MENÜ

Peki, hala gereği düşünülmedi mi?

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Derken, “Biz daha bitti” diyememiştik ki, Avrupa Şampiyonası ‘şıp’ diye bitiverdi. Başlarda üç maç oynadık ve oracıkta kalıverdik. Bir ara birbirimize girdik... Sonra... Çoğu zaman yaptığımız gibi kendi köşemize çekildik!.. Akabinde eller oynadı, biz izledik.

Ardından her daim olan, yani kimsenin artık hiçbir şeye şaşmadığı güzel ülkemizde şaşırtıcı olmayan bir kez daha tecelli etti; sorumlular ortadan toz oldu!

Şimdi bu tatil günlerinde, sindikleri köşelerinde, yakındaki Dünya Kupası elemeleri için ‘yeni bir tiyatro’, yeni kostümler, yeni sözcükler ve yeni bir sahne hazırlıyorlar.

Peki, bizler ne öğrendik bu şampiyonadan?..

* “Motive olursak yapamayacağımız şey yok” türünden içi boş sloganların safsatadan ibaret olduğunu...

* Yeteneğin ‘kalıcı üstünlüğü’ değil sadece bir avantajı ifade ettiğini...

* Geliştirilebilir oyun için futbolcu becerisinin önüne planı, anlayışı, değişimin gücünü, haliyle ‘günün bilgisine vakıf olmayı’ koymanın önemini... Bir başka deyişle futbolun gelişme eğrisi içinde ‘teknik direktör’ün kapladığı yeri!..

Sorunlar uykuya bırakılmasın

Şampiyona sırasında sosyal medyada kol gezen galiz dile haklı olarak öfkelenen Fatih Terim, alınan sonuçlardan ve varılan noktadan sonra tahmin edileceği gibi kendisi ile ilgili herhangi bir özeleştiriye kalkışmadı. “Yakaladığınız her pozisyonu atacaksınız mümkünse de zor gol yiyeceksiniz” türünden futbol klişeleriyle durumu açıklayıp daha çok oyuncu performansı ile ilgili şeyler söylemeyi tercih etti. Sonra da “Gereği ne ise yapılacaktır” türünden puslu bir slogan atıp, konuyu dinlenmeye bıraktı!..

Ve şu apaçık soru ortada kaldı; “Bu işin gereği nedir”?

Örneğin sonuçlara, oynadıkları oyuna ya da daha farklı nedenlere bağlı olarak Roy Hodgson (İngiltere), Vicente Del Bosque (İspanya), Leonid Slutsky (Rusya), Anghel Iordanescu (Romanya), Pavel Vrba (Çek Cumhuriyeti) ‘gereğini yaptı’ ya da ‘gereği yapıldı’. Bazı milli takım hocalarıyla ilgili tasarrufların da ‘eli kulağında’ olduğu yolunda haberler sızıyor!

Bizde ise işler ‘uykuda’...Gerçi Fatih Terim, Türkiye Futbol Direktörü olarak teknik direktörden öte daha çok ‘Futbol Federasyonu Eşbaşkanı’ türünden bir unvana sahip ama yine de ‘yapılması gerekenin ne olduğunu’ açıklamak zorunda sanırım...

Örneğin, takım mı yenilenecek?.. Ülkedeki oyun formatlarına alt yapılardan başlayarak el mi atılacak? Yapısal sorunlara dair projeler mi açıklanacak?.. Yoksa...

YORUM YAZ