‘’İnönü'nün Kartallar'ı‘’
Fatih Terim’in sahaya sürdüğü 11 tamamen hücuma dönüktü. Orta alanda Selçuk’un yükünü çektiği Milli Takımımız top bizdeyken iyiydi, ama top rakipteyken sırıttı. Ersun Yanal’dan sonra Fatih Terim’in, Hamit’ten sağ, Ümit’ten sol bek inadı bize pahalaya mâl olacaktı. Gerçekten de bu iki isim Milli Takımımızın yumuşak karnıydı. Üstelik böyle bir orta alan önlerinde olunca zavallı Alpay ile İbrahim Toraman inanılmaz bir ilk yarı yaşadılar. Danimarka golü geliyorum diyordu ve sonunda da oldu. İkinci yarıya doğru değişiklikler ve müthiş bir baskı ile girdik. Terim doğru kararının meyvesini Okan’ın golüyle aldı. Zamanlama olarak harika olan bu golden sonra Milli Takımımız büyük özgüven kazandı. Eğer Fatih Tekke dün gece biraz gününde olsaydı zafere çok daha erken ulaşırdık. Ama orta alanda Hüseyin Cimşir’in Selçuk’a olan katkısı bizi oldukça rahatlattı ve sağda Tümer’i etkili hale getirdi. O Tümer geceye damgasını vuran frikik golüyle Danimarkayı bitirmişti ki, son saniyelerde gelen gol, üzerimizde soğuk duş etkisi yarattı ve umudumuzu son iki maça taşımamıza neden oldu. Şu bir gerçek ki, biz iyi savunma yapamıyoruz, o nedenle her zaman iyi hücum yapmalıyız. Dün gece bu acı tecrübeyi bir kez daha yaşadık.
‘’Hoşgeldiniz!‘’
Bu ligin böyle olacağını tahmin etmiştik, ama bu kadar erken sürprizler beklemiyorduk. Gerçekten de hazırlık kampları ve aldığımız bilgilerin ışığında A Kategorisi’nde takımlar arasında pek fark olmadığını ve bol bol sürpriz sonuca hazır olmamız gerektiğini belirtmiştik. İlk hafta sonuçları adeta bizi teyit etti. Özellikle bir sezon lige çıkan 3 yeni takım hem de deplasmanda galip gelerek haftaya damgasını vurdular.Bursaspor-MardinsporTimsahlar hazırlık maçlarında taraftarlarının pek gözüne girememişti. Ancak ligin havasının başka olduğunu Mardinspor maçında gösterdiler. Bursaspor muhteşem taraftar desteğiyle çıktıkları karşılaşmada ilk devrede işi bitirdi. Orhan ile gelen 2 golle rahatlayan Yeşil-Beyazlılar, ikinci yarıda oyunu biraz rölantiye aldı ve ilk maçı kazasız atlattı. Bursaspor galip gelmenin yanı sıra, ligin en hazır takımlarından biri olduğunu da kanıtladı, Mardin karşısında. Konuk ekip ise zorlu deplasmanda puan aradı. Kadro olarak oldukça güçlüler. Sanırım karşılarında Bursaspor yerine başka bir rakip olsaydı, sahadan puansız ayrılmazlardı. Bana göre, ileride uzun ve hava toplarında hakimiyeti olan bir forvete ihtiyaçları var. Belki Şehmus sakat olmasaydı, bu açıklarını kapatabilirlerdi. Bu maçın özeti hırslı ve hazır görüntüsüyle Bursaspor, geçen yıldan epey ders çıkarmışa benziyor. Mardinspor’un karamsar olmasına hiç gerek yok. Lacivert-Kırmızılılar, kısa zamanda lige ağırlığını koyar.Karşıyaka-G.Antep B.