MENÜ

Ver ‘beyaz'a kurtul!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Hayır kardeşim! Dedik ya; basit oynayacaksın, vereceksin ‘beyaz’a kurtulacaksın, sonra da boşa kaçacaksın... Adını ne koyarsan koy Beşiktaş’ın şu anda ihtiyacı olan; o formayı giymiş, ‘bengay’ koklamış, soyunma odasını yaşamış, topu ayağıyla dürtmüş bir ağabey, bir arkadaş, bir tercüman... Del Bosque’nin yardımcısı, ne dersen de, ama nüfus kağıdında ‘TC’ yazan birinin olması şart. 3 hafta gösterdi ki; Beşiktaş’ın, daha doğrusu Del Bosque’nin en büyük problemi, bir sonraki hafta oynayacağı takımın analizini yapamamak. Bu öyle özel kasetler izlemek, TV seyretmekle olmaz. Futbolun ruhunu bilen, Beşiktaş apoletli birinin Del Bosque’nin yanında olması şart. Bunu, bu hafta tam önümdeki Beşiktaş kulübesindeki başıbozukluktan anladım. Del Bosque çıkıyor; bir şeyler anlatmaya çalışıyor, tercümanı kulübede. Del Bosque gidiyor; İbrahim Akın’a, Sergen’e bir şeyler söylemeye çalışıyor, tercüman oturuyor. Basın toplantısında Del Bosque’nin mimikleriyle, tercümanın mimikleri apayrı. Del Bosque ne anlatıyor, o ne yorumluyor. Ali kardeşimizi eleştirmiyorum, onun elinden gelen bu. Benim için ‘koltuğu dolduran adam’ değil, ‘adamın doldurduğu koltuk’ önemli. Bu kim olabilir? Şifo olabilir, Ulvi olabilir, Mehmet Ekşi de olabilir. Çifte standart Denizli’de hakem Oktay Demiray’ın disiplin cezası ile ilgili yaptığı uygulamayla, Bülent Demirlek’in Gençlerbirliği’nde yaptığı uygulamayı üst üste koyun. Demiray, Demirlek’ten daha kötü maç yönetti. Ahmet Yıldırım’ın atıldığı pozisyonu, Denizlisporlular oyunun genelinde defalarca tekrarladı. Ancak biri fazla delikanlı çıktı, diğeri korktu. Sonuçta iyi gitme yolundaki Beşiktaş’a çomaklar sokuldu. Sözüm Murat Aksu’ya... Bana demişti ki; “Bu sene Beşiktaş’ın haklarını kimse yiyemez, ancak Beşiktaş’a da kıyak olmaz...” Sevgili Aksu, kıyağı bırak, Beşiktaş’ın hakkı öyle inceden inceye yeniliyor ki... Tavsiyem çıplak gözle izlediğin maçların kasetlerini, bir kez daha seyretmen.

YORUM YAZ