MENÜ

Çiftçiye müjdeli haber

Tarımı ve hayvancılığı desteklemek için yeni teşvik projeleri geliyor. Yeni uygulamaya göre, yarından itibaren çiftçilerin mazot maliyetlerinin yarısı hükümet tarafından ödenecek.

Çiftçiye müjdeli haber

Çiftçilere yönelik yeni teşvikler olacağını açıklayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe’de çiftçilerle bir toplantı yaptı.

Erdoğan, "Güçlü Türkiye'nin yolu güçlü tarımdan geçiyor unutmamalıyız. Türkiye'nin en başarılı olduğu alanlardan biri tarım ve hayvancılıktır. Çiftçilere son 15 yılda 103 milyar lira nakit hibe desteği verdik. Yıllık tarımsal destek rakamını 2012 yılında 13 milyar liraya çıkardık. Çiftçilerimizin üretim maliyetini azaltmak için 2003'te mazot desteğini ilk biz başlattık. Şimdi de 23 Şubat 2018'den itibaren çiftçilerin mazot maliyetinin yarısını biz ödemeye başlayacağız" dedi.

Üreticiye alım garantisi

Erdoğan, "Talep eden Tarım Kredi Kooperatifleri üyesi yetiştiricilerimize TİGEM aracılığıyla Ziraat Bankası'ndan kredi kullandırarak 300 başa kadar damızlık koyun ve yem temin ediyoruz. Üreticinin bakım hizmet bedeli ve sigortasını avans olarak ödüyor, doğacak kuzulara da alım garantisi veriyoruz. Yetiştiriciye verilen avansları da üreticilerden alınacak kuzuların bedellerinden mahsup edeceğiz" diye konuştu.

Erdoğan, "Sığır yetiştiriciliğini geliştirmek, damızlık sığır sayısını artırmak ve kırmızı et ihtiyacının karşılanmasına katkı sağlamak üzere Ziraat Bankası kanalıyla yetiştiricilerimize hayvan ve yem temini için yüzde 10 sübvansiyonlu kredi sağlıyoruz. Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığıyla damızlık düve veriyor, bu düvelerin, koyunlarda olduğu gibi, veterinerlik, aşı ve küpe hizmetlerini bedelsiz karşılıyoruz. TARSİM sigortasının yetiştiriciye düşen kısmını devletin ödemesini sağlıyor, yetiştiricimizi sosyal güvence kapsamına alıyoruz. Yetiştiricimiz kredi borcunu, ilk 2 yılı geri ödemesiz 7 yılda bankaya ödüyor. Böylece hem başlangıçta imkan sağlayarak hem de üretime alım garantisi vererek hayvancılıkta yeni bir dönemin kapılarını aralıyoruz. Diğer taraftan her köy bir işletme mantığı ile de bitki üretimine farklı bir vizyon kazandırıyoruz. Bakanlık ve çiftçinin her aşamada birlikte çalıştığı bir sistemi hayata geçiriyoruz" açıklamasında bulundu.

Traktör sektöründe büyük hareketlilik

Türkiye traktör pazarı dünya devlerinin gözdesi haline geldi. Sektörün büyüklerinden Erkunt Traktör'ün Hintli Mahindra'ya satılmasının sonra Anadolu Motor, İtalyan şirketi Argo Tractors ile Landini markalı yerli traktör üretimi alanında ortaklık anlaşması imzaladığını açıkladı. Anadolu Motor'un Gebze'deki mevcut üretim tesislerinde, Anadolu Motor'un yüzde 50 ve Argo Tractors'ın yüzde 50 iştirak edecekleri 14 milyon TL'lik başlangıç sermayeli traktör üretim faaliyetlerinde, ilk yıl en az bin adedin üzerinde, 5 yılın sonunda da yaklaşık yıllık 6 bin adet traktör üretilmesinin hedeflendiği belirtildi.

Çiftçinin garantisi TarSim

Son yıllarda yaşanan iklim değişiklikleri ve doğal afetler, tarımsal faaliyetleri olumsuz yönde etkileyerek, ciddi boyutlarda kayıplara sebeb oluyor. Bu kayıpların önlenmesi amacıyla Türkiye’de tarım sigortası uygulaması 2006 yılında başlamıştı. Şimdi Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) teminatlarının kapsamı genişletilerek, ilçe bazlı kuraklık verim sigortasıyla, kuru tarım alanlarında yetiştirilen buğdayın yanı sıra, arpa, çavdar, yulaf ve tritikale ürünleri ile bu ürünlerin sertifikalı tohumluklarında, dolu paketi dışındaki, kuraklık, don, sıcak rüzgar, sıcak hava dalgası, aşırı nem ve yağış risklerinden kaynaklı verim azalışları, Çiftçi Kayıt Sistemine (ÇKS) kayıtlı çiftçilerin, özlük, ürün ve arazi bilgileri dikkate alınarak, TARSİM tarafından teminat altına alındı. Tarımda sigortalılık oranının ise yapılan çalışmalarla yüzde 1’den yüzde 20'ler seviyesine ulaştığı belirtiliyor.

Başka bir mera mümkün mü?

Tarım Ekonomisi Derneği, 23 Şubat 2018 Cuma günü saat 13.30-15.30 arasında İzmir Bornova Uğur Mumcu Kültür ve Sanat Merkezi’nde, Durukan Dudu’nun sunacağı bir konferans ve arkasından bu konularda uzman Prof. Dr. Rıza Avcıoğlu ve Prof. Dr. Mustafa Kaymakçı’nın katılacağı bir panel düzenliyor. Panelin moderatörlüğünü ise Prof.Dr. Tayfun Özkaya yapacak. Panelde, meraları yeni bir yaklaşımla geliştirerek bütüncül olarak yönetmek ve bütüncül olarak planlı otlatma yöntemiyle GDO’lu yemlerden kurtulmak mümkün mü sorusunun cevabı aranacak.

Organomineral gübre pazarı büyüyor

Türkiye’de kimyasal gübrelere alternatif bir ürün olarak konumlandırılan organomineral gübre pazarı her geçen gün büyüyor.

Hektaş Ürün Müdürü Şeref Şan, organomineral gübrelerin organik madde ile kimyasal bitki besin elementlerinin belli oranlarda formüle edilerek karıştırılması ile üretildiğini belirterek, şu bilgileri verdi; “Bitkilerin topraktan sağlıklı beslenebilmeleri için organik madde oranının en az yüzde 3 olması gereklidir. İdeal oran ise yüzde 5-6 civarındadır. Bu oran Türkiye topraklarının yüzde 70'inde yüzde 0.6 civarında. Toprakların organik madde içeriği organomineral gübre ile artırılabilir. Organomineral gübrelerin kimyasal gübreye kıyasla çok sayıda avantajı olmak ile birlikte herhangi bir dezavantajı bulunmamakta. Organomineral gübre konusunda Hektaş olarak üretim teknolojisini geliştirmek için de çalışmalar yapmaktayız. Türkiye’nin dört bir tarafında çiftçilerimize yönelik yoğun tanıtım ve eğitim toplantıları düzenliyoruz. Türkiye’de bu ürünler 2012 yılından beri kullanılıyor. Kimyasal gübre pazarından bu süre içerisinde alabildiği pazar payı henüz yüzde 4 civarında. Sektörün yıllık satışı 2017 yılında 250 bin tona ulaşmıştır. Bu da 320 milyon TL civarında bir ciroyu oluşturmaktadır.”

Haberin Devamı
YORUM YAZ