MENÜ

Gayri ciddi

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Ankaraspor karşısında, Alex’in hürriyetinin kısıtlanacak olması, dün akşamın önceden bilinen en önemli gerçeğiydi. Fenerbahçe için çok önemli olan bu hürriyet kısıtlaması, oyun kuramamak, demoralize olmak ve hataya zorlanmak demekti.
Deivid’in zorunluluktan içeriye kat etmesi ve arkasındaki Vederson’u yalnızlığa terk etmesi ise, savunma için önemli bir zafiyetti. Maldonado’nun sola vermeye çalıştığı destek de yetersizdi. Çünkü karşı kanatta da Gökhan en etkisiz oyunlarından birini oynuyor, genellikle Ankaraspor ceza alanı çevresinde dolaşan top, Fenerbahçe ceza sahası çevresine geldiğinde de kolay kolay uzaklaşmıyordu.
Alexsiz takımının, bir kişi eksik kalmasına Zico’nun bir formül üretmemesi hataydı. Alex-Selçuk değişikliği için 92. dakikayı beklememeli, kazandıkları 2. golden hemen sonra yapmalıydı. Semih’le oyuna başlaması nasıl bir hata ise, 10 dakika kala Kezman’ı onunla değiştirmesi daha da büyük bir hataydı.. Yedek kalmayı hazmedemeyen, Türkiye’de mutsuz olduğunu defalarca ifade eden Sırp oyuncu, oyuna girdikten sonra, yedek kalmasının acısını çıkardı. Önce, üç net pozisyonu ya kötü pas ya kötü vuruşla harcadı, sonra da penaltıyı enteresan bir vuruşla tribünlerin dışına yolladı!
Peki, bu takımın penaltıcısı Alex değil miydi? Skor 2-1, hiç bir şey garanti değil. Üstelik, Fenerbahçe de kötü gününde. Bu ciddiyetsizliğin anlamı ne!
Şampiyonlar Ligi serüveni ile birlikte motivasyon da bitmiş anlaşılan. Zaten bir ay sonra da tatil başlıyor.. Ve daha da önemlisi, Avrupa’da gösterilen randıman nedeniyle artan transfer teklifleri var düşünülecek!

YORUM YAZ