Fanatik yazarlarının Antalyaspor - Beşiktaş maçı yorumları
Balkan böreği üstüne suşi keyfi (Ali Ece)
Antalyaspor, sezonun ilk yarısında aşırı disiplinli derin alan savunması üstüne kaptıklarıyla Beşiktaş’ın telaşlı oyunundan istifade ederek Vodafone’daki ilk lig yenilgisinin acısını yaşatmıştı.
Ancak yeniden motive olmuş Adriano, tekrar şarj olmuş Atiba, havadan şişirmelerde harcanmak yerine yerden seri kısa paslarla beslenenbesleyen Llajiç ve ruhu olan bir makine intizamıyla parlamaya devam eden Dorukhan derken Beşiktaş bu sezon ligdeki en iyi 45 dakikasını oynadı.
Geç de olsa şampiyonluk sezonlarındaki kısa seri pas ağırlıklı set oyunu zevk verdi. Vodafone’daki galibiyetin mimarı olan Boffin penaltı pozisyonunda yerde kontrolsüz kayınca penaltıya sebep oldu.
Adem Llajiç’in göbek adı olsaydı, frikik olurdu! Atiba’nın golünde de Llajiç mesafe tanımayan özel frikik maharetinden bir numune sergiledi.
Kolektif açıdan en başarılı gol ise Dorukhan’ın son vuruşu yaptığı pozisyonu. Uzun süredir Beşiktaş’ın en başarılı hücumuydu.
Gecenin sorusu? (Ali Ece)
Yüzüncü kez soruyorum artık cevap verin: Bu Larin’i kim önerdi, kim Beşiktaş seviyesinde olduğunu iddia etti?
Maçın starı (Ali Ece)
Adem Llajiç havadan şişirme değil de yerden seri pas oynanınca kalitesini daha fazla gösterdi.
Maçın olayı (Ali Ece)
Kagawa’nın girer girmez attığı Brezilyalı fenomen Ronaldo golü ve Juninho frikiği.
Kısa mesaj (Ali Ece)
Llajiç sola Kagawa ortaya, alan değiştirerek daha da ihya etmezler mi?
Kagawa fişi çekti (Cem Dizdar)
Takım yapısı darmadağın olsa da kulüp genetiği ve hakkınca futbol takımı olmanın iş görürlüğü pek çok sorunu hallediyor.
Zorunluluklar Şenol Güneş’i gençlik enerjisiyle harmanlanan olgun bir takım sahaya sürmeye zorluyor. Bu enerjik oyun ilk yarının gösterişli takımı Antalya’yı ilk devre boyunca etkisiz kılmalarına yetti.
Kim ne derse desin, Beşiktaş uzun süredir bir ‘Atiba takımı’dır. O formdaysa Beşiktaş başkalaşıyor. Öncelikle onun sayesinde çabuk düşünen, seri hareket eden ve bitiriciliği yüksek bir Beşiktaş izliyoruz.
Bu maçta da ilk devre boyunca Ljajic’i elmas gibi parlattı. Ancak ikinci devre 50’de yedikleri golden sonra oyunu ellerinden kaçırdılar.
Bu bölüm Şenol Güneş ve ekibinin üzerine düşünmesi gereken sorunların başında geliyor. Bu bölümde Antalya topu alıp ve oynamaya başlamıştı ki, imdatlarına Lens’in hızlı hücumu yaratan inadı yetişti.
Paralize olan Antalya öyle alanlar bırakıp öyle kontralara izin verdi ki, şaşırmamak elde değil! Neticede, dokunduğu ilk iki topla iki gol yapan Kagawa’ya da fişi çekmek kaldı.
Gecenin sorusu (Cem Dizdar)
Beşiktaş’ın gözle görülür düşüşü ilk yarıdaki skorun rehavetiyle mi yoksa fiziksel yetersizlikle mi açıklanmalı?
Maçın starı (Cem Dizdar)
Şüphesiz ki, Adem Ljajic. Elbette onu böyle gösterişli kılan önce Atiba ardında da Dorukhan’ı ihmal etmeden...
