MENÜ

İkinci yarıyı mı bekleyelim?

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Merakla, dikkatle, heyecanla izliyorduk futbolu... Epeydir bir de fazladan ‘para’ ödüyoruz. İşin içine para girip mesele ‘alış veriş’e dönünce işin rengi de değişti. Madem para veriyoruz diğer para verip izleyenler gibi paramızın karşılığını beklemek gibi bir hakkımız doğduğuna inandırdık kendimizi. Artık televizyon çağındayız. Ve söz konusu olan televizyon ve futbol olunca işin içine ‘pozisyon tekrarı’ sayısı giriyor. Dün akşam tüm ilk yarı boyunca iki takım için attıkları goller dışında ‘tekrara değer gösterim’ açısından durum acıklıydı.

Sadece kazanmak mı!

Evet, Şenol Güneş takımının yaş ortalamasına vurgu yapıp ‘geç form tutma’nın önemli olduğuna dikkat çekmişti. Bu durum o ve ekibi için doğru olabilir. Peki ya bu maçları para verip izleyenler? Onlar sadece ‘kazanmak’la mı ilgilenmeli? Yani ‘izlenir futbol’ için parayı ligin ikinci yarısı için mi verelim?

Quaresma etkisizdi

İlk yarıdaki gollerde Cenk’in, Neumayr’in, Caner ve Talisca’nın hakkını teslim edelim ama Atiba olmadan topa hükmedememek Beşiktaş için dramatikti, kabul edelim. Hele ki Talisca topa kafa vurduğunda iki Kasımpaşalı’nın pozisyonu..! Yine de Güneş’in ‘geç form/ritm tutma’ planına saygı duyarım. Tamam, futbol güzel oyun övelim ama 60. dakikaya kadar futbol adına dişe dokunur bir şey göremedim kendi adıma. Şenol Güneş baktı ki oyun kurgulanamıyor o zaman sahaya topu sürüp götürecek Lens’i ve eksik olan Atiba pozisyonu için Medel’i gönderdi. Çünkü Quaresma, o zamana kadar Rüştü Reçber’in deyişiyle ‘arzusu var’ olabilirdi ama ‘etkisi yok’ sınıfındandı...

İştahlı oynama prensibi

Evet, futbol ilginç bir oyun. Kendini savunmayı öncelik olan belirleyen Kasımpaşa iki şut ile iki gol buldu. Bu durum kalesini de doğru savunan Kasımpaşa adına sevindirici olabilir kuşkusuz ancak gol değil gol pozisyonu kurgulamakta zorluk çeken Beşiktaş için ne demeli? Belli ki, beklemeli! Peki ya iki takımın harcamalarını da hesaba katarsak, o zaman ne demeli? Beşiktaş ligi domine edecektir kuşkusuz. Lakin tüm yarışmaları başından sonuna kadar doğru, iştahlı oynamak temel prensiptir. Belirli yarışmalarda sadece sonuç odaklı oynamak takımı geliştirmez. Örneğin Şampiyonlar Ligi... Ligin başındaki maçları bir de bu gözle izlemek gerek.

YORUM YAZ