Larry Brown'dan Anadolu Efes ve Ergin Ataman övgüsü

NBA'de koç olarak Detroit Pistons'ın başında 2004 yılında şampiyonluk yaşayan, 2001'de Philadelphia 76ers'ın başındayken NBA'de Yılın Koçu olmayı başaran, 1988'de NCAA'de Kansas'ı şampiyonluğa ulaştıran Larry Brown, 77 yaşında farklı bir mücadeleye atıldı.

Larry Brown, NBA ve NCAA'deki koçluk kariyerleri sonrası 7DAYS EuroCup'taki İtalyan temsilcilerinden FIAT Turin ile anlaşarak ilk Avrupa macerasına başladı.

En son 2016'da Southern Methodist University'de çalışan Brown, FIAT Turin ile tekrar koçluğa dönmesini şöyle ifade etti: "Son görevimden ayrıldıktan sonra yeniden koçluk yapmayı özledim. Ben gerçekten bir şeyler öğretmek istiyorum. Çocuklar çok genç yaşta gelip, genç yaşta profesyonel oluyorlar ki onların eğitilmeye ihtiyaçları var. İşte Torino'da bu şansı yakaladım. Genç oyuncularımız, genç koçlarımız var. Burada bir şeyler öğreteceğim ve öğreneceğim."

FIAT Turin macerası Larry Brown'ın Avrupa'daki ilk koçluk deneyimi olsa da bu coğrafyadaki basketbola yakınlığı eskiye dayanıyor. 1961'de oyuncu olarak Maccabiah oyunlarında şampiyonluk yaşayan Brown, 3 yıl sonra 1964 Tokyo Olimpiyatları'nda Fransa, Çekoslavakya ve Sovyetler Birliği gibi önemli takımlara karşı oyuncu olarak mücadele etmişti. Koçluk döneminde ise 1970'lerde Padua - İtalya'da basketbol oynayan arkadaşı Doug Moe ve Real Madrid'de antrenörlük yapan George Karl sayesinde Avrupa basketboluyla yakınlık sağladı.

1987'de Brown, İtalya'nın Bormio kasabasındaki FIBA Gençler Dünya Şampiyonası'nda başında olduğu Amerika Birleşik Devletleri Milli Takımı ile Toni Kukoc, Vlade Divac, Dino Radja, Aleksandar Djordjevic gibi geleceğin yıldızlarını kadrosunda bulunduran Yugoslavya'ya iki kez mağlup oldu.

1990'ların başında ise Larry Brown; Rus basketbolunun babası, yaratıcısı olarak görülen ve ismi EuroLeague Yılın Koçu Ödülü'ne verilen Alexander Gomelskiy ile aynı dönemde Kaliforniya'da bulundu. Bu konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Brown, "Ben Los Angeles Clippers'ın başındayken Gomelskiy, San Diego'daydı ve bizim antrenmanlarımıza geliyordu. Kendisiyle basketbol hakkında çok konuştuk. Onun oyuncuları Arvydas Sabonis ve Sarunas Mariulionis'e bayılıyordum." dedi.

Larry Brown, Avrupa basketbolu için çok özel bir isim olarak buraya gelse de Brown ailesinden buraya gelen ilk koç konumunda değil.

Larry'nin kardeşi Herb Brown, 1990'ların başında Tau Ceramica'da görev yaptı. Larry Brown, bu konuya ilişkin, "Herb dünyanın her yerinde ve her yerde koçluk yaptı. Şimdi muhtemelen bana kızgın şimdi o burada değil ama ben buradayım. O, İspanya'daki deneyimini çok sevmişti." dedi.

"Bir zamanlar dünyanın en iyi koçları olduğumuzu düşünüyorduk"

Larry Brown, NBA'de San Antonio Spurs'te görev yaparken Hırvat bir anne ve Sırp bir babanın çocuğu olan ve de Avrupa basketboluna yakınlığı ile yıllarca büyük başarılara imza atacak Gregg Popovich'e asistan koç olarak ilk şansı veren isim olmuştur. Yine Brown, 2004'te Detroit Pistons ile şampiyonluğa ulaşırken Igor Kokoskov asistan koçlar arasında yer alıyordu ve Sırp antrenör bu yaz Phoenix Suns'ın başına geçerek Avrupa doğumlu ilk NBA koçu olmayı başardı.

Larry Brown, Avrupalı koçların NBA'e dahil olmasına sağladığı katkı üzerine, "Amerikalı koçlar sürekli beni kliniklere davet ettiler ve katıldım, konuştum. Bir zamanlar dünyanın en iyi koçları olduğumuzu düşünüyorduk. Ama ben buradaki durumu deneyimlemiş biri olarak her zaman bu çocukların ne kadar parlak yetenekler olduklarını biliyordum. Koçluk yeteneği fazlasıyla underrated. İnsanlar sadece en iyi antrenörlerin Amerikalı olduğunu düşünüyorlar. EuroLeague ve EuroCup maçlarını izlediğimde buna her zaman güldüm çünkü buradaki koçluk seviyesine hayran kaldım" dedi.

"Anadolu Efes'ten inanılmaz derecede etkilendim"

İtalya'da kısa bir süre geçiren Brown, şimdiden Avrupa maçlarındaki yüksek seviyeye dahil oldu.

Anadolu Efes ve Ergin Ataman hakkında konuşan tecrübeli çalıştırıcı, "Anadolu Efes'e karşı 5-6 oyuncumuzdan yoksun bir hazırlık maçı oynadık. Ergin Ataman, antrenmanlarını izlememe izin verdi ve antrenmanından, koçluk kalitesinden, oyunundan çok etkilendim. Ardından birkaç oyuncumuz eksik şekilde bir maç yaptık ve iyi iş çıkardık. Eforumuz, oyuncularımızın çabası beni heyecanlandırdı ama Efes'ten inanılmaz derecede etkilendim." dedi.

"Taraftarlarımızın yapmak istediğimiz şeylere saygı duyacaklarını umuyorum"

FIAT Turin, geçtiğimiz yıl EuroCup'ta mücadele etmiş ve Top 16 aşamasına kadar yükselmişti ama son yıllarda birçok koç değişikliği yapan İtalyan ekibi yeni bir lider arıyordu. Eşsiz bir lider olarak takımın başına gelen Brown, "Buradaki beklentiler oyunculara adil olmamı, güçlü ve doğru oynamamız doğrultusunda. İlk günden beri bizim hedefimiz bu. Bir şampiyonluk kazanırız veya kazanamayız ki bunun için hiç endişelenmiyorum. Benim endişelendiğim her gün hazır olabilmek ve sporcuların antrenmana gelirken heyecan duyması... Ve taraftarlarımızın yapmak istediğimiz şeylere saygı duyacaklarını umuyorum." açıklaması yaptı.

EuroCup'a verdiği röportajda son olarak Larry Brown, "Öğretmeyi seviyorum, koçluğu seviyorum, oyuncuların yanında olmayı seviyorum. En iyi koçlarla karşılaştığım, en iyi oyunculara koçluk yaptığım ve oldukça iyi koçlar yanımda olduğu için kutsanmış biriyim. Bu yüzden Torino'ya gelmek öğrendiğim şeyleri paylaşmak adına bir fırsat veriyor. Eğer bu oyununun gelişimine, daha iyi hale gelmesine katkı sağlayabilirsem bu bana harika hissettirir." dedi.