MENÜ

Bahattin Hekimoğlu sporla hayata yeniden döndü!

2006’da boynu kırıldı, felç oldu. 2 yıl kendini eve hapsetti. Başına gelen talihsiz kazayı; ‘Senaryo yazılmış, oyuncu benmişim gibi’ yorumlayan Bahattin Hekimoğlu, Türkiye Omurilik Felçliler Derneği sayesinde dışarı çıkmaya başladı. 2016’da okçulukla tanıştı ve kısa sürede milli takıma seçilerek Avrupa şampiyonu oldu.

Bahattin Hekimoğlu sporla hayata yeniden döndü!

Üniversiteyi kazanmıştı, gelecek hayallerini planlamaya başlamıştı. Ancak derinliğini bilmediği suya atladı, boynu kırıldı. En büyük şansı; kazanın yaşandığı yerde doktor olmasıydı. Bu hayatını kurtardı ama felç olmasına engelleyemedi. Babasının ‘Seni dışarıya çıkarayım’ yalvarışına rağmen 2 yıl kendini eve hapsetti. 2008’de Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği’yle (TOFD) tanışması, onun için dönüm noktasıydı. Dernekten talep ettiği akülü sandalyeyle bir nevi özgürlüğüne kavuştu. 2013’te dernekteki ‘Grafik Tasarım ve Kişisel Gelişim’ kursuna katılmasıyla, belli periyotlarda dışarı çıkmaya başladı.

Haberin Devamı

Bahattin Hekimoğlu sporla hayata yeniden döndü

2 yıl içinde zirveye çıktı

Evlerinde asansör olmadığı için babası, onu 5.kattan sırtında indiriyordu. Kurs bitince, yine evine kapandığı için psikolojisi bozuldu ama bu kez pes etmeye niyeti yoktu. Derneğin önce iş teklifini kabul etti ardından hayata dolu dolu tutunmak için 2016’da spor yapmaya karar verdi. Aklında okçuluk yoktu, arkadaşlarının yönlendirmesiyle, kaderini çizdi. 3 ay lastik çekerek başladığı okçulukta 2 yıl gibi bir sürede Avrupa şampiyonluğuna kadar yükseldi.. Tüm insanlığa örnek olacak bu hayat hikayesinin sahibi Bahattin Hekimoğlu’na ait. Hedefini; Dünya Şampiyonluğu ve 2020 Tokyo Paralimpik Oyunları olarak belirleyen 29 yaşındaki milli sporcu örnek hikayesini Fanatik’e anlattı...

Haberin Devamı

‘Babam beni sırtında indiriyor’

'Evimiz 5. katta ve asansör olmadığı için babam beni sırtında indirip, çıkartıyor. Hala da öyle... Babama çok yük olduğumu düşünüyorum, 13 yıldır beni sırtında taşıyor. O nedenle, en büyük hayalim asansörlü bir ev almak'

“2006’da üniversiteyi kazandım. O yaz tatilinde 9 arkadaş Heybeliada’ya gittik. Orada derinliğini bilmediğim bir suya atlamam sonucu boynum kırıldı ve felç oldum. Sudan çıkamamışım, kalbim durmuş. Şansıma o bölgede bir doktorun yüzmesi ve doğru müdahale etmesi, hayatımı kurtardı. Gözümü açtığımda etrafımda meraklı gözler vardı, felç olmuştum. Hastanede, Türkiye Omurilik Felçliler Derneği Başkanı Ramazan Baş, kendisi de aynı talihsiz kaza sonucu omurilik felci olduğundan beni merak edip, ziyaret etti. Başkan, babama akülü sandalyeden bahsetmiştim. Her şey sanki bir film gibi. Senaryo yazılmış, oyuncu benmişim gibi”.

Bahattin Hekimoğlu sporla hayata yeniden döndü

Yanından ayrımadığı şapkasına rozetleri takıp, biriktiriyor.