Ş.Bld.Bir tarafta aylardır Süper Lig’e göz koymuş ve lige hazırlanmış Karşıyaka, diğer tarafta A Kategorisi’ne yeni çıkmış Gaziantep Büyükşehir Belediye... Aslında rakip iyi analiz edilseydi, grubun en etkili forvet oyuncularına sahip bir takımla oynayacaklarının farkına varabilirdi, Karşıyaka. Anlaşılan o ki, Yeşil-Kırmızılılar rakibi biraz hafife almış. Bu bozgun ateşli bir seyirci profili olan Karşıyaka’da ilerleyen haftalarda yaşanırsa sorunlar çıkabilir. Futbolda kağıt üzerinde favori olmanın yeterli olmadığını ve 3 puanın sahada kazanıldığının anlatılması açısından bu yenilgi bir ders olmalı. Konuk ekibi kutluyorum. Rakibi gözünde büyütmeden, ilk maçlarında deplasmandan 3 puanla dönerek büyük bir özgüven kazandılar.A.Sebatspor-OrdusporGeçen yıl B Kategorisi’nde fırtınalar kopartarak şampiyon olan Orduspor, kaldığı yerden devam ediyor. Türk futbolunun köklü kulüpleri arasında yer alan Orduspor, eski günlerine dönmek için büyük bir çaba içinde. Geçtiğimiz sezonki şampiyon olan kadrodan çok kritik oyuncuların kaybedilmesine rağmen, takım ruhunu koruyan Mor-Beyazlılar, Akçaabat deplasmanında Murat’ın iki golüyle hayat buldu. Teknik direktör Yücel İldiz’in genelde hep ikinci yarılarda görev verdiği genç yıldız, anlaşılan Kocaelispor’a giden Özgür’ün boşluğunu doldurmaya kararlı. Orduspor için bu galibiyetin bir başka önemi de içeride 6 hafta üst üste seyircisiz oynama cezalarının olması. Ligin akışı içinde bir dezavantajı lehlerine döndürmek için alınacak deplasman galibiyetlerinin değeri çok yüksek olacak. Sebatspor ise yaşadığı krizlerle Süper Lig’e veda etmişti. Bu sezona yeni bir ruhla giren Trabzon ekibinin, ilk 90 dakikasında taraftarının yüzü gülmedi.İstanbul Bld.-UşaksporEv sahibi maç öncesi favoriydi. Hatta banko bile diyenler çoğunluktaydı ve Uşakspor’a kimse şans vermiyordu. Ama anlaşılan herkes Uşakspor’un geçen yıl B Kategorisi’nde haftalar önce şampiyonluğu garantilediğini unutmuştu. Egenin yeni temsilcisi flaş bir görünüme sahip olmasa da, her zaman takım olmanın meyvesini aldı. İstanbul Büyükşehir Belediye karşısında rakibinin 10 kişi kalmasını iyi değerlendiren Aşigolar, orta alanın usta ismi Veli ile 3 puana ulaştı. Belediye ise gerçekten beraberliği bile aklından geçirmediği 90 dakika sonunda şoka uğradı.Antalyaspor-KocaelisporYılmaz Vural sezon başında alıp, takım çalıştırmayı sevmez. Tecrübeli hoca Antalyaspor’un başına geçtiğinde şaşırmıştık. Ancak göreve Genel Direktör olarak gelen ve yeni bir yapılanmanın içinde olan Antalyaspor’u ayağa kaldırmayı hedefleyen Vural, şampiyonluk için oldukça temkinli demeçler verdi. Hatta, “Ligde kalalım yeter” diyerek rakiplerini gevşetmeyi bir taktik olarak benimsedi. Ancak biz biliyorduk ki, Antalyaspor kentiyle, kulübüyle güçlü bir ekip ve her zaman şampiyonluk adayıdır. Evinde oynadığı Kocalispor maçını kazanarak lige 3 puanla başlayan Akdeniz ekibini dikkatle izlemek gerek. Konuk ekip ise, Antalya’nın sıcak iklimi ve rakibin gücü karşısında eridi gitti. Oysa kadro olarak Körfez ekibi kolay lokma değil. Denk rakiplerin mücadele ettiği bu ligde, kimse hiçbir maçı kolay sanmasın.Mersin İ.Y.-DardanelGeçen yılın başarılı ekibi Mersin İdmanyurdu, lige yine iyi bir başlangıç yaptı. Levent Arıkdoğan’ın öğrencileri, Dardanelspor önünde Ferdi’nin 3 golüyle 3 puana ulaştı. Bir takım maddi zorluklara ve kadroda yaşanan zafiyete rağmen alınan 3 puan bence çok anlamlı. Kırmızı-Lacivertliler, İstanbulspor’dan da tanıdığımız yeni transferleri Ferdi’nin yıldızlaştığı karşılaşmada lige iyi bir başlangıç yaptı. Dardanelspor ise beklemediği bir yenilgiyle sahadan ayrıldı. Maddi yönden sorunsuz olmalarına rağmen, genç yıldızlarının