'Tüm tutuklular serbest bırakılmalı'

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi ve Spor Hukuku Uzmanı Profesör Doktor Erkan Küçükgüngör’den, “şike soruşturması”nda gizliliğin ortadan kalktığını ve tüm tutukluların serbest kalması gerektiğini savundu. Soruşturmada özel bir gizliliğin bulunduğunu kaydeden Küçükgüngör, “Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 153. maddesinin 2. fıkrası, özel gizliliği düzenlemiş. Cumhuriyet Savcısı’nda soruşturmanın amacını tehlikeye düşürebilecek kanaat oluşmuşsa sulh ceza hakimine müracaat ederek, ’sanığın ve sanık vekillerinin dosyayı incelemesi ve evrak alması yasaklanabilir’ diyor. Bu, öyle ağır bir gizlilik ki sanığın kendisi ve vekili dahi dosyadan bilgi ya da belge alamadığı gibi inceleme de yapamıyor. Böyle bir kararın verildiği bir yerde, savcılığın soruşturmanın selametini de tehlikeye atacak şekilde bilgileri, belgeleri ve delilleri TFF’ye göndermesi ve paylaşması sakıncalı. Ancak bunu yaptılar. Bana göre artık gizlilik ortadan kalktı. Bilgi ve belgelerin tüm sanıklara ve sanık vekillerine açılması lazım. Federasyon da, kozmik odada saklamak yerine, bu bilgileri, belgeleri ve delilleri ilgili kişilerle ve bunların vekilleriyle paylaşmak durumunda. Savcılık dahi gizliliği bırakmış durumda iken federasyonun hâlâ saklaması uygun değil. Tutukluluğun temel sebebi, bilgi, belge ve delillerin karartılmasıdur. Savcılık özel gizlilik kararı verilmiş bir soruşturmada bilgi, belge ve delilleri paylaşacak derecede toplamışsa ki paylaşması tamamen toplanması anlamına geliyor, sanıkların delillerin karartma şüphesi ortadan kalkmıştır. Tutukluğun temel sebebi de budur. Bu da Aziz Yıldırım başta olmak üzere diğer tutukluların salıverilmesi anlamına geliyor” dedi.

'Etik Kurul'a bağlı değiller'

Erkan Küçükgüngör, federasyon yetkililerinin, Etik Kurulu’nun dosyayı incelemesi sonrasında kendilerinin bir karar vereceğini söylemesinin, sakıncalı olduğunu ileri sürdü. “TFF Yönetim Kurulu, Etik Kurulu’nun karanına göre bir karar verecektir” diye birşeyin sözkonusu olmadığını ifade eden Küçükgüngör, şunları söyledi: “Etik Kurulu’nun raporu, sadece bir görüşten ibarettir. Nihai kararın Yönetim Kurulu tarafından verileceği söylenir. Ancak bunda da hukuka aykırılık var. Bu açıklamalar güven sarsıcı. Yönetim Kurulu, Etik Kurulu’nun kararına bağlı bir karar verecektir diye bir durum da yok.”

'Kanunun gerçek babası federasyon'

En büyük sorunun federasyonun, futbol kamuoyu ve camiaya güven vermemesi olduğunu ileri süren Prof. Erkan Küçükgüngör, “6222 sayılı kanunla şike ve teşvik suç haline getirildi. Bu kanun Avrupa ve dünyada bir ilk. Bu ağır cezalarla şike ve teşvikin cezalandırıldığı başka bir ülke yok. Cezalar çok ağır. Avrupa ve dünya seviyesinde makul seviyelere düşürülmeli. Bu kanunun gerçek babası TFF’dir. Bunun ana sebebi de şudur. TFF, ’şike ve teşvik ile ben başa çıkamıyorum. Dolayısıyla devlet, emniyet, savcı ve mahkemeler aracılığıyla bu işe el koysun’ şeklinde bir yaklaşım sergiledi.” diye konuştu.

'Ayrı telden çalıyorlar'

Profesör Doktor Erkan Küçükgüngör, verilecek bir kararda Futbol Federasyonu’nun Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Kanun ve Ana Statü, Disiplin Kurulu’nu işaret ederken, Futbol Müsabaka Talimatı’nın ise TFF Yönetim Kurulu’nun yetkili olduğunu göstermesinin, hukuki açıdan çok sakıncalı olduğunu iddia etti. Küçükgüngör, “Kuruluş kanununda ‘Her türlü disiplin ihlalini, Disiplin Kurulu karara bağlar’ der. Ana Statü’nün
58. maddesinde ise ‘tüm disiplin ihlalleri, Disiplin Kurulları tarafından ele alınır ve karara bağlanır’ der. 55. madde müsabaka sonucunu etkilemeyi düzenlemiş. ‘Kişiler veya kulüpler, müsabaka sonucunu etkileyecek şekilde hareket ederse, küme düşme cezasıyla cezalandırılır’ gibi düzenlemeler yapılmış. Futbol Müsabaka Talimatı’na bakıyoruz, 24. maddede şike ve teşvik primi durumunda cezaları verme yetkisi TFF Yönetim Kurulu’na ait. Çok ciddi hukuka aykırılık var. Eğer TFF Yönetim Kurulu şike ve teşvik ile ilgili bir ceza kararı verirse, çok büyük hukuka aykırılık ortaya çıkacak. Bu da doğrudan tahkim değil, devlet yargısına intikal ettirilip istenecek bir durum doğuracaktır” iddiasında bulundu.