MENÜ

Hayat öpücüğü

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Beşiktaş lider geldiği Ankara’da, çoğu bölümde oyun içindeki liderini bulamadı. Sistemini kuramadı. Oyun kurucularını topla buluşturamadı. Velhasıl lider takım gibi oynamadı, oynayamadı. Üstünlüğü çok erken Gençlerbirliği’ne bırakmak zorunda kaldı. Ankara takımının baskısını kabullendi. Çözümü, 52’inci dakikada Delgado’nun direkten dönen vuruşuna kadar gol yememekte aradı.
Oysa Beşiktaş maça iki büyük tehlike yaratarak başlamıştı. Delgado’nun kaleciyle karşı karşıya kaldığı pozisyonu, kaleci Recep ceza alanı dışında ayağıyla önledi. Tello’nun korneri ise üst direkten geri geldi.
Beşiktaş bu iki ataktan sonra Gençlerbirliği tarafından kendi kalesine adeta hapsedildi. Burhan’ın sağdan, Mehmet’in soldan ortaları, vızır vızır ceza alanına düşmeye başladı.
Beşiktaş, defansında kestiği topları dengesiz şekilde ileri vurarak maçtaki en büyük hatayı yaptı. İbrahim Toroman savunmada, Holosko forvette kayboldu. Nobre ve Holosko, yüksek topları El Saka ve Traore’nin markajında kontrol etmekte zorlandı. İleri vurulan her top, birkaç saniye sonra yeni bir kanat ortası olarak geri geldi. Beşiktaş orta sahası, başlarının üzerinden geçen yüksek topları ancak gözleriyle izleyebildi. Sonuçta topla buluşamadan yorulundu.
Beşiktaş’ın ilk organize atağını gerçekleştirmesi için 52 dakika beklendi ve bu atakta Delgado’nun vuruşu direkte patladı. Bu gol Beşiktaş’ın uyanışının işaretiydi. Siyah-Beyazlılar, uzun topları bırakıp, orta sahasını oyuna soktu. Gençlerbirliği’nin baskısını kırdı, forvetlerini canlandırdı. Geliyorum diye bağıran golü aramaya başladı. Beş dakikalık baskı beraberinde golü de getirdi. Sonra yine oyunun başındaki kimliğine döndü ve golü yedi. Son dakikaları yangın gibi geçen maçta Bobo, Beşiktaş’a hayat öpücüğü veren golü atan ve takımının liderliğini sürdürmesini sağlayan isim oldu. 85 dakika mahkum oynayan Beşiktaş, ligde en zorlandığı maçı böylece kazandı.

YORUM YAZ