MENÜ

Şike iddianamesinde şok ifade!

Şİke iddianamesindeki bir ifadeye göre Arif Erdem, Türk Milli Futbol Takımı'nın 2002 Dünya Şampiyonası'nda 3'üncü olmasının ardından cemaate yakın futbolcuların bir araya gelerek toplanan 500 bin doları Gülen'e bizzat götürdüğü iddia edildi.

Şike iddianamesinde şok ifade!

İddianamede, bir dönem Gülen Cemaati (FETÖ) içerisinde etkin rol oynayan Sait Alpsoy’un ifadesine de yer verildi. 2000 yılında Galatasaray futbol takımının UEFA şampiyonu olduğu dönemde kadrosunda bulundurduğu bazı futbolcularla samimiyet kurmaya başladığını anlatan Alpsoy, “Sarı İsmail lakaplı İsmail Demiriz ve Uğur Tütüneker ile yakınlaştık. İsmail Foça’da yaşayan ağabeyinin yanına gidip gelirdi. Ağabeyi de paralel yapı içerisindedir. Bu vesile ile kendisiyle tanıştık” dedi. Alpsoy ilerleyen zamanlarda, Tütüneker ve Demiriz’in yanı sıra, Arif Erdem, Hakan Ünsal, Emre Belözoğlu ve Okan Buruk’un da sohbetlere katıldığını anlattı.

(ÖZET) Fenerbahçe Beşiktaş maç sonucu: 0-0

“FENERBAHÇE VE BEŞİKTAŞ’TAN CEMAATE KATILAN YOK”

İsmail Demiriz’in ön ayak olmasıyla İstanbullu futbolcularla da sohbete başladığını anlatan Alpsoy, “Futbolculardan hatırladığım isim yok. Fakat Fenerbahçe ve Beşiktaş’tan katılım gösteren olmadı. Ders de düzenlemedik. Zaten Fenerbahçe ve Beşiktaş’tan cemaat adına kazanılmış kimse de yoktu” ifadelerini kullandı.

ARİF ERDEM VE EMRE BELÖZOĞLU EŞLERİ İÇİN İCAZET ALMIŞ

Futbolcuların kendisine saygı duyduğunu ve güvendiğini anlatan Alpsoy, Arif Erdem ve Emre Belözoğlu’nun eşlerin evlenmeden önce kendisiyle tanıştırdığını ve evlenmelerinin uygun olup olmadığını sorduklarını anlattı. Alpsoy ifadesinde, “Arif Erdem bir tarihte bana kız arkadaşıyla birlikte geldi. O bayan ile evlenmesinin uygun olup olmayacağını danıştı. Aynı şey Emre Belözoğlu ile de yaşandı” dedi.

Galatasaray'da son aday Sakho


ARİF ERDEM, FUTBOLCULARDAN TOPLANAN TEŞVİK PRİMİNİ GÜLEN'E GÖTÜRDÜ

Türk Milli Futbol Takımı'nın 2002 Dünya Şampiyonası'nda 3'üncü olmasının ardından cemaate yakın futbolcuların bir araya gelerek toplanan 500 bin doları Arif Erdem'in Gülen'e bizzat götürdüğünü söyledi. Alpsoy, "Futbolcuların aldığı teşvik priminden bildiğim kadarıyla 200 veya 500 bin dolar para grup adına bir araya getirildi. Ben bu paranın temsilci bir futbolcu vasıtasıyla bizzat Fetullah Gülen'e götürülmesinin daha uygun olacağını söyledim, Arif Erdem bu parayı götürdü, sundu. Gülen kabul etmedi, sonrasında Arif Erdem'in Gülen'in yardımcısı olan Cevdet Türkyolu'na 'Ya bu parayı alırsınız, ya da ben bunu camdan dışarı savuracağım' dediğini, bunun üzerine Cevdet Türkyolu'nun da parayı aldığını Gülen'in de bu durumdan memnuniyet duyduğunu Arif'e söylediğini biliyorum" diye konuştuğu belirtildi.

“EMRE’NİN İMAM NİKAHINI BEN KIYDIM”

2006 yılına kadar bir daha futbolcularla görüşmediğini anlatan Alpsoy, “2006 yılında Emre Belözoğlu beni aradı. Eşi ile imam nikahlarını kıymamı istedi. Ben de evlerine gidip imam nikahlarını kıydım” dedi.

“EMRE GİZLİCE HOCALIK YAPMAMI İSTEDİ”

Sait Alpsoy Emre Belözoğlu’nun en son 2009 yılında kendisiyle iletişime geçerek, “Cemaatten hiçbir hizmet alamadıklarını, bundan dolayı herkesin uzaklaştığını anlattı. Kendisinin teklifi ile cemaate bilgi vermeden kendisinin ayarlayacağı toplantılarda hocalık yapmamı istedi. Kabul ettim. Ancak cemaatin haberi oldu ki Emre bir anda ortalıktan kayboldu. Hiçbir sohbet yapamadık” dedi.

