MENÜ

Düttürü dünya!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Haftasonunun iki mağduru, kupa mağruru olmak için sahne almadan hemen önce, korner köşelerinin ve kanat boylarının ıslatılması hangi ‘cingöz’ şahsiyetin aklından çıkan bir muammaydı bilinmez. Neyse geçelim bu komik işgüzarlığı..
İlginçtir, sakin olan Galatasaray, sinirli ve telaşlı olan Fenerbahçe’ydi. Herkesin uyuyup Volkan’ın nöbet tuttuğu pozisyonda, Galatasaray daha 13. saniyede yakalıyordu avantajı neredeyse... Nitekim 4 dakika ertelense bile engellenemedi Sarı-Kırmızılılar’ın golü.
Fenerbahçe’nin ‘dinlenmiş’ kadrosu, sanki birlikte oynamayı unutmuştu bir haftada. Lugano’nun yüzde yüz haklı pozisyonda, alışkanlık haline getirdiği gereksizlik yüzünden oyun dışı kalışı, zaten kötü olan Fenerbahçe’nin kolunu kanadını kırdı.
Maçın en kötü ismi Cüneyt Çakır’dı. İki takım lehine ve aleyhine çaldığı ve çalmadığı düdükler, verdiği ve vermediği kartlar, oyunu çığırından çıkarıp, ‘Düttürü Dünya’ adlı eyyam belgeseline çevirdi.
Fenerbahçeliler’in gözleri Johnson’u ararken, Gönüllerin Gökhan’ı önce ‘demo’ yaptı, ardından muhteşem golünü attı. Bu çirkinlik içinde hiçbir güzellik cezasız kalmazdı; bedelini ‘kırmızı’ ile ödedi.Anlaşılan Çakır, kupanın ‘marka değeri’nin hasretten kaynaklandığının fena halde farkındaydı.Tüm ‘Sarı ve Kırmızı’ların Fenerbahçe aleyhine çalıştığı geceden geriye tek bir ders kaldı: “Bu coğrafyada hakemle oynamak, sadece Galatasaray’ın tartışılmaz ayrıcalığıdır.”

YORUM YAZ