transfer dedikodularına karışması, takımı olumsuz yönde etkiliyor. Bu gerçeği Dardanelspor’un artık fark etmesi lazım. Yıllardır futbolcuya yatırım yapan ve kulübün kasasını dolduran bir ekibin, yarıştan devamlı kopmasındaki arızayı yönetimin bir an evvel halletmesi gerekir.Elazığspor-AltayGakgoşlar evinde kazandı. Sezona pek de iyi hazırlanamayan Elazığspor, evinde Altay karşısında belki çok pozisyon buldu, ama karşısında güçlü bir rakip vardı. Bordo-Beyazlılar ikinci yarıda öne geçmelerine rağmen, üstünlüğünü koruyamadı. Açıkçası Elazığspor’un zamana ihtiyacı olduğu kesin. Altay ise bence beklenen performansı ortaya koydu ve zorlu bir deplasmandan aldığı 1 puanla lige moralli başladı.Yozgatspor-İstanbulsporEvinde geçmiş yıllarda da kazanamayan Yozgatspor, bu sezona da aynı alışkanlıkla başladı. İstanbulspor gibi şampiyonluk adayı bir rakip karşısında aslında kötü bir sonuç olarak görmüyorum bu beraberliği. Çünkü Yozgatspor, sezona hazırlanırken teknik direktör değişikliği yaşadı. Ayrıca yepyeni transferlerden oluşan bir ekip olan Yozgatspor için bunlar bir handikaptı. İstanbulspor ise ustalar takımı... Konuk ekip maç öncesi 3 puanı umut ediyordu, ama umduğunu bulamadı.Sakaryaspor-T.TelekomSüper Lig’den düşen, ve tekrar lige çıkmayı hedefleyen Sakaryaspor sezona kötü başladı. Yeşil-Siyahlılar’da en büyük tehlike, maçın sonucundan çok tribünle yönetim arasındaki uyuşmazlık olarak görülüyor. Forveti güçlü Sakaryaspor, rakibini çözemedi. Ama Türk Telekom’un kadrosunu yakından analiz ettiğinizde bu sonucun sürpriz olmadığı anlaşılır. Türk Telekom, bu ligde rakiplerine kök söktüreceğinin mesajını Sakarya’da verdi.
‘’Timsah acıkmış‘’
Saatler öncesinde stadın dışında oluşan uzun kuyruklar, takıma olan inancın en büyük göstergesiydi. Bu inancın maç başladığında Bursaspor takımına da sirayet ettiğini gördük. Gerçekten de Yeşil-Beyazlılar, Mardinspor’a ilk 45 dakikada göz açtırmadı. Aslında konuk ekibe baktığımızda geçen yılki kadrodan ilk 11’de sadece 4 oyuncu yer alıyordu. Yepyeni ve önemli transferler yapmış bir takım karşısında Bursaspor, erken golle rahatladı. Raşit Çetiner’in 3-4-3 düzeninde ve 3 puan parolasıyla sahaya çıkarttığı Bursaspor, tam bir hırs küpüydü. Aslında ilk maçlar her zaman zordur. Hele Bursaspor gibi 8 yıldır açılış maçlarını kazanamayan bir takım olursanız bu daha da zordur. Kendi sahasında galibiyete şartlanmış bir taraftar topluluğu önünde gerilmemek mümkün değil. Ancak Bursaspor, orta alanda üstünlük kurunca rakip savunmaya güç anlar yaşattı. Mardinspor’un öncelikle planı, Bursaspor’un ilk 20 dakikada durdurmaktı. Fakat başarılı olamadı.İkinci yarıda Bursaspor, tempoyu biraz düşürse de hızından hiçbir şey kaybetmedi. Hem skoru korumak hem de ilk maçı 3 puanla tamamlamak adına kontrollü oynadı. Güneydoğu ekibi ise mücadele yönünden iyiydi ama rakibi karşısında saha içi koordinasyonu sağlamadı. Açıkcası konuk ekip, yeni takım olmanın sıkıntılarıyla boğuştu. Dünkü maçın özeti, Timsahlar’ın başarısındaki en büyük etken, forvetten başlayan etkili presti.Maçın hakem triosu kötü niyetli değildi ama formsuzdu. Özellikle protokol tribünü önündeki yardımcı hakemin kuralları daha iyi çalışması gerekir.
