MENÜ

Bizim Takım: Bu kadro, bu kadar kötü oynamaz...

FANATİK yazarları Mehmet Demirkol, Ali Ece, Deniz Çoban ve Cem Dizdar'ın oluşturduğu 'Bizim Takım' 4 haftalık periyodun ardından Galatasaray'ın röntgenini çekti

Bizim Takım: Bu kadro, bu kadar kötü oynamaz...

SORU 1) ZAFER BÜYÜKAVCI: Geride kalan 4 haftayı göz önüne alarak Galatasaray'ın genel performansını nasıl yorumlarsınız?

Haberin Devamı

Mehmet Demirkol: İlk iki hafta şaşırtmıştı

İlk iki haftada akışkan bir oyun sahnelediler. Sezon öncesinde beklentiler o kadar düşmüştü ki, bu oyunu gördüğümüzde hepimiz ciddi bir şaşkınlık yaşadık. Sanırım bu durum, konuyu muhakeme etmemizi zorlaştırdı. Kötü bir restoranda hiçbir beklentiniz yokken harika bir yemek yediğinizde, dünyanın en inanılmaz lezzetini deneyimlediğinizi düşünebilirsiniz. Ancak durumun bu olmadığını da bir süre sonra anlarsınız. Galatasaray kadrosu ne Antep maçındaki kadar iyi ne de Kasımpaşa maçındaki kadar kötü. İyi bir savunma göbeği, özel iki santrforu ve işleyen bir plan ortaya koyduğunuzda vasatın oldukça üstüne çıkabilen bir kadrosu var. Bundan sonrası Arda gibi kilit oyuncuların bir an önce optimum seviyelerine ulaşmaları ve teknik ekibin daha esnek çözümler üretebilmesine bağlı. Kasımpaşa maçında bu iki unsur da sorunluydu.

Haberin Devamı

Cem Dizdar: Marcao ve Taylan rahatlamalı

Lige sükseli giriş yapmış olmalarına rağmen Fenerbahçe maçının ardından düzenleri, dolayısıyla kimyaları bozuldu. Tıkanıklığa çözüm bulamadıkları gibi Rangers ve Kasımpaşa mağlubiyetleriyle gerilim de arttı. Milli Takım arasında elbette kendilerini gözden geçirip, onarıma gideceklerdir ancak özellikle Belhanda ile Feghouli merkezli tartışmalar takımda ciddi tahribata neden oluyor. Kötü giden her maçtan sonra ikilinin hedefe konması sorununu çözmeden işlerin düzelmesi kolay değil. Çünkü bu ikili öyle ya da böyle oyun merkezi haline gelmeli ki, Marcao/Taylan hattı da üzerlerindeki baskıya çözüm üretebilsin. Bakalım Terim ve ekibi bu sorunu nasıl aşacak? Gerçi diğer takımlara göre bir arada oynama pratiği daha iyi olan takım Galatasaray ancak daha çok moral değerlerin belirleyici olduğu ligde avantaj gibi görünen bu durum hayata geçemeyebilir de...

Ali Ece: Saracchi'nin dönüşü önemli

Galatasaray'da taraftar-yönetim-teknik heyet arasındaki tartışmalar neden değil sonuç olsa da transfer kapandıktan sonra Ocak ayına kadar özellikle yönetim ve teknik heyet birliktelik sergilemeli. Sonrasında gerekirse kongre yapılır. Galatasaray belki Başakşehir maçında gözüktüğü kadar iyi değil, uçmuyor kaçmıyor... Ama Rangers ve Kasımpaşa maçlarındaki kadar da kötü değil, yerlerde sürünmüyor! Gitmesi gereken veya beklenen oyuncular gitmediyse, onlardan verim almanın taktiksel, motivasyonel, profesyonel formülleri bulunmalı; yine olmuyorsa yerlerine başkaları oynatılmalı. Saracchi döner, ileri üçlünün kanatlarına Emre Kılınç monte edilirse, son iki maçta Galatasaray'ın zayıf karnı olan hız eksikliği bir ölçüde giderilebilir.

