Şampiyon kim?

Artık futbol kadar dikkat çeken bir şey daha var: Futbol oyunları... Özellikle Play Station ile Türkiye’yi sallayan futbol oyunları arasındaki rekabet de, Barcelona-Real Madrid, Milan-Inter, Boca-River’ı aratmıyor. Bu sezon başında yapılan transferler sonrasında ister istemez, ‘oyunun müdavimleri’ yorumlarını da Play Station’a göre yapmaya başladılar. Örneğin; Barcelona’nın Fabregas transferi, “Gerçekte pek gerek yoktu, ama Play Station’da hayatta yenilmezler” yorumlarını beraberinde getirdi.

Beşiktaş’ın kadrosu da, Beşiktaşlı Play Stationcular’ı heveslendirdi. Aral İthalat’ın Türkiye’ye getirdiği iki oyunu da test etme fırsatı bulduk. Ayşe Şenel’in organize ettiği başarılı lansmanlar, bize oyunları tanıma fırsatı sundu. Türkiye’de büyük bir taraftar kitlesine sahip olan PES 2012, görünüşe göre FIFA 12’nin bir adım gerisinde kalmış. FIFA özellikle yeni geliştirdiği savunma modu ve çarpışma motoruyla PES’i geçmiş. Ancak sezon başında yaşanan şike skandalı sonrasında Türkiye Ligi’nin lisans hakkının alınmaması ve oyunda sadece Galatasaray’ın bulunması PES’i avantajlı kılıyor. İsterseniz artıları ve eksileri yazalım, tercihi siz yapın...

Alican Esenci

PES 2012

Bu sene oyunun zorlaşması bekleniyordu. Ancak oyunu senelerdir takip eden iki oyuncunun maçları 8-4, 7-3 gibi sonuçlarla bitebilir. Bu bazıları için eğlenceli olabilir, ama gerçekçilikten uzak bir görüntüsü var.

Galatasaray’ın yanı sıra, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor da var. Bu durum, Türkiye’deki oyunseverler için önemli bir artı, FIFA karşısında ciddi bir tercih sebebi.

PES 2012’nin Türkiye’de büyük bir oyuncu kitlesi var. Alışkanlıklarından vazgeçmeyen bu grup, PES’in en büyük güvencesi. Çünkü çevresindeki arkadaşları PES oynayan bir FIFAsever bile PES’e dönmek zorunda kalabiliyor.

PES 2012’nin önemli bir eksisi, hala çözülemeyen lisans sorunları. Yıllardır, Chelsea’yi London FC, Liverpool’u Merseyside Red, Arsenal’i North London olarak oynamak hoş bir durum değil.

Barcelona şu anda dünyanın kuşkusuz en iyi takımı. Ancak PES 2012’de olayı biraz abartmışlar. Messi’den top alınmıyor, her vurduğu gol oluyor! Evet Messi harika futbolcu, ancak her maçta 5 gol attığı yoktur.

Oyunun Türkçe olması, bizim için gerçekten önemli bir özellik. En azından Türkiye’de orijinal oyun alındığında, şirketlerin de dil seçeneği sunması, güzel bir artı.

PES 2012’deki yeniliklerden biri de, sağ analogla boştaki bir oyuncuyu savunmanın arkasına kaçırabiliyorsunuz. Bu da hücuma zenginlik kazandırıyor, ayrıca duran toplarda da istediğiniz oyuncuyu seçebiliyorsunuz.

FIFA 2012

FIFA gerçeğe yakın bir oyun piyasaya sürmüş. PS3’ün başından kalktıktan sonra futbolcular gibi yorulmuş oluyorsunuz, ancak gerçekçilik insanı tatmin ediyor.

Yeni çarpışma motorunun kullanıldığı oyunda, grafikler de üst seviyede. Örnek olarak, iki futbolcu çarpıştıktan sonra birisi sakatlanırsa hakem oyunu durduruyor ve maç hakem atışıyla başlıyor. Top sizdeyse, bilgisayar topu centilmence size gönderiyor.

Geçmişte grafik olarak yağmur ve kar yağışı otoritelerden tam not almıştı. Ancak FIFA 12’deki yağmur efektleri geçmişteki oyunları aratıyor.

FIFA’nın seçenek-lerinden biri olan ‘Manager mode’ yine var. Ancak PES’teki Master Lig’den ayıran yeniliği, futbolcuların zaman zaman ‘arıza’ çıkartıp, takım içerisinde sorun yaratması.

FIFA 12’de Türkiye Ligi’nin olmaması, oyunu tam anlamıyla baltalıyor! Böylesine üst seviyede bir oyunda Türkiye’den sadece Galatasaray var. Ancak yetkililer çıkarılacak bir yamayla sorunun çözülme ihtimalinden bahsediyor.

Electronic Arts’ın yeniliklerinden birisi de savunmada. ‘Tactical defending’ denilen yeni modda, savunma ön plana çıkıyor. Uzun uzadıya anlatmaktansa, ‘Savunma yaparken keyif alıyorsunuz’ sözleriyle özetleyebiliriz.

İnternet üzerinden oynanabilirliği, rakibine oranla daha üstün. Bu noktada PES 2012’ye oranla, FIFA’nın yine bir adım önde olduğunu söylemek mümkün.

Alican Esenci