MENÜ

Birhiç!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

İlk maçın ardından başlangıç için ikinci maçın planı doğru gibi görünse de, gol sonrası düşen orta sahayı görmemek gecenin sonunun kötü bitmesinin önemli sebebiydi. Büyük bir coşku, çok büyük bir beklentiyle, çokça da umut ederek başlayan 90 dakikanın ilk anlarında istediğini yapamayan futbolcu çokluğu maçın arta kalan süresinde sıkıntı yaratacak gibi görünüyordu, öyle de oldu. Franco’nun ağır kalışı, Olcay’ın bir türlü oyuna başlayamayışı, Gökhan Töre’nin ‘her şeyi kendim yaparım’ havası, Demba Ba’nın içi boşalmış hali ve Pektemek’in panikle karışık anlamsız giriş çıkışları, Veli’nin oyunu yönetme kalitesi yerine sadece kesici olması, merkez hücumlarında üstüste gelen tehlikeleri Bilic’in ‘Birhiç’miş gibi görmezden gelmesi sonun başlangıcıydı aslında...

Motta’nın şahane golü arkasında yapılması gereken, merkezdeki açığı kapatmak olmalı, dörtlünün önüne bir süpürücü yerleştirmeliydi. Necip’i öne atıp, Ersan değişikliği önleyici olabilirdi. Zaten 60’tan sonra düşen oyun yapısı ile bu öngörüde bulunmalıydı kenar yönetimi! Bu tür çabuk çıkan takımlara, dar alandan çabuk pasla öne çıkışlara topa fazlaca sahip olup rakibin oyun etkinliğini kırarak, agresif ve doğru baskı yaparak önlem alabilirsiniz. Beşiktaş bunları da yapamadı. Agresifti ama yanlış takım defansıyla oynadı. Topun arkasına geçme zamanlaması hatalıydı. Buraya kadar getiren futbolcuları yine de ıslıklamak doğru değil, hele ardında derbi varsa!...

YORUM YAZ