MENÜ

Sevilla tespit sınavı

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Çok güzel başlamıştı gece Kadıköy’de.. Atmosferin bütün katmanları Sarı-Lacivert’i işaret ediyordu sanki. Tribünler, Sevilla’yı ‘öcüleştirenlere’ inat, muhteşem kareografileriyle ‘güzel günler’e inancını müjdeliyordu.
Volkan, Kanoute’nin ayağından şimşek hızıyla çıkan füzeyi, ‘maşallah refleksi’ ile iade edince inanç daha da güçlendi.
Kejo, maçın iki solağının art arda sağ ayağıyla çıkardığı muhteşem ortaların birini kaleciye ikincisini ise ağlara nişanladı. Ve o anda her yer Kadıköy oldu. Tam coşkuyu ve havayı yakalamışken, olanlar oldu. Havlu atmak üzere olan Sevilla’nın imdadına Devler Ligi’nin ‘negatif kariyer’ rekoruna koşan Edu yetişti. O anda, tribünlerin de, sahadaki futbolcuların da, ekran başındaki Fenerbahçeliler’in de kanı çekildi, coşku aniden bitti. Sağır eden bir sessizlik kapladı dört yanı. Uğur’un muhteşem ortasına Aurelio’nun kafasında, kaleci girip, top girmeyince ‘dejavu’ korkusu başladı.
Ardından top zaafıyla gelen katmerli sus hâline, Lugano’nun kafasıyla gelen muhteşem itiraz ortalığı hareketlendirdi. ‘Burası Kadıköy’ demek ise yine Semih Wesson’a nasip oldu.
Sevilla’nın taktik faul ve hakemle oynama stratejisi acizlikten öte bir şey değildi. Oysa, Alman hakem buna zaten dünden gönüllüydü. Selçuk, Gökhan, Uğur ve Volkan ne kadar çoksa, Aurelio ve Deivid o kadar azdı.
Fenerbahçe dün gece seviye tespit sınavından geçti. Kendisiyle yüzleşirken, korkusunu yendi. Her şeye rağmen galibiyet galibiyettir. Kim ne derse desin avantaj artık Sarı-Lacivert’tedir.

YORUM YAZ