Maçın olayı (Cem Dizdar)
Öncelikle Türkiye’de topla ilk buluştuğunda gol yapan Kagawa.. Ardından ligin ilk yarısının ‘gösterişli takımı’ Antalya’nın anlaşılamaz düşüklüğü ve dördüncü golden sonra sahada kaybolmaları.
Kısa Mesaj (Cem Dizdar)
Eksilen Beşiktaş ilk devredeki temposuyla maçı kopardı. Sonucu onların yaptıkları kadar Antalya’nın yapamadıkları belirledi desek yanlış olmaz...
Yarışa ortak oldular (Erman Özgür)
İlk yarım saatlik karşılıklı tempolu oyunun hemen ardından Gökhan Gönül’ü en özel yapan ayrıntı, yaptığı bindirmeleri sonuçlandırması biraz da Boffin’in zamanlama hatası ile karşılığını buldu.
Kazanılan penaltı ve Ljajic’in golü ile adeta maçın çorap söküğü gibi gelmesi, sezonun en organize gollerinden birinin formda Dorukhan ile gelmesi ve Ljajic’in duran top ustalığı derken maç beklenenden rahat hale geldi.
Fakat bu rahatlık Antalyaspor’un Beşiktaş’ı kendi oyununa ayak uydurması ve Doukara’nın golü ile kayboldu gitti. Dalga dalga gelen Antalya bu coşkusunu uzun sürdüremedi. Lens’in büyük çabası gelen 4.gol ile oyun tekrar koptu.
Kagawa’nın topla buluştuğu ilk anda rakip fileleri havalandırması ve frikikten de takımının 6. golünü kaydetmesi gecenin en güzel ayrıntısı oldu.
Beşiktaş kendisini yarışa ortak eden galibiyeti ve ilk maçın rövanşını alarak İstanbul’a dönmeyi başardı.
Gecenin sorusu (Erman Özgür)
Şenol hocanın değişiklikleri? Beşiktaş pas oyunundan uzaklaştığı anlarda Larin-Caner değişikliği yerine topu daha fazla ayağında tutarak Antalyaspor’un direncini kırabilmek adına Kagawa ya da Oğuzhan tercih edilebilirdi.
Maçın starı (Erman Özgür)
Adem Ljajic saha içinde ne kadar çok sorumluluk alır, topla buluşur ve ne kadar çok denerse Beşiktaş o kadar başarılı olacak. En azından Kagawa gelene kadar takımın lideri Ljajic.
Maçın olayı (Erman Özgür)
Beşiktaş sezonun en gollü galibiyetlerinden birini alırken ortada yine iyi oynayan bir santrfor olmaması gecenin olayıydı. Antalya maçı tamam ancak her maç böyle santrfor performansı olmadan kolay kazanılamaz.
Kısa mesaj (Erman Özgür)
Kariıs hem yediği gol hem de baskı yenen anlarda fazla acemice davrandı.
Penaltı tekrarı kurala uygun (Deniz Çoban)
Kaleci Boffin’in Gökhan’a faul yaptığı pozisyonu kenarda tekrar izleyen Yıldırım, doğru bir penaltı kararı verdi. Penaltıda, Güven ile birlikte Antalyalı oyuncular da ceza sahasına topa vurulmadan girdi ve penaltı tekrar edildi.
Bu kurala uygundu. Aklımıza Fenerbahçe- Kasımpaşa maçı geldi. O maçta Diagne’nin penaltısı kaleciden dönmüş ve ceza sahasına erken giren Eduok golünü atmıştı.
Eduok ile birlikte erken giren Fenerbahçeliler de vardı. Yaşar Kemal Uğurlu oyuna Fenerbahçe lehine endrekt serbest vuruşla başlayarak önemli bir hataya imza attırmıştı.
Siyah&Beyaz hortum! (Oğuz Dizer)
Antalyaspor evindeki müsabakaya ‘Geçmiş olsun Antalyam’ pankartıyla çıktı. Ama az sonra sahada başına gelecek hortumu hiç beklemiyordu galiba !
Maalesef ev sahibi takım dakika 30’da başlayan rüzgarın, 35’le 43 arasında hortuma dönüşmesi sonrasında, büyük hasar gördü ve adeta yer ile yeksan oldu 35-39 ve 43’te gelen gollerle. Sonra Doukara bir umut aşılasa da, neticede hasar 4-5-6’ ya kadar vardı. Grando’nun attığı gol bir işe yaramadı.
