MENÜ

Mucize gol

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

İkinci yarının ilk 15 dakikası hariç denk güçlerin mücadelesi olarak geçen maç Hasan Şaş’ın ceza alanına doğru yükselttiği, Karan’ın havada asılı kalıp El Saka’yı ilk kez yendiği ve havuza düşürdüğü topu aylardır aranan Lincoln’ün voleyle sol alt köşeye göndermesiyle bitti.
Oynamayı kazanmayı istemek çoğu zaman anlamlı farklar yaratsa da, takım halinde oynama becerisini yitirmiş olmak Galatasaray’ın Gençlerbirliği önünde en büyük handikapıydı...
Orta sahanın defansif anlamda bütün yükünü Mehmet Topal’ın üstüne yıkan sistem, defans oyuncularının hücuma gitmesini engellediği gibi, “takım” görüntüsü daha iyi olan Gençlerbirliği’nin çok önemli ataklar yapmasını da sağladı.
Ümit, Nonda, Lincoln maç boyunca, Okan ve Arda da çoğunlukla defansa yardım edemediği için yine forvet defans mesafesi 50 metrelere çıktı. Hakan Aslantaş, Mehmet Nas ve Engin’li orta saha an be an üstünlük sağladı. Arda eski maçların üstünde bir performans sergileyip iki gollük pas üretse de Okan ve Nonda müsait pozisyonları kolay harcadı. Lincoln’ün duran toplarında Okan direğe takıldı, Servet iki kez topu auta yolladı. Orta sahayı pasla ve kanatlara atılan toplar yerine 50 metreye şişirerek geçmek rakibin işine yaradı.
Bir de sıfıra inip stoperleri oyundan düşürecek ortalar yapmak varken, ceza sahasına 15 metre kala şişirilen toplar santrforlar için gol pası değil, stoperler için eğlencelik oluyor. Ümit’in aldığı hava topu kimseyi aldatmasın.
Cevat Güler hoca Feldkamp’tan daha anlamlı ve oyuna etki eden değişiklikler yaptı..
İlk yarının son dakikasında Sabri’nin Hakan’a yaptığı hareket penaltı ve büyük hataydı. Bakalım Galatasaray’lı yöneticiler pozisyonu nasıl yorumlayacak?

YORUM YAZ