MENÜ

Denizli'nin sorunu

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Ciddiyet sınavıydı. Hafta sonu 11’de oynayan 7 oyuncu kulübede, Ekrem Dağ tribünde, gözler maliyeti 8.5 milyon Euro olan Ernst’teydi. İlk maçtaki 2-0’lık yengiden sonra formalite olarak görülen rövanş, sahadaki Beşiktaşlılar için formayı, aslanın ağzından ya da Denizli’den alma savaşı olmalıydı. Ancak erkenden gelen 2 gol sahadakileri gevşetti, savunma önde başlamadı, hücumlar bilinçli değil, keyfi keder yapıldı. Zapo ile Gökhan, defansı çok geride kurdu, orta sahadaki oyuncular Serdar Özkan’ın dışında 3. bölgeye koşu yapmadı, statik futbol rakibin pozisyon bulmasını sağladı.
Rakip Antalya ise Bobo için gol kaçınılmazdı. Nitekim penaltıyı kaçırmadı. Formasını Ekrem’e kaptıran İbrahim, hücuma katıldığında pas yapacak oyuncu bulamayınca, Beşiktaş 1 gol daha kazandı.
Futbol kumaşının iyi olduğu Alman Milli Takımı’nda 24 kez forma giyişinden dahi kestirilebilen Ernst ise sol ayağını, sağ ayağını kullanıyor, birleşik hareketleri iyi yapıyor, pozisyon bilgisiyle rakibin alanını daraltıyor. Ancak defans adamları fazla arkaya kaçtığından, kimi zaman sıradan gözüküyor. Güçlü rakipler karşısında değeri ortaya çıkacak. Transferde Yusuf ve Ernst’in gölgesinde kalan Erkan Zengin ise çok kritik maçların problem çözücüsü olabilir. Dikine oynuyor, güzel ara paslar yapıyor, uzun paslarının şiddeti ve isabet oranı yüksek. Biraz daha güçlenmesi ve Denizli’nin ona güvenmesi halinde katkısı büyük olacaktır. Serdar Kurtuluş eski günlerine dönüyor, çok şık bir gol atan Serdar Özkan’a ciddiyet, adanmak ve son paslara çalışmak; Holosko’ya ise son vuruşlara özen göstermek kalıyor.
Başlıkta dediğim gibi. Bundan sonrası Denizli’nin sorunu. Yüzüncü yıldan sonra, en güçlü kadro. Mustafa Denizli dışında, herkesin alternatifi var. Denizli’nin alternatifi ve mazereti yok. Uyumlu ve doğru kadrolarla sahaya çıkarsa, şampiyon olacak. Yapamazsa ‘kadrom’, ‘hakemler’, ‘yönetimim’ diye konuşamayacak.

YORUM YAZ