Bizim Takım bombayı patlattı: 24 takımlı lige hazır olmalıyız

Soru 1 ZAFER BÜYÜKAVCI: Avrupa takımlarının tempolarını da motivasyonlarını da yitirmediklerini gözlemliyoruz. Oyun seviyeleri neredeyse, pandemi öncesi seyircili oynanan dönemdeki gibi. Bizde ise sürekli bir geriye gidiş var. Takımlarımız da hocalarımız da demotive gibi. Bu durumu nasıl yorumlarsınız?

MEHMET DEMİRKOL

‘Sorunun kaynağı; planlama ve ekonomi’

Geçtiğimiz iki haftada antrenörlerden en fazla duyduğumuz cümle ‘Milli ara bize iyi gelecek’ oldu. Teknik adamlar neredeyse maç oynanmasın istiyorlar! Mourinho bir Barça yenilgisinden sonra ‘Keşke hemen yarın maça çıksak’ demişti. ‘Moral tedavi’ sahaya çıkmadan zor çünkü. Ama Sivas ve Beşiktaş ‘bay’larla birlikte 20 günü aşkın süre maç yapmıyorlar bu sıkışık sezonda. Tabii görev süresi ortalaması 5 ayken, profesyonellerin, yenilgiden ve işlerini kaybetmekten korkmaları anlaşılabilir. Özellikle de maddi sorunu olmayanların dahi sezona tamamlanmış kadroyla girmedikleri göz önüne alındığında. Evet, psikolojik bir sorun var. Ama asıl önemlisi, planlama ve ekonomi. Sorunun kaynağı bu.

CEM DİZDAR

‘Parça parça değil, başaşağı edilmeli’

Sorun, (elbette bazıları hariç) teknik adamların demotive olmalarından daha ötede... Sorun, doğrudan bilgi ile ilgili. Eğitim için dünyadaki önemli bilgi üreten merkezleri periyodik olarak ziyaret etmek, gidip öğrenmek yerine, buraya bir antrenör ya da bir kondisyoner getirerek sorunu çözmeye çalışan kolaycı yaklaşıma itiraz etmek gerekiyor.

Hızın neden düşük? Çünkü, takımların yaşlı...

Neden basit hatalardan goller yiyorsun? Çünkü, antrenmanların eksik, tekrar etme sayıların düşük...

Neden oyuncu yetiştiremiyorsun? Çünkü, hocaların hazıra konmacı...

Sorunların, pandemiyle ilişkisi dolaylı. Pandemi öncesinde de benzeri şikayetleri dile getirmiyor muyduk? Bu gidişatı değiştirmenin yolu, düzeni parça parça ele almaktan değil, tümden başaşağı etmekten geçiyor...

ALİ ECE

‘Motivasyon ile açıklanamaz...’

Aslında Avrupa takımlarından da motivasyonlarını yitirenler var; ancak bizdeki sadece motivasyonla açıklanamayacak bir şey. Maalesef onların futbol organizasyonları hem kulüpler, hem kulüpler birliği, hem de federasyon düzeyinde bizden daha iyi. Zaten organizasyon bozukluğu bizim kulüplerdeki bu berbat mali tabloyu ortaya çıkardı. Yine de bazı futbolcularda anlamakta zorlandığım bir şey var. Ben de misal paraları zamanında yatırmayan gazetelerde çalıştım, lakin oralardan daha iyi şartlarda çalışabildiğim Fanatik’e transfer olabilmek için çalışmaya devam ettim. Ayrıca futbolcu maaşları ile bizim maaşlar arasındaki fark, İsviçre’deki emekli maaşı ile Afrika’da sömürgeleştirilmiş bir ülkedeki emekli maaşları kadar büyük! Yani Merih Demiral örneğindeki gibi, burada ne kadar iyi oynarsan 5 büyük ligin iyi takımlarından birisine transfer olma ihtimalin o kadar yükselir!

