MENÜ

Sınıfta kaldılar

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Semih’in ayakta alkışlanacak golünün dışında, akılda kalan, heyecan yaratan bir futbol estetiği göremedim ilk yarıda. Ancak genç Volkan’ın her iki bölümde de yaptığı kurtarışları vurgulayıp, hakkını vermek lazım.
Aragones, ‘as’ların çeyreğini İstanbul’da bırakmış, Semih, Edu, Roberto Carlos ve Josico’nun dışında yedeklere şans vermişti. Sakat, formsuz futbolcuların fazla olduğu ortamda, yedekler açısından önemli bir fırsattı Ankaragücü maçı. Semih’in golü dışında Fenerbahçe, pozisyona giremedi. Tümer sahada hiç yoktu. Aragones, onu çıkarmakla en isabetli kararını verdi. Burak, Semih’e ve orta sahaya destekte pasif kaldı. Josico-Deniz orta alanda etliye-sütlüye karışmadılar. Edu, Yasin’in açıklarını kapatmaktan yoruldu. Ali Bilgin ve Kazım ise sağ çizgide emanetçi gibiydi. Fenerbahçe’nin yedekleri, mücadele, pres, çizgileri kullanma, hücum, ayağa pas, hızlı futbol derslerine hiç çalışmamışlar. Bu halleriyle ‘as’ları zorlayacaklarını sanıyorlarsa, avuçlarını yalarlar.
İkinci yarıda Fenerbahçe, maçtan tamamen koptu. Topla daha fazla buluşan, sürekli kanatları zorlayan, golü düşünen taraf Ankaragücü’ydü. Jaba, Barbaros, Gökhan, Murat ve Cem Can maçı çevirmek için her şeyi yaptı. Ancak özellikle ikinci yarıda kalesine duvar ören genç Volkan’ı geçemediler. Aragones, sahasından çıkamayan Fenerbahçe’yi ateşlemek düşüncesiyle Vederson, Maldonado ve Deivid’i son koz olarak kullandı. İspanyol hocanın umutları ne yazık ki, havada kaldı. Sarı-Lacivertliler, hiç oynamadan kupaya galibiyetle başladı.

YORUM YAZ