MENÜ

Şili anahtarı

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Yine dün gece Denizli’nin, hücuma dönük kağıt üstü düşünceleri ne yazık ki hayata geçemedi. Kaç maçtır aynı durum söz konusu. Her maç için farklı tercihlendirilen orta alan, Beşiktaş’ı hücumda amaçladığı düzende tutamıyor. Dün gece de, kısır maçı Tello çözdü. Aslında iki kalecinin de yaptığı 3 hata, skoru belirleyen unsurdu. Hasagiç sakatlanmasaydı, belki Beşiktaş daha çok sinirlenecek, Ekrem’in yediği golleri de muhtemelen yemeyecekti.
Delgado, Tello ile yan yana geldiği zaman, iki işi bir oyuncu yaptığında, Beşiktaş’ın yaratıcılığı düşünüldüğünün aksine fakirleşiyor. Üstelik dün dikkat çekici diğer olay, Ernst’in kötü oluşuydu. Cisse-Ernst ikilisinin bozulması, hem Alman oyuncunun performansını düşürdü, hem de Erman ve Efe gibi motorik özelliği güçlü olan oyunculardan kurulu Belediye orta sahasını üstün gösterdi. Buna karşılık, Beşiktaş yine Tello’nun yüksek kesmeleriyle gol peşindeydi ama Abdullah Avcı’nın uzun boylu savunması bu kez tedbirini almıştı. Hiç ters pozisyonda yakalanmadı Belediye defansı.
Beşiktaş kenarları uzun süre kullanmadığı bölümde gol pozisyonu da üretemedi. Ne zaman ki, bitime yakın bölümde İbrahim Toraman sağdan, İbrahim Üzülmez soldan gelmeye başladı; bunların sonucunda kurulan baskı, Beşiktaş’ın sayısal üstünlüğe ulaşmasında pay sahibi oldu.
Beşiktaş kalesi fazla tehlike yaşamasa da, Siyah-Beyazlı defans oyuncularının tümünün sahanın en iyileri olmaları da dikkat çekiciydi. Özellikle Toraman ve Gökhan’ı da bir adım öne alabiliriz. Beşiktaş zor da olsa bir galibiyet aldı, yine üretmeden kazandı. Tello’nun üstlendiği çilingirlik, bu maça da damgasını vurdu.
Hakem, Beşiktaş’ın nizami bir golünü iptal etti, ofsayt olanını ise geçerli saydı. Bir anlamda hatalarıyla ödeştirmiş oldu.

YORUM YAZ