MENÜ

Beş dakika

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Galatasaray’ın Avrupa Kupası maçlarından sonra lige dönüşünde hep puan kayıpları olunca, Ankaragücü ister istemez böylesi bir istatiksel beklentinin içine girdi. Üstelik, son 5 maçından 9 puan çıkartıp, biraz olsun düzlüğe çıkmayı başarmanın güvenini de sahaya yansıtmak istedi.
Maçın ilk yarısında oynanan futbol bu beklentileri doğrular düzeydeydi.. Sabri’nin olmaması Galatasaray’ın sağ kanadında fazlasıyla hissedilirken, Herta Berlin maçının yüksek temposu, özellikle Arda, Kewell ve Lincoln’ün üzerinde fazlaca belli oluyordu. Böylece, Ayhan orta sahayı tutmak için daha fazla çaba göstermek zorunda kaldı. Ankaragücü ilk yarıda kontrol edebildiği oyunda, ikinci yarının ortalarında yediği golle çözüldü. Bir anda her şeyini kaybetti, seri gollerin devamını engelleyemeyecek hale geldi.
Goller iki dakika arayla oldu. Önce Baros, sonra Kewell ve yine Baros. Maç sanki o ana kadar iki taraf için de bıçak sırtındaydı. Ankaragücü de alabilirdi, Galatasaray’da.. Üstelik, Ankaragücü’nün Gökhan ile ilk yarıda direkten dönen önemli bir şutu da vardı.
Maç 5 dakikada bitti. Ankaragücü seyircisi yönetim aleyhine hiç durmadan tezahürat yapıyordu. Gollerden sonra oyunculardan da desteklerini çektiler.
Ankaragücü’nün yapacakları sınırlıydı. Galatasaray üç gollük ikinci bir sınır koyunca, Ankaragücü için bu maçta yapılacak hiçbir şey kalmadı.

YORUM YAZ