Fanatik yazarlarının Başakşehir - Trabzonspor maçı yorumları
Bazen inat kazanır (Serkan Akcan)
Başakşehir sezona istediği gibi başlamamış olsa da Okan Buruk ile yepyeni bir oyun inşa ediyor. Oyunun büyük bölümünde Trabzonspor’dan daha iyi bir saha içi organizasyonuna sahipti. İrfan Can ve Visca’nın bu üstünlükteki rolleri çok belirgindi. İrfan Can, Türkiye’deki son sezonunu izletiyor hepimize. Müthiş bir gelişime imza atıyor, gideceği ligi iyi seçmesi gerek.
Tam bir La Liga oyuncusu ama oyundaki gelişimine saha içi iletişiminde de ulaşabilmeli. Sosa 30. dakikadan sonra Trabzonspor’u sırtında taşıdı. Takımının her pozitif aksiyonunun altında imzası var. Hücumda top kaybedip tüm takım geri koşarken Sosa’nın Visca’yı kovalayıp 70. metrede topu kazanması çok değerliydi.
Trabzonspor şampiyonluk yarışı veriyor ama kadrosu rakiplerinden hayli geride. Başakşehir’de oyuna Robinho, Arda, Mehmet Topal girerken, Ünal hoca Yusuf Sarı, Avdijaj ve genç Ahmet’i oyuna sokabildi. Ama böylesi bir ortamda inatla, dirençle de puan kazanabiliyor Trabzonspor. Sanki bu durum, Parmak ile Ömür dönene kadar süreceğe benziyor.
Gecenin sorusu (Serkan Akcan)
Mücadele, inat, futbol odaklı antrenör ve futbolcular, az faul, bol pozisyon ile derbilerden daha kaliteli bir maç izlemedik mi sizce de?
Maçın starı (Serkan Akcan)
Jose Sosa’nın Trabzonspor performansı tam bir ustalık dönemi eseri. Takımının her aksiyonunda imzası var.
Maçın olayı (Serkan Akcan)
Elbette 90+6’da Sörloth’un skoru dengeleyen kafa golüydü.
Kısa mesaj (Serkan Akcan)
Başakşehir ve Trabzonspor’un ilk yarıda sadece 6 faul yapmaları ne kadar futbol odaklı olduklarının göstergesiydi. Süper Lig faul ortalamasının 30’lara dayandığı bir sezonda maçı 20 faulle bitirmek de dikkat çekici
Uğurcan atılmalıydı (Deniz Çoban)
Hafta içi kariyerinde ilk kez Şampiyonlar Ligi maçı yönetmiş olmanın moraliyle sahaya çıkan Ali Palabıyık, oyun boyunca tutarlı bir yönetim gösterdi. Çaldığı düdükler büyük oranda doğruydu.
Skrtel’in koluna gelen topta Trabzonspor lehine çaldığı penaltıda yanılmadı. Kural Kitabı’na yeni eklenen metinde anlatıldığı üzere Skrtel’in kolları omuz hizasının üzerine kalkmıştı. Başakşehir hücumunda kaleci Uğurcan’nın Crivelli’yi düşürdüğü pozisyonda, çaldığı penaltı düdüğü de doğruydu.
Palabıyık, Uğurcan’nın topa hamle yaptığında zamanlama hatasıyla Crivelli’yi düşürdüğünü düşünerek sarı kartı yeterli gördü. Aslında topa hamle yapıp ıskalayan Uğurcan, sonrasında ikinci bir hamleyle ayaklarını kaldırarak Crivelli’nin geçişini engelledi. Dolayısıyla Uğurcan’ın bariz gol şansını engellemekten kırmızı kartla atılması daha doğru olurdu.
Büyük maç! (Ergun Ata)
Palabıyık, Uğurcan’nın topa hamle yaptığında zamanlama hatasıyla Crivelli’yi düşürdüğünü düşünerek sarı kartı yeterli gördü. Aslında topa hamle yapıp ıskalayan Uğurcan, sonrasında ikinci bir hamleyle ayaklarını kaldırarak Crivelli’nin geçişini engelledi. Dolayısıyla Uğurcan’ın bariz gol şansını engellemekten kırmızı kartla atılması daha doğru olurdu.
Büyük maç! (Ergun Ata)
Karşılaşmanın Süper Lig’de zirveyi hedefleyen iki ekibin mücadelesi olduğu gerçeğini 20. dakikadan sonra görmeye başladık. Uğurcan’ın İrfan Can’ı karşıladığı, Crivelli ile Hüseyin’in hücum - savunma amaçlı topa karşılıklı dokunuşları üst düzey kalite içeriyordu. Hele Visca’nın tek başına gidişine Sosa müdahalesi, Nwakame’nin iki sert şutunu müthiş reflekslerle çelen Mert’in sonrasındaki karambolde gösterdiği olağanüstü performansı...
Bütün bunlar ilk 20 dakikayı sadece birbirlerine göre pozisyon almakla yetinerek geçirip boşa harcayan Başakşehir ve Trabzonspor’un, “Bu maç keyifle izlenir” dedirten ve mücadeleleri alkışı hak eden anların başlangıcı oldu. Gol eksikti ilk yarıda, o da gerçekleşseydi, Mert ya da Uğurcan’ın ya da birinin emeğine yazık olacaktı!
İkinci yarıda Başakşehir yüklendi, Trabzon direndi, kontrataklarla gol aradı. İlginçtir karşılıklı golleri Trabzonspor ölü topta, Başakşehir çabuk çıkış yaptığı pozisyonda kazandıkları penaltılarla buldu.
Ama galibiyeti daha çok kovalayan taraf Başakşehir’di ve istediğini Skrtel’le alsa da son sözü Sörloth söyledi.
Gecenin sorusu (Ergun Ata)
Son haftalarda form grafiği yükselen Yusuf değil de, sakatlıktan çıkan ve penaltı dışında gözükmeyen Sturridge hamle oyuncusu olarak kullanılamaz mıydı?
Maçın starı (Ergun Ata)
Gözler Sosa kadar Visca’nın da üzerindeydi. Visca eşitlik golünü attı, ikinci golü getiren etkili köşe vuruşunu kullandı, orta alanda dinamo gibi çalıştı, savunmaya gelip top çıkardı. Sosa’yı gölgede bıraktı.
Maçın olayı (Ergun Ata)
İki Sörloth! İlk yarıdaki karambolde altı pas içinde akıl almaz biçimde fırsat kaçıran Norveçli, uzatmalarda öyle kafa vuruşu yaptı ki, takımını yenilgiden kurtaran isim oldu.
Kısa mesaj (Ergun Ata)
Trabzonspor’un liderliğe yükselmesi beklentisindeki taraftarı, maç sonunda uzatmalarda gelen beraberliğe sevinmek zorunda kaldı. Skor, “Neye niyet, neye kısmet!” dedirtti.