Fatma Uruk, dünya rekoru kırma hedefinden vazgeçmiyor

İstanbul’da özel bir bankada çalışan 31 yaşındaki milli sporcu, küçük yaşlarda dünya serbest dalış rekortmeni Yasemin Dalkılıç’ın belgeselini izledikten sonra bu spora merak sardı. Sporculuk kariyerini ve hedeflerini AA muhabirine anlatan Fatma Uruk, serbest dalış yapmaya 2015’te başladığını belirterek, "İzmir’de doğdum. Hep yüzüyordum. Suyun altında olmaktan her zaman keyif alıyordum. TRT’de Yasemin Dalkılıç’ın belgeselini izledim. O zamana kadar serbest dalışın bir spor dalı olduğunu bilmiyordum. Bunu öğrendiğim andan itibaren bir arayışa girdim. Sınavlara hazırlandığım için üniversitelerin kulüplerini araştırdım. Bulduğum okullardan tercih yapıp, Orta Doğu Teknik Üniversitesine gittim. Ekonomi eğitimi aldım. Aynı zamanda bu spora başladım. İlk lisansımı aldım. İlk defa 18 yaşında katıldığım havuz yarışmasında milli takıma seçildim." ifadelerini kullandı.

Bu spora başlamasına ilham kaynağı olan Yasemin Dalkılıç’ı örnek aldığını vurgulayan Fatma, "Yasemin Dalkılıç’ı çok seviyorum. Aynı okuldan mezunuz. Belgeseli izlediğimde böyle bir şey yapabileceğime inanmıyordum. Geçen sene belgeselin çekildiği yere de gittim. Dalış yaptım. O belgesel beni çok etkilemişti." şeklinde görüş belirtti.

"Rekor denemesini senelik iznimde yapacağım"

Aynı zamanda çalıştığı için denizde antrenman yapmaya vakit bulamadığının altını çizen Fatma Uruk, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Her şeyden feragat ediyorum. Arkadaşlarımla eğlenmek, gezmek ve senelik izinlerimde İzmir’e gidip ailemi görmek gibi şeyler yok. Dinlenmeye vaktim olmuyor. Rekor denemesini senelik iznimde yapacağım. Ciddi rakiplerim var ama sporcu gibi yaşayamıyorum. Beni üzen bu tempo değil. Ancak denizde yapmam gereken antrenmanların hiçbirini yapamıyorum çünkü böyle bir vaktim yok. Rakiplerime göre geride başlıyorum. Sabah havuza giriyorum. Daha sonra işe gidiyorum. Öğle arasında iş yerinde hafif antrenmanlar yapıyorum. Akşam ise kondisyon antrenmanlarım oluyor. İki yıldır dünya rekoru denemesi yapmaya çalışıyorum. Zaman ve bütçe sıkıntısı nedeniyle denize gidip bunu deneyemediğim için, evde bir düzenek yaptık. Makara ile nefes tutarak çalışıyorum. Fiziken yapacağım hareketlerin aynısını orada yapabiliyorum."

"Uçak biletiyle sorunlarımın yüzde 60’ını çözebilirim"

Dünya rekoru denemesinde mali desteğin önemine dikkati çeken Fatma Uruk, "Dünya rekoru denemesinde, tek başına Türkiye şampiyonası organize ediyor gibisiniz. Sponsor desteğine ihtiyaç var." şeklinde konuştu.

Malzeme anlamında çalıştığı kurumun desteği olduğunu dile getiren milli sporcu, "Rekor denemesine 6 kişilik ekiple gitmem lazım. Ancak bunu 3 kişiye kadar düşürdüm. En büyük eksiğim uçak bileti. Sadece uçak biletiyle sorunlarımın yüzde 60’ını çözebilirim. Sadece daha fazla dalmak ve kendimi geliştirmek istiyorum. Bir düzenek yapıyoruz. Buna ciddi para harcıyorum. Dünya’da ilk 5 derecelerim var. 20’ye yakın ulusal madalyam var. Rekor denemesini değişken ağırlıkta yapacağım. 70 metreyi geçmeyi hedefliyorum. Buna yaklaştım fakat daha fazla çalışmam gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

"Geçirdiği kazaya rağmen dalmayı bırakmadı"

Fatma Uruk, 2015’te koşu antrenmanı sırasında ciddi bir kaza geçirdiğini ve vertigo olduğunu, doktorların uyarılarına rağmen hedefinden vazgeçmediğini dile getirdi.

Milli sporcu, sözlerini şöyle tamamladı:

"Derinlik branşında bir yarışma düzenlendiğini öğrendim. Bunu öğrendiğimde fazla heyecanlandım. Hemen antrenman yapmaya başladım. Aç, yorgun ve uykusuz gittiğim bir koşu antrenmanı sırasında bayıldım. Kafamı çarptım. Ciddi bir kazaydı. Ucuz atlattım. Çeşitli bölgeler zedenlendi. Sol kulağımdaki kristaller koptuğu için vertigom var. Buna göre bir hayat sürüyorum. Fizik tedaviye gidiyorum. Koku ve tat duyularım da kısmen gitti. Doktorlar, bu sporu sürdürmemi önermediler ama dalış yapmadan kendimi hayal edemedim. Sırt üstü ani hareketler biraz riskli oluyor. O sıralarda bir yarışmaya girdim ve ikinci oldum. Bu beni daha da mutlu etti. Temkinli ilerledim. Şu an için korkacağım bir şey yok, kariyerime devam ediyorum."