MENÜ

Korkulan oldu

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Herhalde bir oyuncunun kırmızı kart görmesi için Emre’yi öldürmesi lazım. Zürriyetini bitirme girişimi bile yetmiyor çünkü. Maçın tatil edilmesi için de ya tribünler sahaya inmeli ya da ateş edilmeli. İşte asıl şike buralarda yapılıyor. Bu savaş ve linç naraları altındayken, üstelik eksiklerine ve kadrodaki sakatlarına rağmen sahada sakin kalmayı başardı Fenerbahçe. En zor atmosferde, en bıçak sırtı durumdayken, ligdeki en sakin oyununu sergiledi. Ayağa ve ayarlı paslarla ablukayı dağıtmayı başardı. Tribünlerden yağdırılan ‘yerli madde’ler altında, saha içindeki provokasyona ve kışkırtmalara hiç yüz vermeden iki farklı galibiyete de ulaştı. Skora rağmen geriye yaslanma hastalığı nüksetmedi. Farkı açacak ataklarını durduran, Trabzonspor değil tribünlerdi. Taammüden, bilerek ve isteyerek oyunu soğutup Fenerbahçe’nin hızını kestiler.

Bu çocuklar ligin en başından bu yana bir başkaldırı, direniş, isyanın ve mücadelenin onurlu destanını yazıyorlar. Kramponlarıyla iddianameyi çürüten bir savunma yazıyorlar. Yok edicilere, ittifakçılara, yancılarına, yancıklarına, düşmanlara, hainlere, işbirlikçilere, saldırılara ve haysiyet cellatlarına karşı, var ederek meydan okuyorlar. Alınlarından tek tek öpülmeyi hak ediyorlar. Maval okuyanlara, ahkam kesenlere, palavra sıkanlara bakmayın. Bırakın Emenike’yi Memenike’yi bu takım sadece Lugano ve Niang’ı göndermek zorunda kalmasaydı Play-Off oynanmasına bile gerek kalmazdı. Şimdi ligin en başından beri korkulan şey gerçek oldu. En çok sakınılan ve bertaraf edilmeye çalışılan kıyamet senaryosu gerçekleşti. Allem, kalem şampiyonluk muamması Kadıköy’e taşındı. Kader gene iki ezeli rakibin yollarını Saracoğlu’na bağladı.
Haftaya ya Fenerbahçe 3. Denizli travmasını yaşar ya da aynı faciayı Galatasaray’a da tattırır. Her şeye ve herkese rağmen ipler yine kendisinin elinde.

YORUM YAZ