‘’Sivas haketti‘’
Rakibin üzerine kanatları kullanarak giden Yiğidolar bir türlü aradığı golü bulamadı. Teknik direktör Lorant her zamanki gibi kontrollü ve disiplinli bir futbol anlayışını sahada takımına uygulattı. İlk 45 dakimaya baktığımızda Vestel adına rakip kalede kayda değer bir pozisyon yoktu. Anlaşılan Manisa’nın hocası Levent Eriş tamamen rakibi karşılayıp kontratakla gol arama düşüncesindeydi; ancak ne etkili bir şekilde rakibi durdurulabildi, ne de etkili bir kontra atak yapabildiler.Vestel adına ilk yarıda tek artı gol yememeleriydi. Sivasspor adına ise olumlu en büyük manzara takım olma yolunda çok yol aldıkları. Yiğidolar en azından ne yapmak istediklerini biliyorlar. İlk devre bittiğinde içimden, ‘Acaba Vestel kendini ikinci yarıya mı saklıyor’ diye düşündüm. Mendez’in yerine ikinci yarıda Ahmet’i oyuna alan Levent Eriş biraz da hücumu düşündü. Ancak Eriş bu maçta geçen hafta kırmızı kart gören Meduna’yı çok aradı. Çek futbolcu forvetteki dövüşken yapısıyla yanındaki oyuncuları rahatlatıyordu. Meduna olmayınca hücumda çok aciz kaldılar. Sivasspor ise Musa’nın yerine Mehmet Yıldız’ı da alarak 3 puanı kafasına koymuştu. Özellikle Cem Karaca ile soldan müthiş ataklar yapmalarına rağmen bir türlü son vuruşta etkili olamadılar. Ama maç bitiyor derken Sivasspor Anderson’un nefis kafa golüyle hakettiği üç puanı aldı. Manispor’a bu futbolla 1 puan bile fazlaydı, onu da zaten alamadı. İkinci yarıda özellikle sol kanattan Cem Karaca inanılmaz etkiliydi. Sivasspor’un tüm hücumlarında onu gördük. Mehmet Yıldız üstün fizik gücüyle Manisa savunmasını bunaltırken, orta alandan Hakan’ın şefliğinde yaptıkları ataklarla gole çok yaklaştılar. Ancak bu hakettikleri 3 puanı nefes bir kafa golüyle aldılar. Sivasspor’u kutluyorum.Maçın hakemi Cem Papila ise başarılı bir 90 dakika yönetti.
