MENÜ

Sorun da çok çözüm de!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Geride kalan üç maça baktığımızda Beşiktaş’ta bir istikrarsızlık var. Hall karşısında farklı skora rağmen takım aksıyordu. Hamburg ile yapılan maçta ise daha oturmuş bir kadro vardı. Bundesliga’nın yeni temsilcisi Duisburg önünde Kartal’dan daha da iyi futbol bekliyorduk. Ancak beklediğimizi bulamadık. Bunun için karamsarlığa kapılmadık. Çünkü her gün aşırı sıcak havada yapılan çift idman oyuncuları yorgun ve bitkin bıraktı. Geçen sezona göre takımın artılarına bakalım. En geriden en uçtaki adama kadar herkes oyunun içinde... Skora bakılmaksızın saha içinde mücadele ve oyun disiplini hakim. Takım içindeki yardımlaşma en üst düzeyde. Kenar yönetim oyuna fazla müdahele etmeyip rahatlık sağlıyor. Rakibe topla oynama şansı verilmemek için topun olduğu yerde kalabalıklaşıyorlar. Bir de madalyonun diğer yüzüne bakalım... Kanatlar hala vasatın altında. Mehmet Yozgatlı ya da Ali Tandoğan’dan biri oynaması lazım. Şu anki performansa göre bu Ali olmalı. Yozgatlı kayıpları oynuyor. Tello, Delgado, Ricardinho gibi etkili isimler topu atacak oyuncu bulamıyor. Saha içinde bir hareketsizlik hakim. Forvet çakılı kalınca rakip adım attırmıyor. İleri çıkışlarda kaptırılan her top geride tehlike yaratmaya devam ediyor. Duran toplardaki etkisizlik konumu koruyor... Artı ve eksilere daha onlarcasını ekleyebiliriz. Ancak genel olarak görünüm bu. Beşiktaş’ın değişim sürecinde büyük handikapları, eksikleri var. Ancak bütün bunları bir çırpıda olmasa bile sindire sindire sıfırlayacak imkan ve gücü de. Golcü diye diye ağzımızda tüy bitti. Yolun sonu görülüyor gibi. Beşiktaş seri başı olacağı için Şampiyonlar Ligi’ne kalacak. Şimdi düşünün. Devler Ligi’nde Avrupa’nın önde gelen ekipleri var. Böyle maçlarda en fazla 3-4 pozisyona girersin. Bunların en az birini atacaksın... Ertuğrul Hoca’nın forma verdiği gençlerden Aydın ve Batuhan bu şansı iyi kullanmaya başladı...

YORUM YAZ