MENÜ

Şampiyonluk ve Emre Belözoğlu

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Puan cetvelinin hassas bölgelerinde bir değişim beklemiyorum bu saatten sonra. Çünkü kalan iki haftada takımların sadece gücü değil, psikolojik durumları da belirleyici olacaktır. Psikolojik yönden Galatasaray müthiş bir sıçrama gerçekleştirdi son Fenerbahçe galibiyetiyle... Daha doğrusu ezeli rakibi karşısındaki oyun anlayışıyla! Aynı oyun anlayışını son iki haftaya da taşımalılar. Sabırlı, presli, kalabalık orta sahalı, kontrollü oyunu yani.
Böyle oynarlarsa, Sivas’ta kaybetmeleri Kasımpaşa şoku ile eşdeğer olur. Sivasspor, kesinlikle tarihinde yineleyemeyeceği bir şeyi başarıyor. ‘Buraya kadar gelmişken, neden daha fazlası olmasın ki’ düşüncesi ile yanıp tutuştukları da ortada. Ancak oyun şablonları çok net ve basit, kadroları da dar! Bu şablon, üç büyüklere karşı bugüne kadar sökmedi, zaten bir başına sökemezdi de... Son iki haftaya girilirken yeni bir futbol anlayışı üretip uygulamaya koyamayacaklarına göre, sadece hırsla, niyetle bir yere kadar! Kaldı ki, ligin son 10 haftasına girildikten sonra Sivasspor pek çok maçını rakiplerinin ‘duygusal git-gellerinden’ kazandı, iyi oynayarak değil! Çünkü müthiş düşüş yaşadılar.

Bir temizlik gerekiyor
Biraz erken olacak ama, bunları bir yana bırakıp Galatasaray’a öneride bulunacağım. Lincoln, Bouzid, Carrusca, Barusso ve Song’u bir şekilde göndermeli Sarı-Kırmızılılar. İhtiyacı olan tek isim, kadro yapısının bas bas bağırdığı özelliklere sahip Emre Belözoğlu’dur. Lincoln’e verilen maddi olanaklar ona sunulursa, (hani garanti paranın anında banka hesabına yatması gibi), bir de takımdaki sorunluları ve antipatikleri temizledikten sonra pazubant da koluna takılırsa, alın size yıllardır özlemi duyulan Hagi! Bir Linderoth, bir Nonda’nın yanına, bir kaç da (özellikle kanatlara) genç takviyesi... Tabii libero özellikli bir kaleci de gerekli. Tamam, tamam, ‘geriye daha ne kaldı’ demeyin. Bitiriyorum isteklerimi. Kadronun yapısına uygun bir teknik adam. Uyumlu ve heyecanlı. Takım ile senkronize bir isim... Alman olursa da, ekmek kadayıfının üzerine kaymak misali! Eeee, yarınları bugünden düşünmek gerek.

YORUM YAZ