Fanatik yazarları Beşiktaş - Sporting maçını değerlendirdi! 'MHK devirecek penaltı karar'
Mehmet Demirkol: En kötüsü bu oldu
İki takımın da gruptaki durumu iki teknik kadronun da aklına aynı çözümü getirmiş:
Savunma sorunlarımızı çözmekle uğraşmayalım.
Çünkü rakibin ciddi savunma sorunları var.
Hücum gücümüzle maçı alalım.
Bu doğal olarak oyunu baştan bir Rus Ruleti’ne çevirdi.
Mehmet Demirkol: En kötüsü bu oldu
Sporting Lizbon’un grubun başından bu yana sol kanat savunmasından doğan defolarını, Beşiktaş Ghezzal’la daha maçın başında 2 gol pozisyonu bularak değerlendirdi. Olmadı. Olmayınca, Sporting Lizbon, aynı şekilde Souza’nın savunma ön barajındaki yalnızlığını, hızlı, 4-5 kişilik çıkışlarla sonuna kadar kullandı. Açık konuşalım. Türkiye’de bu tip bir geçiş hücumu yapabilen bir takım yok. Bu sahneden savunmanızı unutup rakibin zaaflarında niyet ettiğiniz oyunlar başınıza bela açıyor işte.
Mehmet Demirkol: En kötüsü bu oldu
Buna hiçbirimizin hesaba katmadığı bir silah daha eklendi. Her ne kadar stoper bek arasına oyuncu kaçırabilsek de ofsayt hattını çok iyi çektiler. (9’a 0) Her sızma çabası ofsaytla sonuçlandı. Yani onların savunma sorununun içindeki bir tuzağa takıldık. Ve bunun da üstüne 3 kez (biri MHK devirecek bir penaltı kararından olsa da) aynı kornerden 3 gol yendi. Ersin’in çok iyi oynadığı maçta 4 gol buldular. 4.88 gol beklentisi buldular. 0.96’ya karşı. Üç yenilginin en kötüsü sanırım buydu.
Ali Ece: Rakibe çalışmak farkı
Gökyüzünün tamamını kara bulutlar kaplayınca birazdan yağmur yağma ihtimali ne kadar yüksekse rakibin korneri havadan kullanırken 1.96’lık stoperinin gol pozisyonu bulma ihtimali de o kadar yüksektir maalesef. Coates kariyeri boyunca kornerlerde oynadığı takımın en değerli gol silahı oldu.
Ali Ece: Rakibe çalışmak farkı
Coates’i daha önce hiç izlememiş birisi bile boyunu posunu görünce, “Bu oyuncuya aman dikkat” der. Ayrıca Sporting santra öncesi ısınmanın da bir bölümünü korner çalışmaya ayırdı. Ancak Beşiktaş ilk yarıda Sporting kornerlerinde yağmur yağarken şemsiyesiz çıkan insanın dramını yaşattı. İki tane ön direkten Coates’e aşırılan kornerde adeta kopyala yapıştır cinsten iki gol yerken, bir diğer Sporting korneri de, VAR aktarmalı penaltı olarak ağlarımızı buldu. Bu sezon Süper Lig’de de Beşiktaş’ın defansif zaaflarına şahit olduk lakin Şampiyonlar Ligi seviyesi bu tip defansif yerleşim hatalarını ve onları tekrarlamayı kaldırmıyor işte.
Ali Ece: Rakibe çalışmak farkı
Geri kalan tüm emeğin, çaban misal maçın başındaki etkili organize hücum presin, misal Pjanic ve Alex Teixeira’nın üstün teknikleri boşa gidiyor: Altı delik bir çuvala ister altın ister gümüş doldur, onunla hiçbir yere gidemez, onu hiçbir yere taşıyamazsın! Özellikle Şampiyonlar Ligi’nde kendi oyunun kadar rakibin oyununa da hazırlanman gerek. Yoksa dün geceki gibi üzersin, üzülürsün.