“BEŞİKTAŞ’A BAŞKAN OL DİYE SANA YALVARACAKLAR”

İddianamede Gazeteci Latif Erdoğan’ın ifadesine de yer verildi. Erdoğan, futbolcuları Fethullah Gülen’in yanına işadamı İhsan Kalkavan’ın getirmeye başladığını anlattı. Fethullah Gülen’in aslında futbolu sevemediğini, maç izlemeye giden çocukları dövdüğünü anlatan Erdoğan, “Ancak futbolun kitleleri etkilediğini görünce futbol alanına girmek istedi. O nedenle Nişantaşı Spor Kulübünü aldırdı. Bu alanda başarısız olunca bu defa her kulübe birebir adam sokarak etkili olma yoluna gidildi” dedi.

Gülen’in Beşiktaş Spor Kulübünün başına İhsan Kalkavan’ın getirilmesini istediğini anlatan Erdoğan, “Ancak Süleyman Seba onun başkanlığına direndi. Kalkavan başkanlığa seçilemedi. Gülen Kalkavan’ teselli ederek, ‘Bir gün gelecek onlar sana yalvaracak gel Beşiktaş’a sen başkan ol diye” ifadelerini kullandı.

“YAŞAR BÜYÜKANIT HELİKOPTER İHALESİNDE USULSÜZLÜK YAPTI”

Tanık olarak iddianamede ifadesi yer alan Cihan Oksay ise, Zaman Gazetesi’nin şike ile ilgili haberler yazması için kendisine iş teklifi ettiğini anlattı. İşi kabul etmediğini anlatan Oksay, görüşmede kendisine, “Aziz Yıldırım Ergenekon sanıkları avukatlarının paralarını ödüyor. Dolayısıyla Aziz Yıldırım’ın Ergenekon ile ilişkisi var. Yaşar Büyükanıt helikopter ihalelerinde usulsüzlük yaptı. Daha ucuza alabilecekken daha fazla miktar ödemek durumunda kaldık. Aziz Yıldırım’ın da bunda katkısı var” dendiğini söyledi.

“MECLİSTEN YASA GEÇECEĞİ ZAMAN CEMAATE GÖRÜŞ SORULURDU”

İddianamede gizli tanık ifadelerine de yer verildi. Bu gizli tanıklardan ‘Güneş’ ifadesinde, “Bize meclisten herhangi bir yasal düzenleme olacağı zaman bilgi gelir. Bizim görüşlerimiz sorulur. Cemaate uygun hale getirilmesi için çalışmalar ve kulis faaliyetleri yapılır” ifadelerini kullandı.

“FENERBAHÇE TARAFTARI BİRBİRLERİNE KENETLENMİŞLER”

Eski Fatih Üniversitesi Rektörü Şerif Ali Tekalan’ın bir toplantıda, cemaatin futbolda olmamasının çok büyük bir eksiklik olduğunu söylediğini anlatan gizli tanık Güneş, “Yıldırım için, ‘Aziz Yıldırım inanılmaz bir kitleye hitap ediyor. Fenerbahçe taraftarları aynı bizim gibi kendi aralarında kenetlenmişler. Ayrı bir sivil toplum örgütü, bir dernek, bir teşkilat gibi çalışırlar’ dedi” ifadelerini kullandı.

‘SERDAL ADALI CEMAATE 400 BİN TL VERDİ’ İDDİASI

Şike davası kapsamında tutuklanan Serdal Adalı’nın tahliye olması için kendisinin bizzat görüştüğünü anlatan gizli tanık Güneş, “Cemaate 400 Bin TL verdi. Bu kişilerin baz istasyonları çalışılır ise orada toplandıkları anlaşılır. Adalılardan bu para Ankara’da Anayasa Mahkemesi’nin önünde 2 çantayla alındı” ifadelerini kullandı.

“HERKESİN LİDER OLDUĞU ÖRGÜT”

İddianamenin, “FETÖ/PDY Terör Örgütünün futbol camiasına da girmek isteği” başlıklı bölümünde ise değerlendirmelere yer verildi. Şike soruşturmasında tüm şüphelilerin suç örgütü lideri olduğu belirtilen iddianamede, “Öyle bir suç örgütü oluşturulmaya çalışılmış ki hiçbir üyesinin bulunmadığı, böyle yapılmasının nedeni de CMK’nın 135. Maddesindeki düzenlemede örgüt üyelerinin dinlenemeyeceği düzenlendiği, tüm şüphelileri örgüt yöneticisi olarak göstererek herkesin iletişim tespiti imkanı edilmeye çalışıldığı..” değerlendirilmesi yapıldı.

“EMRE GİZLİCE HOCALIK YAPMAMI İSTEDİ”

Sait Alpsoy Emre Belözoğlu’nun en son 2009 yılında kendisiyle iletişime geçerek, “Cemaatten hiçbir hizmet alamadıklarını, bundan dolayı herkesin uzaklaştığını anlattı. Kendisinin teklifi ile cemaate bilgi vermeden kendisinin ayarlayacağı toplantılarda hocalık yapmamı istedi. Kabul ettim. Ancak cemaatin haberi oldu ki Emre bir anda ortalıktan kayboldu. Hiçbir sohbet yapamadık” dedi.

Damla GÜLER / Hürriyet


Galatasaray'da ilk hedef Ranocchia!

Haberin Devamı
YORUM YAZ