‘Akülü sandalye beni özgür kıldı’

“Hastaneden çıkınca, psikolojik bunalıma girdim. İki sene kendimi eve hapsettim. Babam bana ‘seni dışarı çıkarayım’ diye yalvarıyordu. Sadece fizik tedavi için, ara sıra yatışlarım oluyordu ama bunun dışında evden çıkmıyordum. Evimiz 5. katta ve asansör de olmadığı için babam, beni sırtında indirip çıkartıyordu, hala da öyle... Konu buraya gelmişken; hayalim asansörlü bir ev almak. Babama çok yük olduğumu düşünüyorum. 13 yıldır sırtında beni 5. kata indirip çıkarıyor. Neyse 2008’de akülü sandalye için TOFD’u ziyaret ettik. Sandalyemi aldım ve bu durum beni özgür kıldı”

Haberin Devamı

‘Sporcu yetiştirmek istiyorum’

“Şu anda dünya sıralamasında 6.’yım Gerçekten altımdaki kişilere bakıyorum. 10 yıldır bu işi yapan insanlar var. Hedefim 2020 Paralimpik Oyunları’na katılmak. Bunun da bileti 2019’da Hollanda’da yapılacak Dünya Şampiyonası’ndan geçiyor. Ülkenin en iyisi olmam gerekiyor. Olimpiyatlar için tek kotamız var. 3 kişiyiz, en iyisi olmam yeterli. Kolay değil ama, imkansız da değil. 2020’de hedefim; derece yapmak. Ondan sonrasında da sporcu yetiştirmek istiyorum. Belki ileride evlilik vs. olabilir”.

‘TOFD kendimi iyileştirmeme vesile oldu’

“2013’te dernekte bir kursa katıldım. İlk başta iş olarak düşünmedim ama bu durum bende bir farkındalık oluşturdu. Hayatım düzene giriyordu. TOFD kendimi iyileştirmeme vesile oldu. Kurs bitince yine eve kapandım. Bu yüzden TOFD’dan gelen iş teklifini kabul ettim. 2014’ten bu yana sosyal hizmetlerde çalışmaktayım, çok mutluyum. Tüketen biri değilim, ürettiğimi tüketen biriyim. Topluma faydalı olduğumu düşünüyorum. Bizim gibi engelli insanlara dokunuyoruz.”

Haberin Devamı

Bahattin Hekimoğlu sporla hayata yeniden döndü

Dünyanın 1 numarasını yendi

“Okçluğun ilk 3 ayında sadece lastik çektim. Önüme, arkama bakıyorum. Herkes ok atarken, ben lastik çekiyorum. Sabırsızdım ama 3 sonra başlangıç yayına geçmeyi başardım. Kısa zamanda çok yol katettim ve Türkiye şampiyonu oldum. Ardından çok azmettim ve milli takıma girdim. İlk yurtdışı turnuvam, Çekya’da düzenlenen özel bir turnuvaydı. Finalde Çek David Drahoninsky’yi kaybetti. 1 ay sonra Avrupa Şampiyonası’na çıktım. Yine Çekya’daydı. Özel turnuvada finalde yenildiğim, dünyanın 1 numarası olan 35 yaşındaki Çek sporcu Drohoninsky’in fotoğrafları bilboardları dolduruyordu. Finalde yine rakibim; Drahoninsky’di. Bu kez ‘Yeneceğim" dedim ve Avrupa şampiyonu oldum. İlk gittiğim turnuvada, Avrupa şampiyonu olduğum için çok mutlu ve gururluyum. Tarifsiz bir duygu”.

Haberin Devamı

Atletizm ile atıcılık olmadı, okçuluğu seçti

“Spor konusunda en çok arkadaşlarım teşvik etti. Okçuluk aklımda yoktu. Hiperaktif biri olduğum için atletizm istiyordum. Ancak boyumun çok uzun olması yüzünden bana çok uygun bir spor olmadığını fark ettim. Kafamda 2 spor vardı: atıcılık veya okçuluk. Atıcılık, mesafe olarak uzaktı ama Okçular Vakfı evime yakındı. Sonra 6 yıldır bu sporu yapan milli sporcu Naci Yener’le bir fuarda tanıştım. İşte hangi sporu yapacağımı orada karar vermiştim.”

Hayata dair mesajları

■ Keşke o 2 yılı kendimi eve hapsederek geçirmeseydim. Çünkü hayatın içinde var olmak gerekiyor. Her ne olursan ol, topluma karışman gerekiyor. Kendini hapsetmenin bir anlamı yok.

■ Çok fazla sorgulamamak gerekiyor... Bir şey olmuş olabilir ama bence olması gereken o hayatı kaliteli bir şekilde sürdürebilmek.

■ Derinliğini bilmediğiniz, 2 metrenin altındaki sığ sulara kesinlikle balıklama atlamayın.

Röportaj: Hatice Yücel

Fotoğraflar: Samet Yalçın

YORUM YAZ