MENÜ

Lüks otomobilde vergi sürprizi

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Hükümet 2017 yılı için lüks otomobillerde ÖTV oranını artırmayı planlıyor. Ancak bu değişikliği hangi formüle göre gerçekleştireceği hâlâ bilinmiyor. Net değer ve emisyon seviyelerinin bir arada değerlendirileceği bir formül üzerinde çalışıldığı kulislerde konuşuluyor ancak henüz ortada net bir bilgi yok. Net değer esasına göre ÖTV oranlaması, otomobilin vergilendirilmemiş fiyatı belli bir limitin altındaysa yüzde 45, bu değerin üzerindeki araçlar için ise yüzde 90 ÖTV uygulanması şeklinde olabilir. Sonuç her ne olursa olsun, 2017’de bazı araçların fiyatlarının, artacak ÖTV’den dolayı yükseleceğini söylemek mümkün.

Özellikle 1.6 lt motor hacminin altında kalan Premium modellerin satışlarının son dönemlerde oldukça artmasının, yeni düzenleme üzerinde etkili olduğu düşünülüyor. 2015 yılında Mercedes, BMW, Audi, Volvo gibi Premium markaların satışları toplam pazarın yüzde 12'sini oluşturmuştu. Bu yıl da ilk 10 ayda pazarda benzer bir durum gerçekleşti. İlk 10 ayda satılan 553 bin araçtan 63 bini bu dört Premium markaya ait. Ve bu rakama, Premium SUV markaları olan Jeep ve Land Rover’ın 3 bin adetlik satışları da dahil değil.

Küçük motorlu da olsa otomobilin değeri üzerinden alınan ÖTV oranının artırılması, belki de yüzde 45'ten yüzde 90'a çıkartılması mümkün mü? Lüks tarifini yapabilmek için bir değer üzerinden hesaplama yapılacaksa yani kriter olarak sadece otomobilin net değeri baz alınacaksa, burada da ilginç bir durum yaşanabilecek. Örneğin kullanılacak bu limitin 85 bin TL olduğunu düşünelim, baz donanımlı bir Mercedes C Serisi 80 bin 800 TL net değer ile bu limit değerin altında kalıp yüzde 45 ÖTV’ye tabi olabilir, yüksek donanımlı ama benzer motor hacmine sahip bir Volkswagen Passat ise 87 bin TL net değer ile bu limit değerin üstüne çıkabilir ve yüzde 90’lık ÖTV dilimine dahil olabilir. Eğer lüksü tanımlamak için bunlara ilave bir kriter getirilmez ise, sadece net fiyat bazında farklılaşan bir vergi sistemine doğru gidebiliriz.

Bir markanın aynı segmentteki bir modelinin aynı motorlu bazı düşük donanımlı versiyonları düşük ÖTV, diğer yüksek donanımlı versiyonları ise yüksek ÖTV dilimine denk gelebilir. Bu durumda markalar fiyatı düşürmek için yalın donanımlı modelleri ülkemize getirebilirler ama işte bu donanımsız modellere karşı tüketici reaksiyonu nasıl olacak? Bunların tümünü zaman gösterecek. Öte yandan, yeni ÖTV düzenlemesinde limit değer, kulislerde konuşulduğu gibi 50 bin TL civarlarında olursa, sadece lüks ve Premium değil, büyük kitlelere ulaşan araç sınıfları da bu yeni düzenlemeden etkilenebilir. Yeni ÖTV düzenlemesinin detayları belli olduğunda, otomotiv markalarının gelecek yılın planlarını da yeniden gözden geçirmeleri gerekecek.

Hibrit ve elektrikli otomobiller için getirilen ayrıcalıklar da, eğer bu tür araçlara özel bir muafiyet sağlanmazsa, bu yeni limit değerlere takılabilir ve çevreci araçlara yönelen tüketiciye sunulan avantaj başlamadan bitebilir.

Yeni vergi düzenlemesi henüz Resmi Gazete’de yayınlanmadığı için nasıl bir yapıyla karşılaşacağımızı bilemiyoruz. Özellikle Premium markaların daha fazla etkileneceği görülüyor ama yeni düzenlemede net fiyata ilave olarak motor hacmi kriteri de bulunmazsa, artık aynı modelin 1.6 lt ile 2.0 lt motorlu modelleri arasında o denli fiyat makası oluşmayabilir. Bu durumda performans tutkunu müşterilerin büyük motorlu araçlara yönelmesi de mümkün olabilir.

75 yıldır SUV üretiyor

Köklü bir Amerikan SUV markası olan Jeep bu yıl 75’inci yaşını kutluyor. Jeep bu 75 yıl boyunca sadece SUV modeller üretmiş ve bu konuda uzmanlaşmış bir marka. Peki bu marka nasıl doğdu. Jeep markasının öyküsüne kısaca bakalım…

Temmuz 1940’da Amerikan Ordusu, 135 kadar otomobil üreticisine, ‘hafif keşif aracı’ satın alacaklarını beyan ederek, davet yollar. Davet mektubuna oldukça uzun bir talep listesi de ekleyerek… İlk başta sadece iki firma bu çağrıya karşılık verir. Bu sayı daha sonra üçe çıkar. Bunlardan bir tanesi markanın ‘büyükbabası’ Willys-Overland’dir. Prototipler üretilir. Seçmeler yapılır. Willys MA/MB’nin doğuşu da bu sürecin sonuna rastlar. Çeşitli modifikasyonlardan sonra Willys Quad, 1941 yılında Willys MA ve daha sonra da Willys MB olarak doğar. Ancak ordu, ardından dünya, bu modelleri Jeep olarak tanıyacaktır.