Japon Kagawa ; oyuna girer girmez 7-8 saniye içinde golünü attı, ardından 84’te frikikten bir gol daha yapıp Antalya tribünlerinin de alkışını aldı.
Çok iyi müsabakalarına şahit olduğum Boffin, bir tuhaftı dün, diğer 10 arkadaşı da öyle. Kırkpınar pehlivanlarına taş çıkartacak beceriyle ‘tek paça kasnak’ daldı, penaltı aldı.
Sektirdiği toplar haddini aştı. Kırmızı Beyazlılarda müthiş bir mutsuzluk ve konsantrasyon arızası net olarak gözüküyor. Açıkçası insan o direnen, mücadele eden ve her şartta dik gezen Antalyaspor izlemek istiyor.
Bülent Korkmaz kalitesini sadece Türkiye değil, Dünya alem biliyor. Yönetimin mümkün olduğunca her sıkıntıyı giderme uğruna gerekeni yaptığını da, Antalyalı dostlar söylüyor.
O zaman yaşanan bu Siyah- Beyaz hortum hasarını onarmak tamamen futbolcuların görevi olarak sırıtıyor. çünkü Antalya’yı seven herkesin içi kan ağlıyor. Sadece yenilgiden değil, sahadaki Armada’nın umarsızlığından.
Bu yara derhal tedavi edilmek ve kronik hale gelmeden kurutulmak zorunda. Aksi halde tüm Antalya hiç haketmediği sancıları çekmek zorunda nokta! 2-6
Zirve tırmanışı (Orhan Yıldırım)
Şampiyonluk yarışını bırakmak istemeyen Beşiktaş, çekinerek gittiği Antalya’da sezonun en rahat maçını oynadı. Güneş’in ekibi, ilk yarıda rakip kaleye üç kez indi, devreyi 3-0 galip tamamladı.
33’te Boffin’in, Gökhan’a yaptığı penaltı kırılma anı oldu. Ljajiç önce kaçırdı, Güven tamamladı. Tekrarlanan atışta Sırp oyuncu golü attı: 0-1. Gol ev sahibi takımın çözülmesini sağladı.
39’da Adriano’nun pasında Dorukhan köşeye bırakıp, farkı ikiye çıkardı: 0-2. Bu yarının son sözünü; 43’te Ljajiç’in kaleciden dönen topunu ağlara gönderen Atiba söyledi: 0-3..
Eksiklere rağmen (Orhan Yıldırım)
Burak ve Quaresma’dan yoksun sahaya çıkan Kartal, oyun disiplininden kopmadı. Bu yarıda göze hoş gelen, baskılı, yüksek tempoda oynamasa da, tecrübesi ile sonuca gitmeyi bildi.
Bülent Korkmaz, anlaşılmaz şekilde takımını geri oynattı. Topu ayağına alan her oyuncu, yüzünü kalecisi Boffin’e döndü. Böyle olunca da, fatura kesildi!..
Bambaşka ikinci yarı (Orhan Yıldırım)
İlk yarının sıradan futbolu, ikinci yarı tam terse döndü. Antalya hücumu hatırladı. Baskı ile başladı. 50’de Doukara ile umutlandı: 1-3. Kartal reaksiyon gösterip, skoru korumayı tercih etmedi.
Karşılıklı atak denemeleri, pozisyonlar seyir zevkini tavan yaptırdı. Ev sahibi ekibin risk aldığı 67’de Güven’in pasında Salih topu kendi ağlarına gönderip maçı da bitirmiş oldu: 1-4..
Japon hızı (Orhan Yıldırım)
Yeni transfer Kagawa, 81’de oyuna girdi. 82’de Japon yıldız, buluştuğu ilk topu filelere gönderdi: 1-5. İki dakika sonra bu kez frikikten skoru 6-1’e taşıyıp, kalitesini ortaya koydu. Antalya’nın son sayısını Chico kaydetti: 2-6. Kazanan Kartal, zirve takibini sürdürdü.