Cem Dizdar: İnönü'de bir hüzzam şarkısı
Her şeyiyle tanıdık bir ilk yarı! İlk 10 dakikada sadece 'baskılı görünen' verimsiz bir Beşiktaş ve akabinde 13. dakika itibarıyla sakin kalıp alan kullanımı prensibiyle oynayan Sporting!.. Evet, maçın ilk devre gollerinin tamamı korner organizasyonundan geldiyse de Sporting’in geniş alan yaratarak oluşturduğu geometrik pas opsiyonlarına dikkat kesilmek gerek. Onları savunamamak Beşiktaş’ı çaresiz kıldı.
Cem Dizdar: İnönü'de bir hüzzam şarkısı
Geçen yılın gösterişlisi Ghezzal’ı 'yok eden' Sporting, Pjanic’i de enterne etmeyi başarıp devreyi üç golle önde kapayınca maç 'şapka/tavşan denklemi'ne döndü. Türkiye’de o tavşan o şapkadan çıkabildiği için çoğu insan da yine çıkar sandı ancak… Ancak Sporting, özellikle Larin/N’Sakala üzerinden geldikçe sorunlar büyüdü.
Cem Dizdar: İnönü'de bir hüzzam şarkısı
İş, Beşiktaş’ın yapacaklarından daha fazla onların yapamayacaklarıyla doğrudan ilgiliydi. Sporting sağlı sollu yüklendikçe sadece Ersin büyüdü! Ve beklenen 'tavşan' sahnedeki yerini alamadı. Sergen Yalçın’ın maç önü beklentileri gerçekleşmedi çünkü sanırım onları gerçekleştirecek çalışmalar yapılamamıştı. Yusuf Nalkesen şarkısındaki gibi, "Olanlar oldu geçti artık sen ne dersen de! Benim kadar suçlusun, suçlusun bunda sen de…"
Cem Dizdar: İnönü'de bir hüzzam şarkısı
'VAR' diye yırtınan 'adalet heveslileri' için de bir son not… Teixeira'nın ofsayta takılan golündeki pas ve gol vuruşundaki inceliğin teknolojiye kurban edilmesi sineye çekilmiştir sanırım! 'Romans' yoksa, aşk yoksa, sevda yoksa insan ya da oyun olur mu? İnsan marifeti, kendi icadı olana, 'santimetre/milimetre'ye yenilmeyi sürdürüyor. 'Kesinlik' arzusu hepimizi yeniyor. Bu bapta oyundan geriye sadece 'bahis', 'kupon', 'handikap' kalıyor!
Erman Özgür: Hezimete de dönüşebilirdi
Beşiktaş önde yaptığı presin karşılığında kazandığı topları çabuk kullanamazken, Sporting Lizbon her kazandığı topta atağı sonuçlandırmayı başardı ilk yarıda. Sporting Lizbon'un presini aşabilecek tek iş çabuk ve sağlıklı pas olmasına rağmen çok fazla basit pas hatası yapılınca coşku bir türlü yakalanamadı.
Erman Özgür: Hezimete de dönüşebilirdi
Ama asıl problem akan oyundan çok duran toplardaydı. Birbirinin kopyası 2 korner golü yiyen Beşiktaş, duran top konusunda Coates'i durduramayınca bir de penaltı golü yiyerek, Larin'in golüne rağmen çok kötü bir oyun ve skorla soyunma odasına gitti.
Erman Özgür: Hezimete de dönüşebilirdi
2. yarıda Ghezzal hücumda kımıldanınca Batshuayi'nin savunma arkası koşuları ile 1-2 pozisyon üretmemize rağmen farkın büyümemesi tamamen şans ile ilgiliydi. Sporting Lizbon'un direklere takıldığı ya da Ersin'in kurtarışları olmasa mağlubiyet hezimete de dönüşebilirdi. Sonuçta Şampiyonlar Ligi'ne uygun, güçlü bir kadro yapmak kadar o oyuncu kadrosunu başarıya konsantre etmek de önemli bir kriter. Ancak Beşiktaşlı oyuncuların yediği gollere bakınca, Şampiyonlar Ligi'nde başarıya inandıkları ya da başarıyı isteyip istemedikleri tartışılır.
