MENÜ

Hata yarışı

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Fenerbahçe uzun paslarla, kanatları unutan Karabük’ü sarsıyor, seri paslaşmalarla golün sinyalini veriyordu. Sarı-Lacivertliler birlikte oynamaktan adeta zevk alıyorlardı. Emenike’nin golü de sürpriz olmadı. Ama rakip pek hafife alınacak cinsten değildi. Çünkü Caner’in kanadı kötü kokular yayıyordu. Sow ile Kuyt’ın değişerek oyunları, sol tarafı savunmasız bıraktı. Erdem’in bindirmeleri tehlike sinyali veriyordu. Kadlec de sol stoper olduğunu unutmuş, Bekir kademe hataları ile davetiye çıkarıyordu. Yoksa 1.73’lük Kumbela kafa golünü bu kadar rahat atamazdı. Karabük gol sonrası çekilmedi, Fenerbahçe’nin zaaflarının üzerine gitti. Ev sahibi ise orta sahada üretim sancısı çekmeye başladı. Devrenin bu özeti dışında, Karabük’ün sayılmayan golündeki hatalı bayrak ve Erkan Kaş’ın Kuyt’a attığı tekmenin karşılığı kırmızı olması gerekirken sarı kartla ucuz kurtulması hatıralarda kaldı.

İkinci 45 yanlışlarla doluydu. İki ekip de, golleri inanılmaz hatalarla buldu. Hatta birer golü de harcadılar. Zaten sezon başı olması yüzünden bloklar arasındaki kopukluklar fazlaca göze çarpıyordu. Mesela Fenerbahçe kontrataklarda çoğalamıyor, Karabük atağa kalktığında ailece rakip sahada kalıyordu. Ama iki takımın da pas trafiği göze hoş geliyordu. Emenike- Diego değişikliği önlem içindi, ama beraberlik golünü engellemedi. Kadlec-Webo değişimi ise Fenerbahçe’de pek de görülmeyen bir risk hamlesiydi ve belki de Emenike pişmanlığıydı. Ama tuttu. Webo’ya yedek kaleci Aykut da yardımcı oldu. Sonuçta tipik bir sezon başı maçıydı. Karabük dişli bir rakip olduğunu ve olacağını kanıtladı. Fenerbahçe de sistem takımı olduğunu... Ev sahibinin zaafı defansıydı. Ama Caner, Kuyt, Emre, Mehmet Topal, zaman zaman Meireles farklıydı. Fenerbahçe’nin tek sorunu; takım oyunu süresini henüz daha geniş zaman dilimine yayamamış olmasıydı. Oyun kopukluğu buradan geldi.

YORUM YAZ