MENÜ

Alkışlık bir 3 puan

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Fenerbahçe’nin hayli sorunu var, bu bir gerçek. Başkanın son yıllardaki tutum ve tavırları, kadro mühendisliği, taraftarın burukluğu, finansal fair-play… Say, say bitmez sorun sarı lacivertlilerde.
Dolayısıyla, böylesine hassas bir süreçten geçerken, üstelik kendi sahasında da olmadık puan kayıpları yaşamışken şampiyon adayları arasında kalmak, kalabilmek maçlarından birini oynuyor ve bu maçta da sahadan 3 puanla ayrılıyorsa en hafifinden alkışı hak ediyor o takım.

Dedim ya, çok sorunu var Fenerbahçe’nin. En önemli sorunlarından biri de defans bloğundaki teknik yetersizliktir. Skritel ve Şener “Kazma” dediğimiz türden. Neustadter’ın de onlardan aşağı kalır yanı yok pek. Dirar fena değil aslında. Ama İsmail tan bir Rus Ruleti’ni çağrıştırıyor. Bireysel hataları adeta canlı bir bombamı çağrıştırıyor İsmail’in.

Doğal olarak oyunun kaderini belirlemek adına tüm yük orta sahanın omuzlarına biniyor Fenerbahçe’de. Sarı Lacivertlilerin orta sahasının starı kim peki? Gulıano tabii ki. Ama dün akşam maçın genelinde onun hafiyesi olunca Charles, Brezilyalı nefes olmak sorunu yaşadı resmen. Zaten biraz oksijen alınca da ilk yarının bitiminde de tanık olduğumuz gibi skoru değiştirecek bir yetenek olduğunu ispatlıyor yıldız futbolcu.

Aatıf’ın yeteneğinden asla şüphe et00miyorum. Ancak psikolojik nedenleri olsa da sadece kendisine oynuyor Faslı oyuncu. Keşke forma şansı bulduğunda bu bozuk psikolojiden kurtulup da takım adına oynasa.

Sonuçta kritik bir virajı kazasız, belasız geçti ve şampiyonluk mücadelesinde “Ben de varım” dedi Sayın Aykut Kocaman’ın öğrencileri. E, bu da alkışı hak ediyor, sürecin böylesinde tabii. Bu 3 puan var ya, çok şeyin habercisi bence.

YORUM YAZ