MENÜ

Lobiyle de olmaz o iş

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Parasızlıktan değil elbet can sıkıntısından çalışmak isteyen Hasan Şaş, eski Galatasaray formaların yeniden satışı ile ilgili yapılan lansmanda, “Piyasada Beşiktaşlı hocalar daha çok görev yapıyor. Bizim yöneticilerimizin de devreye girmesi gerekiyor. Lobimiz çalışmalı” diye konuşmuş. Bu sözler üzerine diyecek laf çok. Nerden baksanız elinizde kalan garip bir açıklama çünkü.
Emek harcamadan torpille bir yerlere gelmeyi alışkanlık haline getirmiş bir toplumun futbolcu eskisi de o toplumdan bağımsız düşünülemezdi zaten. “Ben takım bulamıyorum, Galatasaray camiası bana iş bulsun” demiş Hasan Şaş. Hatta bu konu onu ne kadar rahatsız ediyorsa artık, kapalı kapılar ardında söyleme gereği bile duymamış, eline geçen ilk fırsatta iş talep etmiş. Beşiktaşlı arkadaşlarını töhmet altında bırakması, onların emeğine saygısızlığı, bencilliği de işin cabası.

Sözleşmeleri feshedildi

Hasan Şaş’a göre, ortalık Beşiktaşlı hocalardan geçilmiyor. Ama unuttuğu ya da görmezden geldiği bir gerçek var ki; piyasada doğru düzgün Galatasaraylı teknik direktör yok. Olanlar ya yurt dışına kaçtı, ya cezaevine girdi, ya da risk almak istemeyen kulüpler tarafından sözleşmeleri feshedildi.

Yorumculuğu ne ki

Hasan Şaş, Ntvspor’da uzun süre yorumculuk yaptı. Önder Özen ve Metin Tekin’in yanında o kadar sırıtıyordu ki, adeta programdan soğuyordum. Bilgi, birikim, analiz gerektirmeyen genel geçer yorumlarla günü kurtarıyordu sadece. Futbol oynadığı için televizyon ekranlarında ahkam kesebilen, oysa takımlar hakkında bahis oynayan biri kadar bilgisi olmayan insanlar doldurdu ekranları. Bitmiş maç hakkında konuşup büyük paralar kazanıyorlar, nadiren başlamayan maç hakkında yorum yaptıklarında da bütün cehaletleri ortaya çıkıyor.

Maalesef ki, Hasan Şaş da bunlardan biriydi. “İzlandalılar elle topu kaleye götürseler üç defa götürür” diyen bir insan lobiyle bile teknik direktör olamaz. Çünkü bu sözler, onun rakibi analiz etme yeteneğinin yerlerde süründüğünün göstergesidir. “İzlemeden, İzlanda üzerine ahkam kesmeye kalktım” diyorsa şayet durum daha da vahimdir ki, o da işine, seyirciye hiç saygısı olmadığını gösterir.Hasan Şaş, Galatasaray tarihi için çok önemli bir isim, kimse inkar edemez. Ancak yorumculukta bile başarılı olamadıktan sonra teknik direktörlük talep etmek akıl alır gibi değil.

Buzdağının görünmeyen yüzü

Ben bıkmadım, siz de bıkmayın! Yılın son gününde 2016’nın son yazısında elbette baş belası Passolig’den bahsetmemek olmazdı. Twitter’da Passolig’le ilgili uzun bir paylaşım yapan @futbolhukuku, Passolig’in başımıza açacağı dertleri o kadar güzel özetlemiş ki, daha çok insanı durumdan haberdar edebilmek için kendisinden izin alarak burada bir kısmını yayımlama gereği duydum: “Passolig meselesi; sadece stada girerken fişleniyor olmaya karşı verilen bir mücadele değildir. Passolig’e karşı mücadeleyi sadece bilet mevzusu ve bundan ibaret olarak görenler, konuyu hiç anlamamış demektir. Passolig, ülke sporunun ve ne kadarsa o kadar spor kültürünün üzerine çökmüş bir finansal tekel projesidir. Maalesef ki tüketmeye doymayan, doymayacak proje, çok yakın zamanda basketbol ve voleybol salonlarına da dadanacak. Ve zaten az olan seyirciyi tamamen yok edecek. Bu bile, konunun sadece taraftar, fişleme ve banka kartından ibaret olmadığını gösteriyor. Acıdır ki; Federasyon ve kulüpler iplerini bir bankaya tamamen kaptırdılar. Ve yakın zamanda transferler bile AktifBank’sız yapılamayacak hale gelecek.

Bu sadece fragman

Ülke sporu; adrese teslim yayın ihalesi ve Passolig bankası kredileriyle dönüyor, ki yayın ihalesinden kulüplere gelen/gelecek paralar doğrudan bankaya gidecek. Yani Passolig yarın kalksa bile TFF ve kulüplerin bu bankadan kurtulması yıllar sürecek.

Başarısız ve beceriksiz kulüp yöneticileri bu bankanın kredileriyle yıllarca kulüpleri yönetmeye devam edecek. Çünkü tüm gelirler bankaya temlik edilmişken, yenilenen kredi sözleşmeleri varken, aynı Başkan ve yönetici profiline mahkum olacağız. Banka menacerlik şirketiyle transferlere başladığında ise, bırakın taraftarı, yönetimler bile ‘hangi oyuncu, niçin alınıyor’ diye sorgulayamayacak.”

Kısacası sevgili okur, şimdilik Passolig’in sadece fragmanını gördük. Film ise henüz başlamadı. Çok yakında!

YORUM YAZ