Deniz Çoban: Kritik kararların hepsi doğru
Sloven hakem, Avrupa Şampiyonası’nın iyilerindendi ve EURO 2020’de başarılı maçlar çıkarttı. Yavaş yavaş Avrupa’nın aranan hakemi olma yolunda ilerliyor. UEFA Hakem Kurulu'nun gözdesi. Vincic, dün akşam rahat bir maç çıkarttı. Skor rahatlığıyla birlikte ve oyuncular da iyi niyetli olunca işi hayli kolaylaştı.
Deniz Çoban: Kritik kararların hepsi doğru
Ufak tefek kart ve faul hataları olsa da genel manada başarılıydı. Beşiktaş aleyhine verdiği penaltıda VAR yardımı alarak, doğru bir penaltı kararı verdi. 45+1’de Teixeira’nın golünün ofsayt gerekçesiyle iptali de haklıydı. Maçta cılız penaltı beklentileri oldu ama hakemin devam kararları bence doğruydu.
Orhan Yıldırım: Avrupa mağduru
Beşiktaş için kritik maçtı. Kazandığı takdirde gruptan çıkma şansını sürdürecek, UEFA Avrupa Ligi’ni garantiye alacaktı! Kartal maça çok iyi başladı. Savunma hatası ile geri düştü. Dengeyi buldu ama sadece üç dakika sürdü. Gol vuruşlarındaki beceriksizlik yüzünden sayı üretemedi.
Orhan Yıldırım: Avrupa mağduru
Maç öncesi Sergen hocanın, “Burası çok farklı arena. O seviyelerde değiliz..” derken, aslında acı reçeteyi vermişti. Farklı kazanan Sporting, Beşiktaş’ın umutları ile birlikte üç puanı da alıp döndü. Artık yola devam mucizelere kaldı.
Orhan Yıldırım: Avrupa mağduru
İdeal kadrosu ile ilk kez sahaya çıkan Kartal, savunmasının kurbanı oldu. Sporting üç kez geldi, iki gol bir de penaltı attı. Portekiz temsilcisi maça iyi çalışmış. Savunmanın yüksek toplardaki handikapını etüt etmiş. Oyunu kendi alanında kabul edip, kontrataklar ile ilk yarı istediğini almasını bildi.
Orhan Yıldırım: Avrupa mağduru
Kaptan Coates; 15 ve 27’de birbirinin kopyası iki kafa golüne imza attı. Rakibin son adamını, Vida ile Welinton izlemek ile yetindi. Larin’in kafa golü umut oldu. Batshuayi yan direğe takıldı. 2 kez VAR’a giden hakem, Vida’nın elle müdahalesine penaltı verdi.
Orhan Yıldırım: Avrupa mağduru
Sarabia ters köşeye gönderdi: 1-3. Alex’in 45+1’deki jeneriklik golü VAR’dan döndü. Devreyi ikram goller ile 3-1 yenik kapatan Beşiktaş, ikinci yarıya sıkıntılı başladı.
Orhan Yıldırım: Avrupa mağduru
Kartal farkı kapatıp puan alma adına risk aldı. Bunu yaparken de geride açıklar verdi. Net pozisyonlar bulan Batshuayi, zoru yapıp golleri kaçırdı. Sakatlıktan yeni çıkan Pjanic ve Alex yorulup oyundan düşünce, orta saha üstünlüğü rakibe geçti.
Orhan Yıldırım: Avrupa mağduru
Yapılan kenar hamleleri oyunu daha da geriletti. Kopuk oynayıp disiplinden uzaklaşan Sergen hocanın takımı, önde olmanın morali ile mücadale eden Portekiz ekibine karşı zorlandı. Sporting 89’da Paulinho’nun golü ile 4-1 kazanmasını bildi.