F.Bahçe Ülker Siena'ya direnemedi: 87-69

Kaybetme alışkanlığı edinen bir takımı tekrar kazandırmaya alıştırmak kolay değil... Pianigiani yönetiminde tüm özgüvenini yitiren, en ufak bir zorluk karşısında havlu atan ve farklı yenilgiler alan Fenerbahçe Ülker, Ertuğrul Erdoğan’la ilk maçına çıktı Siena karşısına...

Kısa sürede çok şey değiştirmek mümkün değil. Ama kupa ve ligde oynattığı gibi başlamadı maça Erdoğan. Kaya yerine yine Andersen sahadaydı.

Rakip genelde pozisyonlarına göre kısa oyunculardan kurulu bir takım. Savunmada sıkıntı çekmemek için değişmeli adam adama savunma stratejisini belirlemiş yeni coach.

Ama elinde Andersen, Batiste, Oğuz gibi hantal, ağır uzunların varsa bu savunmanın tutmasının imkanı yok. Kafadan maça yanlış başlanıldı. Nitekim Siena, ilk yarıda neredeyse her hücumdan sayı çıkardı.

Bo McCalebb’in sorunu ne bilmiyorum. Bu kadar vurdumduymaz ve etkisiz oynanmaz. Takımın oyun kurucusu koskoca maçı 1 asistle tamamlıyor.

İkinci çeyrekte, Emir’le başlayan top kayıpları zinciri karşısında hızlı hücumlar bulan Siena, yağmur gibi de üçlük atınca devre biterken 49 sayıya ulaştı.

İkinci yarıda son bir hamle yapan ve Bogdanoviç’le farkı 6 sayıya kadar indiren (56-50) Fenerbahçe Ülker’de, Batiste iki kritik savunma ribaundunu alamayıp, bir de 4’e 1 hücum ederken hatalı yürüme yapınca yeniden bir seri yakalayan İtalyanlar maçı kopardı.

Batiste 20 dakika oynamış 1 ribaunt bile alamamış, 2 top kaybı yapmış.

Andersen’in tam 4 top kaybı var. O da 28 dakika oynamış. Takım toplamda 20 top kaybetmiş.

Pianigiani’ye kızıyorduk, Andersen ve Batiste’e niye bu kadar tahammül ediyor diye, Ertuğrul Erdoğan Kaya’yı hiç oynatmadı, Ömer Onan’a sadece 3 dakika şans verdi.

Oğuz, 5’te 4 ile şut atmış, 6 ribaunt almış ama sadece 15 dakika sahada. Sonucu top kayıpları, hücumda yapılan sadece 5 asist ve rakibin etkili üçlük yüzdesi belirledi belki ama Fenerbahçe’de değişen neredeyse hiçbir şey yoktu. Tek fark, fark açılınca oyunu bırakmamaları ve 40 sayı geri düşmemeleri oldu.

Gökhan German