki olarak ilk yarı bitmeden soyunma odasına gitti. Fenerbahçe adına kötü futbol, ilk 45 dakikanın özeti oldu. Yeni katılan isimlere rağmen Fenerbahçe’de futbol adına olumlu anlamda değişen hiçbir şey yoktu. İkinci yarı da değişiklik olmadan ve aynı sertlikte başladı. Göztepe, uyguladığı baskıyla Fenerbahçe’yi kalesine yaklaştırmazken, sertliğin artmasıyla birlikte sarı kartların sayısı da çoğalmaya başladı.

61. dakikada bu sertliğin faturası Göztepe’ye kesildi. Önce Juan ikinci sarı karttan, ardından kenarda İsmail Köybaşı direkt kırmızı kartla oyun dışı kaldı. Kötü oyuna rağmen oyuncu değişikliğine gitmeyen Mourinho, rakibin 10 kişi kalmasını fırsat bilip dahiyane bir hamleyle Oğuz Aydın, İrfan Can ve Talisca’yı sahaya sürdü. Ancak dakika 83 olmasına rağmen Fenerbahçe hâlâ kaleye isabetli şut çekememişti.

Göztepe, 10 kişi kalmasına rağmen iyi savunmasını sürdürdü ve ara sıra çıktığı kontrataklarla Fenerbahçe’yi zor durumda bıraktı. 85. dakikada Oosterwolde’nin yaptığı hata, ikinci sarı kartla oyundan atılmasına neden oldu. 90+2’de Cenk Tosun’un kazandırdığı haklı penaltıyı ise faydasız Talisca kaçırdı. Bu, Fenerbahçe’nin maçtaki ilk isabetli şutuydu. Koskoca 90+6 dakikada sadece bir isabetli şut vardı, o da penaltıydı.

Fenerbahçe, yeni sezona da geçen yıl bıraktığı gibi vasat bir oyunla başladı. Özellikle üçüncü bölgeye top taşırken ve orada etkili olamazken, transferde önceliğin savunma hattına verilmesi ister iş bilmezlik deyin, ister amatörlük. Takımın en üretken isimleri Tadic ve Dzeko ayrılmışken, önceliği o bölgelere değil de hâlâ savunmaya veriyorsan; kaybedilen puanlara, kaçan turlara ağlamayacaksın. Son olarak Talisca(!)... Feyenoord maçında gol atmasına rağmen "faydasız" demiştim. Şimdi bir adım daha öteye gidiyorum: Bu maliyetle Fenerbahçe’ye yapılan en büyük ihanet!

SAHİ NE OYNADI FENERBAHÇE? / CEM DİZDAR - FANATİK
Onca harcamaya rağmen gol olacak son satışı yüksek takım ile şampiyon olamazsa, krizi iyice derinleşecek iki takımın maçı ilk devre boyunca dengede ilerledi. Yani, ‘’denge’’ dediğimizde aslında ilk devre boyunca pek bir şey olmadı. Peki ama bunca insan neyi, neden izlemek zorunda kaldı? İşte o da, ülke futbolunun kalıcı illüzyonu. Bekle ki, bir şeyler olacak. İlk devre boyunca ‘’gol olacak pozisyon’’ olamadığından ‘’gol beklentisi’’ de ‘yarım gol’’e ulaşamadı! İlk devre normal ilerleyine ikincisine bir şeyler olması beklenirdi. 62’de önce Juan attırdı kendini! Sonrasında yedek kulübesinden İsmail Köybaşı! Fakat neden? 70’e kadar boş geçen bir maç. Hangi takım neyi, neden yapıyor belli değil. İlk maçını kazanan Göztepe anlaşılır belki ancak Feyenoord’a son maçta 5 gol atan Fenerbahçe’nin saha içi davranışını anlamak mümkün değil.

İDRAK ETMİŞTİR
Feyenoord karşısında taraftarını ayağa kaldıran Fenerbahçe lige dönünce ‘’mevsim normalleri’’nin ne olduğunu sanırım bir kez daha idrak etmiştir. 85’te hazırlanmış olgun bir atağı nihayete erdiremeyen Fenerbahçe’de En Nesyri ile Cenk Tosun’u değiştirdi Jose Mourinho. Yani kaosa, belirsizliği bir zar attı Fenerbahçe. O da olmadı. Derkeeen… O onca para saçılıp adalet dağıtsın diye beklenen VAR devreye girdi ve penaltı verdi hakem. Ancak bu kez onca para dökülen Anderson Talisca penaltıyı atamadı. Böylece Fenerbahçe ilk maçını kazanamadı. Haliyle ‘’Lig zor bir maraton’’ denecek ama maratona geriden başlamak, iki maç kazanmış bir rakibe karşı ligi devamını zor geçeceğini tahmin etmek o kadar da kehanet gerektirmez sanırım. Ve sahi; Fenerbahçe ne oynadı?
