Quaresma işi çözdü

Bu tip maçlarda en önemli ayrıntıdır ilk gol ve bu ilk golü yaratan oyuncu da en değerli oyuncudur. Ama en önemlisi, bu işi yapan oyuncunun haftalardır iyi oynaması başka birşeydir. Sahada arkadaşlarıyla yardımlaşan, topla adam eksilten, asist yapan, şut atan ve hepsinden önemlisi kendisine kötü pas atan arkadaşını alkışlayarak tam bir saha içi liderliğini eline alan Quaresma yine maçı çözen kişiydi.

Pas trafiği farkı getirdi

Hapoel maçının özgüveni, rakiplerinin puan kaybı ve Vodafone Arena’nın coşkusu bir araya gelince beklenenden kolay oldu aslında. Akhisar’ın katı savunma anlayışına rağmen sabırla pas yapan, boşlukları arayan Beşiktaş, Quaresma’nın Cenk Tosun’la olan uyumundan faydalanarak daha 13. dakikada buldu golü. Topun kendisinde kaldığı anlarda takımın şutörü Talisca çıktı sahneye, ceza sahası dışından köşeye vurdu. Maç erken koptu derken Oğuzhan, Akhisar’a bir fırsat tanısa da Olcan’ın pasında Fabri ile başbaşa kalan Özer bu ikramı reddetti. Babel önce Querasma’nın sonra Talisca’nın asistlerini gol yapamayınca fark ilk devre sonunda 2’de kaldı. 2. yarıya daha sakin başlasa da 10 dakikalık bölümden sonra yine sazı eline aldı Beşiktaş. Gökhan İnler’in de oyuna girmesiyle orta saha direncini ve pas trafiğini arttırıp kurduğu baskıdan bu kez Atınç’la gol çıkarmayı başardılar.

Akhisar’ın direnmesi zordu

Gökhan İnler’li orta saha Galatasaray derbisi için Atiba ile çok ideal bi ikili olabileceğinin sinyallerini verirken 10 numara pozisyonu için Şenol hocayı zor bir seçim bekliyor. 3-0’dan sonra maçı rölantiye alma çabası Akhisar’a fırsatlar yaratsa da bu fırsatlardan birini sadece Olcan’la değerlendirebildiler. Sonuçta Beşiktaş şampiyonluk yolunda rakiplerinin ikramını takım halinde iyi oynadığı ama Quaresma’nın yıldızlaştığı maçta rahat yenip geri çevirmedi. Akhisar’da ise bu kadronun Beşiktaş’a direnmesi için form durumunun çok daha yüksek olması şarttı.