‘’Diyar'ın tadı yok‘’
Rakip Ankaraspor da ezelden beri taraftar özlemi çektiği için bu ortamı yadırgamadı. Açıkcası iki takım da adeta “Biz işimize bakarız” dedi.Evsahibi ekibin kaderi bu sezon anlaşılan ölü toplardan belli olacak. İlk yarıda attıkları da, yedikleri de ölü top golüydü. Ankaraspor’un gücünü bilen Hüseyin Kalpar takımını kontrollü kullanmayı tercih etti. Ancak evinde oynayan bir ekip için bunun dozu biraz fazlaydı. Murat Erdoğan’ın frikik golüyle yenik duruma düşünce, evsahibi ekip daha aktif bir futbol ortaya koydu ve bunun meyvesini de hemen aldı. İlk 45 dakikada orta sahada müthiş bir mücadele izledik ancak ağır basan konuk ekipti. Sinan Demircioğlu’nun yokluğunda İlyas’ı sol beke çeken Kalpar, bir anlamda takımını bu mevkiiden yönlendirdi. İkinci yarıda tempoyu arttıran Ankaraspor, Diyarbakır’dan daha iyi başladı. Özellikle orta alanda üstünlüğü ele geçirince Diyar savunması zor anlar yaşadı. Ankaraspor Teknik Direktörü Samet Aybaba, Erman’ın yerine ikinci yarıda Tita’yı oyuna sokunca 3 puanı hedeflediğini kanıtladı. Jaba’nın penaltısı ile rahatlayan Başkent ekibi, Diyar’ın panik dolu gol arayışını kolay çözdü. Tecrübeli kaleci ve savunmaya sahip olan Ankaraspor, rakip hücumcuları rahatlıkla karşıladı ve sezonun ilk galibiyetini deplasmanda almayı başardı.Maçın hakemi Cem Deda çok formsuzdu. İki tarafı da çıldırttı!
‘’İki kafa yetti‘’
Dostluk mesajları, tribünlerdeki birliktelik, ilk yarıda Erciyes’e rehavet vermişti. Hatta ligin ilk haftasında alınan bir puan ve iyi oyunun Erciyesspor’u havaya soktuğu her halinden belliydi. Kayseri’de maça girmeden önce konuştuğumuz birçok taraftar, ibrenin Erciyes lehine olduğunu söylüyordu. Ancak maç başladı ve ilk yarı bittiğinde sahada futbol adına herşeyi yapan Kayserispor’du. Sarı-Kırmızılılar hücumda bütün varyasyonları denediler ama direkleri ve kaleci Fadhel’i geçemediler. Açıkcası beceriksizlik demiyorum, çünkü bu Kayserispor’a haksızlık olur. Ligin yeni ekibi, ilk yarıda orta alanda üretken olamadı ve çok top kaybederek rakip savunmanın üzerine gidemedi.İkinci yarıya hızlı başlayan Erciyesspor golü de erken buldu. Timuçin’in soldan ön direğe ortasını Cenk şık bir kafa vuruşuyla ağlara yolladı. Erciyesspor Teknik Direktörü Mustafa Uğur, orta alandaki zafiyeti Emre’yi çıkarıp Mutlu’yu oyuna sokarak gidermeyi planlamıştı. Bence de doğru bir karardı. Şok golle adeta dona kalan Kayserispor’un ilk yarıdaki etkili oyunundan eser kalmadı. Güven kazanan Erciyesspor rakibinin ilk yarı oynadığı pozitif futbolu aynen tekrarladı. Agali’nin yerine Burak girince ileri ikili de daha etkili olan Mavi-Siyahlılar, galibiyeti perçinlemek istedi. Yenilginin altından kalkmayı amaçlayan Kayserispor, savunma güvenliğini bırakınca Erciyesspor bu kez Burak’ın kafasından ikinci golü buldu.Dün gecenin özeti Kayserispor ilk yarı, Erciyesspor ikinci yarı iyi oynadı. Biri kaçırdı, diğeri iki kafada rakibini yıktı. Maçın hakemi Hakan Sivriselvi başarılıydı.
