MENÜ

Konu kapandı

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Belkide özelliklerinin farkında olup ona göre oynamayı başaran en özel takımlardan biri İzlanda. Biz kısa ve çabuk oynamaya, pas trafiği ile rakibi baskı altına almaya çalıştıkça güçlü fizikleri, koşu tempoları ve pozisyon almadaki başarılarıyla bizi bırakın baskı altında kalmayı ceza sahalarına bile sokmadılar. Bizi yana oynamaya mecbur ederken adeta ezbere bildikleri hücum anlayışları olan uzun paslarla çabuk çıktılar ve tam kendi oyun anlayışlarına uygun olarak 2 kanat oyuncusu Gudmundsson ve Bjarnason ile iki gol buldular.

Maç formaliteye döndü

2. yarıya kendi oyunumuzun şeklini değiştirmek yerine rakibin hızını kesmek için yapılan Ozan-Nuri değişikliği yaparak başladık ama Arnason’un golü ile maç daha 50. dakika olmadan formaliteye döndü. Görünen o ki yorgun ve eksik yakaladığımız Hırvatistan maçı bizi fena kandırmıştı. İzlanda bir kez daha gerçekle yüzleşmemizi sağladı. Yine bir gruptan çıkamadık. Acı gerçek kadromuzda kaliteli ya da formda oyuncularımızın olması bir şey ifade etmiyor.

Oynama pratiğini geliştirmeliyiz

Öncelikle benimseyeceğimiz bir oyun anlayışı üzerinden oyuncularımızın birlikte oynama pratiğini geliştirmemiz şart. Bunun içinde doğru tercih Lucescu mu yoksa genç ve sistemli çalışmayı kariyerinde ispatlamış genç bir hoca mı tercih edilmeli tartışmaya açık. Yoksa böyle sistemsiz, istekli bile olsa saha içinde ne yaptığını bilmeyen, çaresiz kalan bir milli takım izlemeye devam edeceğimiz aşikar.

YORUM YAZ