Dünya Jeep markası ile 75 yıl önce böyle tanıştı. O zamandan bu yana, bu orijinal off-road markası bir kült haline geldi. Jeep Türkiye Marka Direktörü Türker Gürtekin, markanın DNA’sını şöyle aktarıyor; “Jeep markası 1941’de kurulu ve o zamandan bu yana, bu orijinal off-road markası bir kült haline geldi. Bir segmente adını verecek kadar güçlü köklere sahip olan Jeep markası tüm dünyada 75’inci yaşını kutluyor.

Bu yılki doğum günü de ilk askeri Willys’in üretildiği gün olan 5 Haziran’da kutlanmaya başlandı”. Türker Gürtekin, Türkiye’de gerçekleştirilen 75’inci yıl faaliyetleri hakkında ise şunları söyledi; “Jeep müşterileriyle Haziran ayında ‘Jeep Camp’ isimli bir aktivite yaptık, bu aslında Türkiye’de bir 75’inci yıl buluşması niteliğinde oldu. Yılın son çeyreğinde ise sınırlı sayıdaki 75. Yıldönümü modelleri geldi. Bu araçlar sınırlı sayıda ve özel üretim oldukları için özel bir fiyatlandırma yaptık. Araçların hepsi 4x4, donanım olarak dolu modeller, ayrıca bu özel seri için özel renkler de seçilmiş durumda.”

7'nin gizemi

Jeep’in DNA’sı ilk modelden bu yana kendine özel formuyla kendini belli ediyor. Başından bu yana bu formu işlevsellik takip etmiş. Jeep’lerin tamamının tasarımına baktığınızda bazı kilit öğeler hemen göze çarpar. Yuvarlak farlar, 7 delikli ön ızgara, dikey ön cam gibi estetik hatlar, görenin hafızasına anında Jeep markasını getirir.

Tasarımda en çok dikkat çeken öğe ise kuşkusuz 7 delikli ön ızgara. Bu ızgara için yöneltilen “Neden 7” sorusuna birçok ilginç cevap var. Kimi dünyanın yedi harikasını temsil ettiğini söylüyor; kimi gökkuşağındaki yedi rengi… 7 kıtaya ya da yukarı, aşağı, sağ, sol, ön, arka ve merkezi kapsayan 7 farklı yöne gönderme olduğunu belirten de var.

Dünya hibrid hız rekoru Hyundai IONIQ’in

Hyundai, IONIQ’in modifiye edilmiş özel bir prototipiyle Amerika’da çok özel bir deneme gerçekleştirdi. Hibrid kategorisindeki bir araçla 254 km/s hıza ulaşarak rekor kıran Hyundai’ın bu rekoru, Uluslararası Otomobil Federasyonu (FIA) tarafından da onaylandı. IONIQ, Hyundai’nin Amerika’daki Ar-Ge Merkezi ve kalite mühendisleri tarafından özel olarak hazırlandı. Amerika’nın Kuzeybatısı’ndaki Utah Bonneville Salt Flats’taki testler tamamen tuzla kaplı bir zeminde gerçekleştirildi. Test için özel olarak geliştirilen IONIQ, bir takım aerodinamik modifikasyonlara sahip.

Toyota’dan “Eski Dostlar”a vefa

Toyota, 2007 yılı ve öncesi seçili Corolla ve Yaris modelleri için yıl sonuna kadar sürecek geniş kapsamlı servis ve bakım günleri düzenliyor. “Eski Dostlar” programından yararlanacak Corolla ve Yaris sahiplerini avantajlı menüler ve cazip fiyatlı yedek parçalar bekliyor. Kampanya kapsamında motor yağı değişim menüsü 94 TL’den, ön fren balatasının da dahil olduğu cazip fiyatlı orijinal yedek parça menüsü ise 96 TL’den başlayan fiyatlarla sunuluyor.

Otomotivin Oscar ödülleri için geri sayım

Otomotiv Distribütörleri Derneği’nin (ODD) organize ettiği ODD Satış ve İletişim Ödülleri’nin yedincisi için geri sayım başladı. Heyecanlı ve güçlü bir rekabetin sahne olduğu ODD Gladyatörleri 2016’da toplam 19 dalda ödüller sahiplerini bulacak. Ödüllerin seçiminde ilk aşama olan halk oylaması web sitesi üzerinden başladı. Halk oylamasına, www.oddgladyator.com sitesinde 3 Ekim tarihinde başlandı. Oylamaya katılanlar, çeşitli hediyelerden birini kazanma şansı elde edecekler.

YORUM YAZ