MENÜ

"Arda sırasını beklemedi..."

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Başlıktaki sözler Barcelona teknik direktörü Ernesto Valverde'ye ait. Hoca'nın söylediği bu sözler öylesine, iş olsun diye söylenmemiştir. Altında bir mesaj var. Bu yaklaşım transfer yapan tüm futbolcuları, teknik adamları, yöneticileri ve hatta futbolcu menajerlerini bile ilgilendirmektedir. Nasıl mı?

Şöyle, artık futbolcu transferleri eskiden olduğu gibi yapılmıyor. Eskiden bazı futbolcular transfer edilirdi. Takıma uyum sağlayanlar, çok iyi antrenman yapanlar öncelik alırdı. Son yıllarda iş değişti. Artık oynasın ya da oynamasın her profesyonel futbolcu iyi antrenman yapmak zorundadır. Yedek kalmak ya da takıma girememek yüzünden hiçbir futbolcu isteksiz çalışamaz, kaliteli antrenman yapmazsa kendisini bitirir. Bu işin bir yönü.

Diğer tarafta ise, transfer edilen oyuncular arasında direkt olarak oynayacaklar ve sırasını bekleyecekler vardır. Son yıllarda dile getirilen "spor psikolojisinde yeni yaklaşımlar" başlığı altında bu konu çok işlendi. Transfer döneminde futbolcuların peşine koşan yetkililerin bu durumdan ne kadar haberdar olduğunu bilemiyorum. Ancak takımın ilk 11'inde oynamak üzere transfer edilen futbolcuları uzun süre yedekte bekletir, onların çok çalışarak kendini göstermesini zamana bırakırsanız büyük olasılıkla bu duruma düşen oyuncuyu kaybedersiniz.

Beşiktaşlı Negredo ve Lens tam da bu durumda olan futbolculardır. İkisi de ilk 11 için transfer edildi. İspanyol futbolcunun kalitesine hiç kimse bir şey söyleyemez. Lens ise geçen yıl ligimizin en iyi oyuncularından biriydi. Geçen sezon ortaya koyduğu büyük başarı üzerine transfer edildi. Geçenlerde Antalya'da yapılan Uluslararası Pro Lisans Kursu sırasında, çok güvenilir kaynaklardan aldığım bilgiye göre Lens Beşiktaş'tan kopma durumuna gelmiş. Hollanda'ya dönmeyi bile düşünüyormuş. Cenk Tosun'un Everton'a transfer olması sonucunda Negredo'nun önü açıldı. Sanırım, ligin ikinci yarısının flaş santrforlarından biri olacak.

Ancak Lens'in işi biraz zor görünüyor. Çünkü önünde Quaresma var. Portekizli oyuncunun takıma ne kadar yararlı olduğu tartışılır. Seyircinin desteğini arkasına almış, takımın istediği gibi değil gönlünce oynuyor. Bu durumda sağ taraftan gelişen ataklar bir türlü hızlanmıyor. Bir "tek hamle" santrforu olan Negredo ile aralarında sürtüşme bile çıkabiliyor.

Oynaması gerekenleri kulübede tutup, kulübede olması muhtemel olanları sahaya sürerseniz, belki karmaşa çıkmaz ama oynaması gerekenleri yitirebilirsiniz. Arda Turan'a gelince... Onun Barcelona'ya transferi ülkemiz için övünülecek bir sportif olaydı. Ancak Arda Barcelona'nın direk oyuncularından biri değildi. Dünyanın en iyi oyuncularının bulunduğu bir takımda sırasını beklemeliydi. Keşke bekleyip Barcelona'da oynayabilseydi.

YORUM YAZ