DENİZ ÇOBAN

‘Her yıl, bir önceki yılı aratır oldu’

Futbolumuzda sürekli bir geriye gidiş olduğu fikrine katılmamak mümkün mü? Ancak bu geriye gidişi, ne pandemiye ne de ekonomik sebeplere bağlayabiliriz. Pandemi, Avrupa’da da var. Avrupa’da elendiğimiz takımların bütçelerine bakalım, bizim bütçelerimizden çok mu iyi? 38 yıl sonra ‘büyük’ diye adlandırdığımız kulüplerimiz Avrupa’da yok. Şampiyonlar Ligi’ne direkt takım gönderme şansını kaybediyoruz. Türk Futbolu her yıl bir önceki yılı aratır oldu. Kulüp takımlarımızla Avrupa takımları arasındaki fark, bizim aleyhimize gittikçe açılıyor. Artık dibe vurduğumuzu bilmeli, gerçeği görmeliyiz. Takke düştü, kel göründü! Bunun ne pandemiyle, ne de başka bir şeyle izahı olur. Bir sezon boyunca bize hakem kararlarını ve VAR’ı konuşmak yetiyor. “Bu durumun yaratıcısı kim?” diye sormuşsunuz. Düşündüm, hakemlerden başkasını bulamadım(!)

Soru 2 ZAFER BÜYÜKAVCI: Sezon bitiminde çok önemli bir turnuvaya gideceğiz. Milli takımdaki lejyoner sayımız çok fazla, ama içeride oynayan oyuncuların performansları da kaygı verici düzeyde gerilemeye başladı. EURO 2020 öncesi Avrupa’da oynayanlar ile Türkiye’de oynayanlar arasında performans farkı tehlikesi var mı?

MEHMET DEMİRKOL

‘24 takımlı lige hazır olmalıyız!’

Evet, sezon sonunda EURO 2020/21 var. Ve neyse ki, yurtdışındaki oyuncularımızda belli bir standart tuttu. Lille’e bakın; 3 farklı seviye Türk uçuyor. İkinci Lig’den gelen Zeki sınıf atlıyor. Yıldız yatırım Yusuf kendisini bulmaya başlıyor. Burak ise bu yaşında dinamik bir ligde oyununu yeniden tanımlıyor. Mükemmel. Lige gelince... Buradan da zamanla performans çıkar.

Buradaki sıkıntı farklı. Vaka sayısı genelde olduğu gibi futbolda da artıyor. Ertelemelerle sezona sığmak çok zor. Ayrıca takımlar geçen seneden daha fazla etkileniyor. EURO’dan önce ligi bitirmek zor olacak. Ve tabii işin sonunda kulüpler ‘düşme kalksın’ diye bastıracak. Haklılar da... Eğer geçen sene olmadıysa, bu sene hiç olmaz. 24 takımlı bir lige hazır olalım. Artık 2 Grup’lu mu, Play-Off’lu mu nasıl olur, bilemiyorum. Bu karmaşada Şenol hocanın işi hiç kolay değil.

CEM DİZDAR

‘Turnuva oynamak başka bir durum’

Kuşkusuz var, ama örneğin Ozan Tufan’ın performansı da umut verici. Evet, ligimizin kalitesi hayli düşük ve yabancı oyuncu şişkinliği yüzünden bizim çocukların süre almaları güç... Ancak turnuva oynamak başka durumdur. Yani bu kadar umutsuz olmamak gerek. Özellikle Avrupa Uluslar Ligi provaları, takımın gelişimine katkı verecektir. Şampiyonaya kadar köprünün altından çok su akar. Evet, gidişatımız olumlu görünmese de, dediğim gibi, tek maçlı turnuvalarda neler olacağı şimdiden kestirilemez. Ama, diyelim ki Yunanistan misali Avrupa Şampiyonu olduk. Bu sorunlarımıza radikal çözümler aramaktan bizi alıkoymamalı.

ALİ ECE

‘Daha iyisini beklemeyelim’

Var tabii ki... Maalesef Avrupa’nın beş büyük ligi ile bizim lig arasındaki kalite farkı, her sezon katlanarak artıyor. Bizim sadece ligin adı Süper! Bu ortamda oyunculardan daha iyisini beklemek hayalcilik olur!

DENİZ ÇOBAN

‘Bir Mert Günok bir Ozan Tufan’

Kadromuzun iskeleti, yurt dışında oynayan futbolculardan kurulu... Yani mevcut Milli kadromuzun önemli isimleri kaliteli liglerde, kaliteli maçlar oynuyorlar. Milli takımımızın oynadığı son üç maçta da ilk onbirde yer bulabilen, kaleci Mert Günok ile birlikte sadece Fenerbahçe’den Ozan Tufan var. Ligimizdeki yerlilerin performans olarak geride olduklarının en büyük göstergesi bu! Türkiye’deki Millilerimiz, genel futbol iklimine ayak uydurmuş durumdalar. Elbette Milli takımımıza olumsuz yansıyabilecek bir senaryo var önümüzde.