MENÜ

Silah geri tepti

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Osmanlı ordularını motive eden "mehter marşı" stadı inletirken, iki takımın da jenerik müziği gibiydi.

Belki de bu coşku ilk 7 dakikada pozisyon patlaması yaşattı. Fenerbahçe daha dengeliydi, orta alana iyi yayıldı, henüz ısınamamış Elazığ'ın şaşkınlığından tam 5 tehlike ile yararlandı. Emenike (2), Caner, Alper, Mehmet Topuz gollük enstantanelere ve 3 korner atışına imza attılar. Hani bu sürede skor 3 farklı olsa, kimse şaşırmazdı.

Sonra Elazığ toparlandı. Mehmet Topal dışında defansif katkıda bulunan olmayınca, rakip kaleyi sürekli tehdit etti. Zaten orta alan blokunda Kuyt ile Alper'in rolü ofansa dönüktü. Geriye Cristian ile Mehmet Topuz kalıyordu, onlar da katkı sağlayamadılar. Caner solda, Gökhan da sağda savunma yalnızlığına mahkum kaldı.

Elazığ her geçen dakika oyuna ağırlığını koydu. Ama onlar da son hamleler de başarılı olamadılar. Fenerbahçe ise kontratak silahını kavradı, onu da kılıfından iki kez çıkarabildi. İşin ilginci ikisi de sahanın formsuzu Cristian'a nasip oldu, gollük pozisyonlar harcandı.

Devreyi golle noktalamak adına yüklenen Fenerbahçe, kendi silahı ile vuruldu. Elazığ'ın kontratağı, Onur'un ayağından ağlara giderken, ilk 45 sonu lideri bunalıma soktu.

Fenerbahçe artık mutlak gol için çıktığı ikinci 45'e yine hırslı, ama bilinçsiz girdi. Çünkü Gökhan Gönül, Caner, Mehmet Topal, Kuyt dışında futbol aklı kullanan yoktu. Zaten kontratakla yüzde yüz golle burun buruna gelen yine Elazığ'dı.

58. dakikadaki kırmızı kart tam anlamıyla yardımcı hakem kazasıydı. Çünkü Cristian'ın, ayaklarına çift kolla dalan Onur'a verdiği tepki ancak sarı olabilirdi. Yardımcı Kemal Yılmaz o kadar uzaktan bunu nasıl yanlış gördü doğrusu şaşırmamak elde değildi.

Bu kartın öfkesiyle 10 dakikalık Fenerbahçe baskısı izlendi. Bunda Elazığ'ın geriyle yaslanmasının rolü de büyüktü. Ev sahibi, rakibinin riske girdiği dakikalarda boşluklar buldu, ama "Bize 1-0 yeter" yanlışıyla adeta davetiye çıkardı. Zira Fenerbahçe Alper, Caner, Kuyt, Mehmet Topal ile direniyor, gol aramaktan bıkmıyordu. Zaten sahanın en iyisi Mehmet Topal'ın golü de bu inat ile geldi.

Fenerbahçe'nin bu kadar eksikle çıktığı hatta 10 kişi kaldığı maçtan aldığı 1 puan futbol matematiği içersinde normal karşılanabilir. Ama 3 deplasmanda kaybettiği 8 puanı hesaba katar, kendisini kovalayan rakiplerinin sahasına gideceğini buna eklersek, kredinin nasıl tükendiğini daha iyi anlarız. Şu belli; artık cicim ayları bitti !

Elazığ ise kaçırdığı 2 puana yanmalı. Çünkü ateş hattında bu kaybı çok arayabilir.

YORUM YAZ