MENÜ

Gol atan galip

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Fenerbahçe’nin, üstelik bir kader maçında kendi karakterinden ve oyun kurgusundan bu kadar uzaklaştığı macadelede, istediğini alması mümkün değildi. Maçın tam anlamıyla Rus Ruleti’ne döneceği önceden belliydi. Nitekim skoru belirleyen de Volkan’ın tek hatası oldu.
Ancak bütün olan biteni dönüp dolaştırıp Volkan’ın sırtına yüklemek büyük haksızlık olur. Galatasaray önce en etkili silahı olan kanatlarını durdurdu rakibinin. Sonra da Alex’i etkisiz hale getirerek göbekten bindirme olasılığını bertaraf etti.
Oyun uzatma dakikalarına kadar Galatasaray’ın inisiyatifinde geçti. Daha dikkatli olan, daha çok isteyen, daha çok mücadele eden, daha çok farkında olan Sarı-Kırmızılalar’dı. Ve canlarını dişine taktıkları karşılaşmada hak ettiklerini de aldılar. Hem de Volkan’ın eliyle yaptığı bir asistle...
İkinci toplarda hep Galatasaraylı futbolcular vardı. Fenerbahçe’nin etkili ayaklarını felç ettiler. Üç pas üst üste yapma olanağı tanımadılar.
Şimdi iki maç daha var ama şampiyonluk kaçarsa kimse sakın bu maça bağlamasın. Tıpkı Denizli’de olduğu gibi. Bu karşılaşma ‘neden’ değil ‘sonuç’ maçıdır. Sorunun cevabı koca sezonu ‘yazı-tura’ya getiren diğer maçlarda aranmalıdır.
Hakem Fırat Aydınus’un asla ön plana çıkmadığı, sonuca en küçük tesiri olmadığı maçta Galatasaray, galibiyete uzanıp çok büyük bir avantaj elde etmiştir.
Şampiyonlar Ligi’ndeki başarının Süper Lig açısından yarattığı motivasyonsuzluğun sonucudur dünkü karşılaşma...
Ancak hep dediğimiz gibi, büyük hedefler ve istikrar anlayışından sapma yaşanmadığı taktirde, Fenerbahçe yine de bu ligin kazananıdır.

YORUM YAZ