MENÜ

Mark Zuckerberg ve Trabzonspor!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

İcadın memleketi Amerika gibi sosyal medya ile asosyalleşmeye çok yatkın Türk insanı da ‘Facebook’ nimetine saldırdı haliyle. Yattığın yerden nükleere karşı olmak, tam küresel ısınma karşıtı eylemleri ‘like’ ederken bir yandan da Büyük Ortadoğu Projesi için 2 kelime edip finalde sevdiceğine fısıldamak mümkün.

Fakat özellikle de ciddi meseleler ile ilgili yorumlarınızın ya da ortaya attıklarınızın ciddiye alınmasını istiyorsanız Facebook ne kadar doğru bir mecradır tartışılır. Ben bu kanıya geçtiğimiz günlerde kapıldım. Son kongrede aday olan ve hatırı sayılır bir oy alan, tanıdığım ve sevdiğim bir kişi de olan Metin Atasoy’u okurken. Sosyal mecra ve teknoloji kullanımının genç işi olduğunu falan düşünmüyorum ama mesele ‘ciddiye alınmak’ ise sanki önce başka yollara bir bakmakta fayda var.

Basın toplantısı olur, yakın gördüğünüz gazetecilerle sohbet olur, basın açıklaması olur... Ancak Trabzonspor ve sorunları gibi ciddi meseleler üzerinde fikir ve hatta çözüm beyan ederken iletişim adresini kötü seçmek, verdiğiniz dünyanın en büyük sırrı bile olsa işe yaramaz. Sayın Atasoy’a yüklenmek, camianın tüm ciddiyetsizliğini onun kötü niyet içermediğine emin olduğum dikkatsizliğine yıkmak değil niyetim. Fakat Trabzonspor ve onun sıkıntıları ciddi meseleyse, ciddi şekilde kafa yormak, kuru kuruya muhalefet yerine elini taşın altına sokmak ve çare-aday-kapital-proje üretmek (romantik olmaması şartıyla) lazım. Aksi halde işin varacağı nokta: Ok... KİB Bye ;)

YORUM YAZ