MENÜ

Liste değil, lider

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Atay Aktuğ’un dün düzenlediği basın toplantısında, “Yapamadıklarımız” kategorisine koyduğu 4 ana maddenin ağır yükünün önemine, bu yükü kaldırmaya talip adayların yoğun seçim çalışmaları nedeniyle belli ki fazla kafa yoramadıkları gözlendi. Atay Aktuğ yönetiminin sunumunda, yapılamayanlar şöyle sırlanmış: 1- Futbol AŞ’de yapılanamamak, 2- Stadyum Projesini gerçekleştirememek, 3- İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nin 3 gün önce reddettiği Kartal’daki benzin istasyonu projesi, 4- Şampiyonluk. Özkan Sümer, son basın toplantısında bu konuya ilginç bir bakış açısı getirdi.Dedi ki; “Sportif başarı eksikse yönetimlerin başarısı söz konusu değildir.” Mevcut yönetimi genel kurul gündemine seçim maddesi koymaya zorlayan tek unsur da budur. Bunu sağlamak,”Göreve seçilirsek bir yıldız alacağım” demekle olanaklı değil. Sistemli bir çalışmayı, transferde öncelikli ihtiyaçları doğru belirleyip, isabetli tercihlerle sonuç almayı gerektiriyor. Bu konuda mevcut yönetimin Halilhodziç ile bir çalışması var. Gelecek yönetimin kararı ne olacak bilmiyoruz ama bildiğimiz bir şey var ki Özkan Sümer, Başkanlığa aday olan ancak dillendirmese de en yakınındaki insanların ihaneti nedeniyle kararından vazgeçen Hayrettin Hacısalihoğlu’nun olası adaylığı halinde transfer konusunda çok önemli bir çalışma yapmıştı. Hacısalihoğlu çekilince, onun da desteğini alarak aday oldu ve bu çalışmaları bizzat kendisi hayata geçirme fırsatı buldu. 3 adayın listesi açıklandıktan sonra kamuoyunda listeler konusunda yapılan değerlendirmelerde, karne notu “genel olarak zayıf” çıktı. Ancak insan kapasitesi sınırlı kurumlarda 3 listenin varlığı, hem kaliteli adayların dağılmasına, hem de listelerde seçim oy telaşı yaşanması nedeniyle bazı yararlı isimlerin dışarıda kalmasına neden olabiliyor. Karne notunun zayıflığı buradan geliyor. Bu durumda liderlerin yani başkan adaylarının kişisel durumları belirleyici unsur olacak. Bu açıdan bakıldığında Özkan Sümer daha avantajlı gibi gözüküyor. Basın toplantılarındaki performansı daha iyi. Konusuna hakim ve iyi bir hatip. Seçim günü konuşmasında da bu durum avantajı olacak. Sırtındaki kambur, “Neden bırakıp gittiği?” sorusuna tatmin edici yanıt verememesi. İskender Önal, camiada düzgün karakterli olarak biliniyor. Ancak Hayrettin Hacısalihoğlu ile ilişkisini ikna edici bir dille açıklayamadı. Bir diğer sıkıntısı da, son 4 genel kuruldaki tavır ve tutumları. Bilindiği gibi bu genel kurullarda ya aday oldu çekildi, ya da girdi kaybetti. Nuri Albayrak’ın kişiliğiyle ilgili tek olumsuz söz yok. Kişisel ekonomik gücü avantajı. Sokaktaki vatandaş için bu durum önemli. Ama delege farklı düşünüyor. Örneğin liman konusunda delegeleri tam ikna edemedi. “Yıldız” vaadi, tutmadı. Albayrak ve Önal’ın en önemli handikapları ise siyaset. Albayrak’ın Başbakan’a yakınlığı nedeniyle, arkasında kendisi gibi Oflu Milletvekili Kemallettin Göktaş’ın, Önal’ın da ortağı Bayındırlık Bakanı Faruk Özak’ın bulunduğu ve Göktaş ile Özak arasında bu konuyla ilgili siyasi bir hesaplaşmanın yattığı iddiaları, muhatapları tarafından reddedilse de konuşuluyor ve kendilerine puan kaybettirdi. Gelelim giden Başkan Atay Aktuğ’a. -Kendisi kabul etmese de- son dönemdeki transfer ve iyileştirme yanlışları dışında genel olarak başarılı bir grafik çizdi. Taraflı - tarafsız herkesin beğenisini kazandı. Veda konuşmasında dün, “Ne yaparsan yap ama kazan anlayışının, temiz futbol ilkesiyle çeliştiğini” anlatarak Türk Futbolu’nun içinde bulunduğu garip durumu tek cümleyle özetledi. “Elini masaya vurma, acır” diyerek Albayrak’a, “ağabeylerin yaptığı listeyle kulüp yönetilemez” diyerek de Önal’a gönderme yaptı ve böylece Sümer’e bizce destek verdi.

YORUM YAZ