MENÜ

2017 Trabzon'a ne getirir?

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Bordo-Mavili taraftarlar 2016’da gerçekten de çok yoruldu. Genelde hiç muhatap olmak istemedikleri ve olmamaları gereken mali konularla kafaları şişti, sonra da sahadaki oyunla. Yaşı büyükler, “Tarihte böylesini görmedik” demekten kendini alamadı, genç taraftarlar, “Bize de Trabzonspor’un en zahmetli zamanı denk geldi” diye sitem etti. Şimdi doğal olarak yeni yıldan herkes gibi Trabzonsporlu futbolseverlerin de bazı beklentileri var. Bence birkaçı şöyledir ama elbette çeşitlendirmek isteyen listeyi uzatabilir...

- Yeni statta bambaşka bir takım izleyelim, yüzümüz gülsün.
- Forvetimiz olsun gol atsın.
- Camia kavgayı bıraksın, artık bir huzur gelsin.
- Yeni sezonda artık Trabzonspor üzerinden ‘kent’ siyaseti yapılmasın, özne sadece takım olsun.

En büyük tehlike

Trabzonspor’un 2016’ya Kızılcabölük ile berabere kalarak veda edişini tesadüf ya da futbolun bir cilvesi olarak görenlerden değilim kesinlikle. Bu, olsa olsa şimdiye kadarki hataların bir ‘Z raporu’ olabilir. İşin kötü tarafı artık Bordo-Mavili renklere gönül verenlerin de bu tip skorlara, oyunlara reaksiyon bile vermeyişi. Adeta kabulleniş. Elbette yaksınlar, yıksınlar demiyorum ama taraftarların bu ruh hali, enerjisini yitirmesi belki de en büyük tehlike.

Çarenin transfer olması...

Dört koldan transfere sarılmış durumda Trabzonspor camiası... Hedeflenen müthiş bir golcü... Tüm varlığı ile oynayan Zeki’nin yerine inanılmaz bir sağ bek... Hocanın istediği İbanez’i, kadronun ası Güray’ı kesin, Mustafa Akbaş’ın formasını söküp olacak muazzam bir sol bek...
Ekici’nin gidişiyle dolacak boşluğu dolduracak 10 numaranın kralı... Peki bu işler kolay mı, geride kalan süreç iyi bir referans mı?
Nereden bakacağımıza bağlı aslında. Eğer Ersun Yanal’ın ilk Trabzonspor dönemini dikkate alırsak hepsi ve hatta daha fazlası yapılabilir. Çünkü silbaştan bir kadro kurmuştu ve uzun yıllar o kadro oynayıp büyük başarılar elde etmişti. Ancak 2. Ersun Yanal dönemini ve bu sezonki performansını düşünürsek, o zaman da kocaman bir hayal kırıklığından bahsederiz ki, bu da ikinci devre için umutları sıfırlar. Yanal’ın konsantrasyon problemi, iletişim sıkıntısı ve ‘Ben ne yapıyorsam doğrudur’ kafası ikinci seçeneğin ortaya çıkma ihtimalini yükseltiyor. Bekleyip göreceğiz.

Hami Mandıralı ne demek istiyor!

Benim ergenlik dönemimin efsanesidir Hami Mandıralı. Sadece Trabzonspor’un değil, Türkiye’nin efsanelerindendir. Statta, televizyonda izlediğim, hayran olduğum isimlerden biriyle (o zaman bu mesleği yapacağımı bilmediğim için) tanışma, abi-kardeş olma fırsatını yakaladığım için gerçekten kendimi çok şanslı kabul ediyorum. “Mandıralı’nın çağrıştırdığı ilk şey nedir” diye sorsanız yüzde 99 Trabzonspor derim. O yüzden sözleri, tespitleri değerlidir, altında bir şey aramadan okumak gerekir. Geçtiğimiz günlerde belki bazıları için ‘fazla samimi’ olan laflar etti Hami Mandıralı.
Ersun Yanal’ın Trabzonspor’a olan yaklaşımından, Başkan Muharrem Usta’nın iyi niyetine rağmen yaptığı hatalardan bahsetti. Hami Mandıralı’ya, “Görev bekliyor” diyen taş olur. Hami Mandıralı bu açıklamaları görev alma ihtimalinin ortadan kalktığını bilerek yapmıştır. Canı acıdığı için yapmıştır. Ne demek istiyor diyerek niyet okumaya gerek yok.

YORUM YAZ