‘’Hüsran‘’
İlk yarıda önemli gol pozisyonları bulan evsahibi, özellikle Okan Yılmaz, Bursa’daki günlerini biraz hatırlar gibi olsaydı soyunma odasına çok rahat gitmiş olurdu. İstanbul’daki Sivas maçına göre daha organize oynayan Sarı-Kırmızılılar, Macar oyuncusu Toth’un şefliğinde rakip kalede etkili oldular. İlk yarıda gol yapamadılar, ama iyi şeyler ev sahibi adınaydı. Malatyaspor’un en büyük zaafı dönen toplardı. Bu sıkıntı Malatyaspor’un başına dert açacağının işaretini vermişti ve ikinci yarıda da sorun patlak verdi. Malatya, hepsi tek tek çok yetenekli oyunculara sahip gözükse de takım oyunundan eser olmayınca hezimet de kaçınılmaz oldu. Orta alandaki ofansif anlayışı defansif anlamla tamamlayamazsanız rakip de gelir sizi evinizde darmadağın eder. Vestel Manisa disiplinli ve telaşsız oynadı. İlk yarıda Meduna ile çok önemli bir pozisyonu değerlendiremedi. Ama ikinci yarıda Levent Eriş, Duarte’yi oyuna soktu. Duarte açıkcası oyunun kaderini belirleyen isimdi. İlk golün hazırlayıcısı, ikinci golün sahibi olan Porteakiz’li oyuncu resmen Malatyaspor’a öldürücü darbeyi vurdu. Ege ekibi öne geçtikten sonra iyice rahatladı ve Malatyasporlular’ın alkışları altında ligdeki ilk galibiyetini deplasmanda almayı başardı. Malatyaspor adına bu maçtan çıkarılacak çok ders var. Özellikle çok yetenekli diye bahsedilen Brezilyalı Toledo catatua tamamen tribünlere oynadı, takımı adına hiçbirşey yapmadı. Futbolda artık bu tip oyuncuların yeri yok. Ya adam gibi oynar, ya da hocasının yanında kulübede oturur. İlk yarı rakibini durduran Vestel, ikinci yarı vurdu ve evine mutlu döndü.
‘’Nefesler kesildi‘’
Horozlar Ankaraspor karşısında erken gelen golle öne geçince rahatladı. Tek santrafor Ömer Rıza’yı Yusuf ve Miikka ile destekleyen Yeşil - Siyahlılar rakip kalede oldukça etkiliydi ama bu hücumların karşılığını da almadı değil. Başkent ekibi ileride iki kısa Tita ve Jaba ile gol aradı. Her zaman sağ kanatta izlediğimiz Musa Büyük dün sol kanatta yeraldı. Ama yerini hiç de yadırgamayan Musa tehlikeli ortalarla Denizli savunmasına zor anlar yaşattı. İlk yarının özeti ev sahibi lehineydi. Özellikle Güven’in volesi ve Jevric’in aynı güzellikteki kurtarışı devrenin geneliydi.İkinci yarıya golle başlayan ise konuk ekip oldu. Jaba ilk yarıda yapamadığını ikinci devrede yaptı ve takımının beraberlik golünü attı. Hava toplarına hakim Denizli savunmasını kısa ve çabuk adamlarla yıkmayı planlayan Aybaba’nın planını Tomas bozdu. Ancak Çek futbolcu tek kalınca üst üste hücum yiyen Denizlispor resmen kabus gördü. Murat Erdoğan orta alanda tempoyu arttırınca iyice oyundan düşen Horozlar çareyi Miikka ve Yusuf’u dışarı almakta buldu. Selim ve Fatih oyuna girince Denizli dengeyi sağladı. Samet Aybaba daha sonra rakibinden transfer ettiği Ersen’i oyuna soktu. Amacı bu kez yerden değil havadan da gol aramaktı.Açıkcası iki takım da üç puana oynayınca ligin ilk maçında zevkli bir 90 dakika izledik. Dolu tribünlere mücadele eden Denizlispor belki de ligin ilk haftasında en zor maçını oynadı. Ankaraspor gücüne güç katmış. Fatih Terim’e özellikle Murat Erdoğan’ı yakından izlemesini tavsiye ederim. Hakem Fırat Aydınus vasat bir yönetim gösterdi. Ancak Ömer’in aleyhine verdiği faullerde standardı tutturamadı. Bu da teknik direktör Giray Bulak’ı çileden çıkardı. Yine de Bulak’ın daha sakin olması gerekirdi.