Haberin Devamı

Deniz Çoban: Emre Akbaba artı değer olur

Aslında ligin en etkili isimlerine sahipler, ancak alternatifleri sınırlı. Lig başlangıcını harika yapmışlardı. Avrupa'dan elenirken ve Kasımpaşa maçında ise vasatın altında kaldılar. Terim'in oyun planı çözüldü ama Galatasaray farklı bir planı sahaya koyamadı. Belhanda, Arda, Diagne, Feghouli takım savunmasına destek olmuyor. İşler yolunda ve önde oynarken etkililer. Etkili olacak hücumlarda Belhanda ve Feghouli'nin şova dönük hareketleri, işler kötü giderken işe yaramadığı gibi, takım motivasyonunu da düşürüyor. Takımı rakip sahaya hızlı götürecek oyuncu yok. Galatasaray araya giren Avrupa maçları ile yorgun düştü diyenler olabilir ancak Kasımpaşa karşısında hiç değilse 15 dakika tempo yapamazlar mıydı? Her şeye rağmen Galatasaray yarışın hep içinde olacaktır. Akbaba'nın dönüşü de artı değer katacaktır.

Haberin Devamı

SORU 2) ZAFER BÜYÜKAVCI: Fatih Terim, Kasımpaşa maçının uzatma dakikaları henüz başlamışken sahayı terk etti. Bu tavrı nasıl değerlendirirsiniz?

Mehmet Demirkol: Neyi ima ediyor, düşünmüyorum

Fatih hoca bir protesto yaptı. Muhtemelen bunu, takımın oyunundan da etkilenerek, uzatmanın beklediğinden az verilmesine karşı yaptı. Eğer bir protesto yapıyorsanız, bunu kime karşı yaptığınızı neden söylemezsiniz? Protesto biraz da herkes duysun, bilsin diye yapılmaz mı? Hoca yine üstü kapalı imalarla, cevabı bizim bulmamızı istiyor. Maalesef sandığı kadar gizemli değil. Ve ben artık hocanın neyi ima ettiğini düşünmüyorum. Memleketi 5 sene Arda Turan olayıyla meşgul edip, sürekli ‘siz biliyorsunuz’ deyip, sonra da yan yana çalışmaya başladıklarında bıraktım.

Cem Dizdar: Gidişatı eline almak istiyor

‘Biz bitti demeden bitmez’ aforizmasını sık sık kullanan Terim’in bu davranışı, oyunun düşünceden çok duygularla oynandığını gösteriyor. Geçen sezon da 3-3’lük Antep maçında aynısını yapmıştı. Ardından doğru bulmadığı penaltı için “Orada olsam kaleciye kaleyi boşalt derdim” demişti. Peki bunları neden yapıyor? Terim kanımca, oyunun, oyun dışında duran duygusal yanını devreye sokuyor! Sert bir tavır takınarak futbolcularına, yöneticilere ve hakemlere stres yükleyerek gelecek için gidişatı eline almaya çalışıyor. Hakemden izin almadan sahayı terk etmek tuhaf bir durum. Futbolcu edemiyor ama kulübe önünde kendine ayrılan yeri maç sırasında ihlal edemeyen teknik adam, izin almaksızın çekip gidebiliyor. O zaman o alanı sınırlayan çizgilerin ne anlamı kalıyor?

Haberin Devamı

Ali Ece: Oyuncuları fark etmemiştir bile

Galatasaray’ın en büyük yıldızı Falcao, Feghouli, Arda değil; Fatih Terim...Muslera yokken Galatasaray’ın tek lideri, taraftarın en çok güvendiği isim. Bu yüzden hangi gerekçeyle olursa olsun maç bitmeden sahayı terk etmemeliydi. Bunu kendi oyuncularına kızıp yaptıysa, o dakikaya kadar reaksiyon gösteremeyen oyunculardan kalan sürede pozitif reaksiyon gelme ihtimali aşırı düşüktü. Bazıları yorgunluktan hocanın gittiğini fark etmemiştir bile! Tepki adresi yönetim ise 5 aydır gerekeni yapamayanlar 5 dakikada ne yapabilir ki? Tepki hakeme ise yıllardır aynı hakemler malûm! Tepki her kimeyse sadece gündemi değiştirmeye yaradı, o kadar!

Deniz Çoban: Klopp7 yedi ama sahada kaldı

‘Biz bitti demeden bitmez’den buraya gelmesi yadırganacak bir durum. Maç 1-0 ve oynanacak 5 dakika futbol için uzun bir süreydi. Bakın, Jurgen Klopp 7 yiyor, sahada kalıyor ve rakibi tebrik ediyor. Tepki, hakeme ise maç sonu açıklama yaparsın, futbolculara kızmışsan soyunma odası var, yönetime ise oturur konuşursun. Bırakıp gitmenin izahı yok. Fakat Terim’in sahip olduğu sonsuz kredi, yaptığı davranışın camiada hoş görülmesini sağladı.

YORUM YAZ