MENÜ

Lineker bu işe ne der?

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

1990 Dünya Kupası'nda Gary Lineker attığı 4 golle İngiltere'yi yarı finale kadar taşısa da Franz Beckenbauer'in çalıştırdığı Almanya'ya penaltılarla elenmekten kurtaramamıştı takımını. Dönemin en gözde forveti Lineker, turnuvaya veda ettiklerinde futbol literatürüne, "Futbol 22 kişinin oynadığı ama sonunda Almanların kazandığı oyundur" klişesini sokmuştu.

Aradan geçen 24 yılda Almanlar sıklıkla Lineker'i haklı çıkaracak performanslar gösterdi. Ta ki Brezilya 2014'e kadar. Bu turnuvada Almanya kimlik değiştirdi, Löw'ün takımı artık total futbolun gereklerini yerine getiriyor, keyif veriyor.

Kusursuz fırtına

'Brezilya bu turnuvanın en sert takımı' cümlesi herkese çok garip geliyordur sanırım. Fakat realite bu. Dünya Kupası'nın en çok faul yapan takımı Sambacılar, en çok pas yapan takımı da Almanya. İki zıt karakterde takımın mücadelesi, iki farklı tarzda antrenörün taktik savaşıydı Brezilya-Almanya maçı.

İlk 6 dakikada Brezilya, Almanya'nın düzenini bozacak kadar 3. bölge baskısı yaptı. Scolari, hücumcu bekleri Maicon-Marcelo'nun iplerini gevşetip ileri çıkışlarına müsade etti. Aslında bu turnuvada pek de rastladığımız bir durum değildi.

Ev sahibinin bu baskısına, turnuvada reaksiyon gösterecek bir tane takım vardı, o da Almanya. Löw'ün 2014 model pas takımının en önemli özelliği devreye girdi: Karşı pres. Alman oyuncular topu kaybettikten sonra 5 saniye içinde kazanarak yeni atak başlattılar. Brezilya'nın fırtınaya dönmek üzere olan rüzgarına karşı bir nevi kalkandı bu. Scolari ve öğrencilerinin tüm düzenini bozan bir kalkan.

Almanya topa sahip olup set oyununu da, topu rakibe verip kontratak oyununu da iyi oynadığı için bu tarihi fark çıktı ortaya. Müller'in attığı korner golünde 8/4 Brezilyalı oyuncu kalabalığı olmasına rağmen topa bir Alman giderek golü yaptı.

Düne kadar Pep Guardiola'nın Bayern'i gibi pas takımı yaratmaya çalışan Löw, Brezilya'ya karşı Klopp'un Dortmund'una çevirdi Almanya'yı. Brezilya'nın baskısını kırabilmek adına torbasından yeni bir hamle çıkardı ve Jurgen Klopp'un Dortmund ile yıllardır yaptığı 'Gegen Press'ini uygulattı takımına. 20 ile 30. dakikalar arası atılan 4 gol de karşı presle kazanılan, rakibi düzensiz yakalamanın sonucunda gelen klasik Dortmund golleriydi.

Sahada Almanya'nın bu kadar farklı olmasını sağlayan çok net bir görüntü vardı aslında. 40. dakikada Almanlar 5-0'ı yakalamışken 34'lük Klose stoperler arasına karşı pres koşusu yapıyordu. Bu canhıraş çabayı gören tüm takım ona saygısından pres halkasını genişletti.

Almanya turnuvaya rüzgar gibi başlayıp finale geldiğinde kusursuz bir fırtınaya dönüştü. Löw'ün Almanyası oynuyor, pas yapıyor, pozisyona giriyor, gol atıyor, zevk veriyor ve kupaya koşuyor. Lineker'e de Alman futbolunu yeniden tanımlamak düşüyor.

Serkan Akcan

YORUM YAZ