MENÜ

Zaten şike sahada yapılmaz ki!

Abone Ol Google News

MADDE 58 - MÜSABAKA SONUCUNU ETKİLEME

Haberin Devamı

(1) Müsabakanın sonucunu hukuka veya spor ahlakına aykırı şekilde etkilemek veya buna teşebbüs etmek yasaktır. Bir futbolcuya veya kulübe teşvik pirimi verilmesi de bu kapsamdadır.

(2) Bu hükmü ihlal eden kişiler, bir yıldan üç yıla kadar müsabakalardan men veya hak mahrumiyeti cezasıyla; kulüpler ise küme düşürme cezasıyla cezalandırılır. İhlalin ağırlığına göre küme düşürme cezasına ek olarak puan indirme cezası da verilebilir.

(3) İhlalde sorumluluğu bulunan kişi veya kulüplere ayrıca para cezası verilir. (4) Anılan yasağın hakemler tarafından ihlali halinde sürekli hak mahrumiyeti cezası verilir.

Gördüğünüz gibi çok açık bir madde...

O kadar açık ve basit ki hukuk filan bilmeye gerek yok. “Şike, teşvik yapmayın düşersiniz” diyor o kadar.

Tek itiraz edeceğim nokta ‘teşebbüs etmek’ diye ayrıca bir tanım yapılması. Şikenin teşebbüsü olmaz. Şikenin de teşviğin de kendisi teşebbüsten ibarettir zaten...

Örnekse: Ben size şike teklifinde bulunsam, siz de reddetseniz ben suçsuz mu olurum? Sizin yaptığınız doğru davranış beni niye kurtarsın ki!

Haberin Devamı

Ya da ben sizinle teşvik konusunda anlaştığım an zaten suç işlenmiş olmaz mı?

Şikenin teşebbüsü olmaz. Şikenin sahaya yansıması gerekmez. Şike sahada yapılmaz. Masada yapılır... Şike ve teşvik sahada uygulanır. Uygulamanın tespiti neredeyse imkansızdır. O yüzden güçlü şüphe bile şike için yeterlidir...

Bütün bunları 6 aydır yazıp çizmek bile hem sizin hem bizim zekamıza hakaret ya! Neyse...
Zaten hepimizin bildiğini birbirimizden saklamanın alemi yok: 3 Temmuz’dan bu yana soruşturmada adı geçen kulüpler, misal Samsun, Antep, Altay vs. olsa, çok rahatlıkla aylar önce uygulanmış bir madde olacaktı bu... Kimse değiştirmeye yeltenmeyecekti...
Siz de, biz de herkes biliyor bunu...
...
Şimdi ne değiştirilmek isteniyor?
Küme düşme kalkacak mı? Hayır...
Kalkmayacak... Sadece uygulanamaz kılınacak...
Ne yapılmak istendiğini dün Orhan Saka’dan duyduk...
Şike ve teşvik derecelendirilecek...

Yani ne olacak?
Mesela: Teşebbüs edersen 8 puan silinecek. Oyuncu şike yaptıysa 5 puan vs.
Asıl önemlisiyse, şike teşvik sahaya yansımadıysa küme düşme olmayacak. Peki nereden bileceğiz sahaya yansıyıp yansımadığını?

Diyelim ki, oyuncuyu, kaleciyi bağladın. Parada anlaştın. Maçı kazandın. Sonra sahaya yansımadığına karar verdin ve adamın parasını da vermekten vazgeçtin... Bizzat şikeyi yaptığı iddia edilen kişi bile sahaya yansımadığını düşünüyorsa, sen ne yapacaksın?
İşte mevzu budur... Derecelendirme. Ya da sulandırma...
6 aydır olduğu gibi sulandırılıyor mevzuu..

Ve asıl önemli nokta kaçıyor:
TFF Yönetimi, etik kurulun raporu, üstüne iddianame, üstüne şampiyon takımın Şampiyonlar Ligi’ne yollanmaması gibi kesin durumların bizzat tarafıyken ne bekliyor? Neden savunmalarını almıyor suçlananların...

Bizzat Aziz Yıldırım “İddiaların hepsini çürüteceğim. Bana sorun.” derken neden alınmıyor ki savunmalar?

Çünkü yapılmak istenen sulandırmak.

Kimler sulandırıyor? Şike soruşturmasında adı geçen 8 kulüp... Kendileri hakkında verilecek cezayla ilgili önce yasayı değiştirdiler şim de talimatnameyi değiştirecekler.

Haberin Devamı

Ne acayip bir durum...

Bir bilseler bunun ne yaralar açacağını...

Ah bir bilseler!

Demiyorum. Çünkü biliyorlar...

Şike artık serbest

Düşünün. Sade, ortalama bir futbolcusunuz. Hiç bir güvenceniz yok. Yarın ne olacağınız belli değil. Çoluk çocuk geçindiriyorsunuz. Güçlü birileri teşvik veya şike teklif ediyor size. Ne yaparsınız?

Futbol dünyasının şu andaki genel tavrı, sulandırma çabası böyle açık bir şekilde ortadayken tavrınız ne olur? Gidip yetkililere haber verdiğinizde ya da basına gittiğinizde birilerinin arkanızda duracağına güvenir misiniz?

Artık bu ülkede hiçbir şike ya da teşvik yakalanamaz. Artık futbol hiç olmadığı kadar kirli olacak.

Aferin size...

Acaba hangi Yanal?

Michael Skibbe elindeki kadroya oranla son derece başarılı bir ilk yarı geçirdi. Özellikle forvet hattından çok verim alamamalarına rağmen play-off hesabıyla zirvenin sadece 3,5 puan (!) gerisindeler...

Böyle bir başarılı performansın ardından hoca kaybetmek kötü. Ancak Skibbe’nin bilinen 2. yarı düşüşünden kurtulmaları da büyük şans.

Yanal hiç kuşku yok ki Türkiye’nin en iyi hocalarından biri. Ama bu atamada bilinmezle de var.

Öncelikle Yanal iyi bir çalıştırıcı. Ama takımı çalıştıracak fizik olarak olanları başka bir seviyeye çıkaracak bir zaman yok.

İkincisi hangi Yanal’la karşı karşıya olduğumuzu bilmiyoruz. Topu bir an önce rakip kaleye yollayıp oyunu orada oynamak isteyen Yanal mı olacak, yoksa Milli Takım’daki gibi daha kontrollü bir oyun mu tercih edecek.

Haberin Devamı

Yanal markasının karşılığı ilki. Ama bu oyun için ideal bir forvete sahip değil. Yanlış anlaşılmasın özellik olarak son derece iyi bir ikili var elinde ama performans öyle değil. Mehmet Yıldız ve özellikle Batuhan’dan bahsediyorum. Batuhan 4 ay sabretse Yanal’la değerini bir kaç kez katlayabilir.

Ama bu sabır onda var mı?

İlk olarak çözmesi gereken konu bu olacak.

Yanal’ın oyunundaki bir diğer önemli konu da orta sahadaki savaşçılar. Hürriyet bu açıdan kazanç olsa da Alper’in kaybı onu etkileyebilir. Her ne kadar genç oyuncu için teklif edilen
5 milyon euro olağanüstü bir rakam olsa da Yanal’ın Alper’e ihtiyacı vardı.

Önümüzdeki 4 ay Eskişehir için bilinmezlerle dolu bir dönem olacak, bu kesin. Ama Skibbe ve Yanal’ın ortak sezon sonu krizlerinden kurtulmak bir avantaj gibi. 2 iyi başlayandan bir
iyi sezon çıkabilir....

YORUM YAZ