MENÜ

Çok koşmak ve pratik oynamak!..

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

‘Gösterişli oynatan hoca’ Şenol Güneş maçın ilk 25 dakikasını futbolun ilk doğrusuna ayırmıştı; “Top rakipteyken tüm takım topun karşısına geçecek...” Teori doğruydu ama işletimde sorun vardı. Çünkü karşısına aldığı topu her kaptığında ne yapması gerektiğine dair ders çalışmış bir havası yoktu Beşiktaş’ın. İlk bölümde duran toptan gelen iki gol buldular ama oyuna değilse de topa hükmetme konusunda Fenerbahçe görece daha iyiydi. Fenerbahçe de orta sahada iyi kapandıysa bile önde istediği etkiyi uzun süre yaratamadı. Yine de Beşiktaş’ı engellemeyi bildiler.

Tuhaf biçimde stoperler maçın kader karakterleri oldu. Hem takımlarının yediği goller hem de kendi kalelerine attıklarıyla maçın heyecanına forvetlerden daha yüksek katkı yaptıkları açık!..

Gökhan Töre önemli rol oynadı

Fenerbahçe’nin müdafaa karakterli orta sahasına karşı Beşiktaş’ın hücum arzulu orta saha hattının mücadelesinde ise yaratıcılık düşüktü. Bu terazinin Beşiktaş yanında işin Gökhan Töre bağımlılığı her zamanki gibi önemli rol oynadı. Ne zaman ne yapacağını kendisinin bile kestiremediği Gökhan Töre, hem ‘tek pas ve hızlı oynama’ hem de oyunun diğer kanatta organize edilmesi konusunda Beşiktaş’ı her daim ağırlaştırıyordu, bu maçta da benzeri oldu. Tosic/Olcay’ın sürükleyeceği sol taraf işlemeyince Beşiktaş öne çıkmadaki bildik sorunlarına bir kez daha takıldı. Oğuzhan/Sosa ikilisinin tempoyu ayarlama konusundaki eksikleri de eklenince ilk yarı “İyi skor, idare eder oyun”la tamamlandı.

Oğuzhan maçın yönünü değiştirdi

İkinci devreye iştahlı başlayan Fenerbahçe, Beşiktaş savunmasının tamamının ‘eşit ağırlıklı’ hatasından Volkan/Van Persie ikilisi ile bir gol buldu. Tuhafı, çizgi üzerinde “Çıktı, çıkmadı” tartışması yapan Ersan’ın bir yandan da Volkan’a en iyi bildiği işi yaptırmış olması!... Devamı ise bir o kadar acıklı; topun indiği yerde büyük son vuruş ustası Van Persie’nin bomboş kalması... Sonuç elbette kaçınılmaz!..

Hakemle oynama hastalığı pahalıya patlayacaktı ki, Fenerbahçe’nin en iyilerinden Şener’in arkasındaki boşluğu ‘ince gören’ Oğuzhan maçın yönünü yine değiştirdi. Gökhan arkaya koşup ilk topu kesince Gomez en iyi bildiği işi yaptı. Son bölümü ‘katı savunma’ya ayıran Beşiktaş çok koşup, az üretip ama ‘çok atarak’ maçı kazandı. Elbette Beşiktaş’la birlikte Şenol Güneş de... Skor onlar açısından keyif verici kuşkusuz ama çalışacak ders sayısının fazla olduğunu unutmamalılar...

YORUM YAZ