MENÜ

Terim'in zaferi

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Kadro açıklandığında hepimiz şaşırdık. Kesinleştiğinde de... Bu 23 kişinin içinde pekala Ümit Karan, Fatih Tekke, Mehmet Yıldız, Mehmet Topuz, İbrahim Toraman, Aykut olmalıydı. Yıldıray ve Halil evlerine gönderilişini de aynı sebeplerle yadırgadık.
Portekiz maçını oynadık. Sıkıcı, acı veren, coşkusuz, bilinçsiz, heyecansız ve Arda’sız. Bavulları hazırladık. Fatih Terim’i kınadık... O pozisyonun oyuncusu olmayan 1.70’lik Nihat’ı sırtı dönük oynatmak kabul edilebilir bir teknik adam uygulaması mıydı?
İsviçre maçının ilk yarısını oynadık. Pozisyon yok. Göbekte de Tümer var! Nihat yine yapayalnız... Terim, Semih’i aldı, Nihat’ı, Mehmet Topal’ı aldı hem defansı, hem de Marco’yu rahatlattı. Milli takım birisi Semih’in kafasından, diğeri Arda’nın klasından 2 gol yakaladı ve kısmi af ilan edildi. Peki o Portekiz maçı ne olacaktı! Santrforsuz oynayan Terim ilk 90’ın açıklamasını yapacaktı!
Tamam mı devam mı maçına çıktık. Üzerinde aşağı yukarı herkesin mutabık olduğu 11’leÖ Semih santrfor. Yine çift ön libero. Nihat rahat... O ne, Portekiz maçındaki takım geri gelmiş... Çokca bireysel hata yapan, oyunu rakip yarı sahaya taşıyamayan, amatörler mangası...
Ve Fatih Terim’in 2. yarıda yaptığı ve mutlak doğru olduğuna karar verdiğimiz kadro Portekiz maçındaki sisteme dönmez mi?
Semih’siz nasıl olacak? Bu Terim, Türk halkıyla eğleniyor...
Santrforun yok, sağ kanatta Sabri, Hamit, Colin, solda Arda, göbekte Tuncay var... Bol orta var, santrfor yok! Yo aslında fena oynamıyor bizimkiler. Ayağa çabuk paslarla rakip sahadayız, sağdan soldan orta var ama santrfor yok!
Aman 2-0 da oldu... İlk golü iyi pozisyon alamayan Emre Güngör yedirmişti, ikincisini ters kademeyi yapamayan “Terim’in jokeri” Sabri!
E artık Fatih hoca maç sonu açıklar istifasını. Emre sakat ve 1 kişi eksikken nasıl çekmezsin Marco’yu göbeğe. Bir dakika önce mesaj geldi gol geliyor diye, yine önlem alınmadı 2’yi de yedik...
Hoca bu kadar eğlenirse ve uyursa olacağı da budur!
Bütün ülkeye ve spor yazarlarının büyük çoğunluğuna rağmen takımla bu kadar oynanmaz, bu kadar kötü yemek yapılmaz ki!
Yetmedi Mehmet Topal çıktı. Ön liberoda Marco yapayalnız. Fena oynamıyor muyuz ne?
Onların topu direkten dönüyor, hocanın ilk maçta kullanmadığı Arda, ,”yine Arda” Cech’i mağlup ederken Çek’lerin de kimyası da altüst oluyor. Sabri geriye çekildi, Hamit ileri itildi... Ah be Servet o kadar harika oynuyorsun, vursana şunu 90’a... Hala oynuyoruz. O Portekiz maçında bize kabus yaşatan sistemle. Ama galiba fena değiliz.
Oynuyorsan ödülü var. Cech de hata yapıyor... Şahane en azından penaltılar var...
Ama ezber bozan bir de Nihat. 270 dakikadır ilk kez demarke pozisyonda topla buluşan, sırtı dönük ve tek başına oynayamamasına rağmen gol kısırlığında sorumluluk alan Nihat. Yine Hamit, şahane Nihat. Mucize! Dünya sıralamasında 5., Avrupa sıralamasında 4. Çekleri 15 dakikada nakavt ediyoruz...
Maçın özeti: Terim, Brückner’i yendi... Terim’in hamlelerine Brückner önlem alamadı. Terim, medyanın olumsuz bir sonuçta haklı olarak yapacağı eleştirilere rağmen Portekiz maçındaki felsefeye sarıldı.
Türkiye, Çekler’e karşı 120 fazla pas yaptı. Üstelik onların yarı sahasında...
Terim medyayı değil, Brückner’i yendi... Yazısını 75’te yırtmaktan üzüntü duyan adam da değildir, mert de... Terim’in kariyerinde maçın kaderine bu kadar etki eden ve iz bırakan başka bir maç hatırlamıyorum... Almanya’yı deplasmanda 3-1’le geçip grup birincisi olan, sıralamadaki yeri belli bir ekolu 2-0’dan 3-2 yenen takım dünyanın her takımını yener. Her maça son 15’ler gibi başlasak keşke...

YORUM YAZ