Artık roller değişti

Çöküş

Oyun sistemi vealışılmış baskılı futbolda gözle görülen bozulma... Roura’nın yetersizliği... Milan’a 2-0 ve son olarak
Real Madrid’e 3-1 kaybedilmesi. Artık akıllarda tek soru var; ‘Barça’da çöküş dönemi başladı mı?’

Barcelona, La Liga’da Real Madrid’in 12 puan önünde lider konumda olmasına rağmen, son maçlarda sergilediği futbol ve ortaya koyduğu oyun yapısıyla eleştiri oklarını üzerine çekmişti. Lig’de son 2 hafta oynadığı maçlarda Granada ve Sevilla gibi rakipleri geçerken dahi oldukça zorlanan ve hep Lionel Messi’nin ayağına bakan Katalanlar, gelinen noktanın gerçek faturasını ise İtalya’da ödemişti. Şampiyonlar Ligi’nde Milan’a 2-0 kaybeden Barcelona’da, alınan sonuçtan çok tüm oyun hakimiyetinin İtalyan ekibine verilmesi, Katalanlar’ın dominant günlerinin geride kalmaya başladığının işaretiydi adeta... Bu maçın ardından son raunda çıkan ve sendeleyerek rakibine bakan bir boksör gibi ayakta durmaya çalışan Barça’ya en büyük darbeyi, ezeli rakibi Real Madrid indirdi. Madrid’in Kral Kupası yarı finalinde 1-1’in rövanşında, Barcelona’yı Camp Nou’da 3-1’le geçmesi Katalunya’nın gururunu yere serdi.

Camp Nou’da protesto sesleri

Alınan sonuçlardan çok, Barça’nın alışılmış baskılı ve bol paslı futbolundan uzak gözükmesi, Barcelona camiasını en fazla endişelendiren konu oldu. Futbol yazarları El Clasico’nun ardından Barcelona’nın ışıltılı günlerinin sonuna geldiği konusunda birleştiler. Barcelona’yı takip eden önemli yazarlar, Katalan ekibinin çöküşünde en önemli sebep olarak teknik yönetim eksikliğini gösterdiler. Yorumlarda, ‘Guardiola’nın ayrılışının ardından Tito’nun yönetiminde yükselen ekip, genç hocanın kanser teşhisi ile görevi bırakması ile duraklama dönemine geçti’ başlığı dikkat çekerken, Tito’nun yardımcısı Roura’nın, takımı kontrol edemediği görüşünde birleşildi. Maçı yorumlayan takım kaptanı Xavi arkadaşlarını savunarak, kupayı fazla önemsemediklerini ifade etse de, bu sözler taraftarları fazla mutlu etmedi. Maçın ardından uzun bir süre sonra Camp Nou tribünlerinde ilk kez protesto sesleri duyuldu.

Zafer

Real Madrid, 3-1’lik ‘El Clasico’ zaferinin keyfini yaşıyor. Dominant oyunla gelen zaferin ardından en fazla konuşulan isimse
Madrid ordularının Portekizli komutanı Cristiano Ronaldo oldu.

Kral Kupası yarı finalinde ezeli rakibini deplasmanda 3 golle geçen Real Madrid’de zafer sevinci yaşanıyor. Uzun bir sürenin ardından rakibine karşıdominant bir oyun sergileyen başkent ekibinde Ronaldo attığı 2 golle yıldızlaşırken istatistikleri de alt üst etti
Ronaldo 98-99 sezonunun ardından Camp Nou’da duble yapan ilk Madrid’li olurken, El Clasico tarihinde Nou Camp’ta üst üste
6 maçta da gol atan ilk Real’li olmanın da gururunu yaşadı. Madrid basını karşılaşmayı ‘Devrim’ olarak nitelerken, Barcelona’nın üstün günlerinin sona erdiğine vurgu yapıldı. Bu maça kadar oyuncuları ile arasının açık olduğu iddia edilen Jose Mourinho, övgüyü futbolcularına yönelterek “Hepsiyle gurur duyuyorum” ifadesini kullandı. Deneyimli teknik direktör, Ronaldo’ya ayrı bir parantez açarak “Özel bir futbolcu” tanımlamasını kullandı.

Herkes Ronaldo’ya hayran

Ronaldo’yu dilinden düşürmeyen sadece yorumcular ve Jose Mourinho değildi. Süper yıldızın takım arkadaşları da maçın ardından Portekizli’yi göklere çıkardı. Takımın önemli isimlerinden Sergio Ramos “Dünyanın en iyi oyuncusu Ronaldo. O bu tip maçlarda
hep sahneye çıkıyor” diye konuşurken, bu karşılaşmada forma giymeyen kaptan Iker Casillas da açıklamalarında hep CR7’den bahsetti. Casillas, “Ronaldo bizim her şeyimiz. Umarız uzun yıllar bu takımda kalır” ifadelerini kullandı. Ronaldo’nun yine inanılmaz işler yaptığını söyleyen Real Madrid’in eski golcülerinden Emilio Butragueno ise, “Bana göre Cristiano Ronaldo bütün futbolcuların ötesinde bir isim. Bu maç yine harikaydı. Maç boyunca rakip adına sürekli tehlike yarattı” diye konuştu.