MENÜ

Tudor yola çıktı

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Fırtına gibi girdiler sezona. İçeride Kayserispor’a 4 attılar, dışarıda Osmanlıspor’a 3... İçeride Sivasspor’u üçlediler, Antalya’da 1-1 ile ilk kayıplarını yaşadılar. Ardından Kasımpaşa (2-0), Bursaspor (1-2), Karabükspor (3-2), Konyaspor (0-2) galibiyetleri geldi. Özetlersek; 8 haftada 7 galibiyet, 1 beraberlik ve toplanan 22 puan... Atılan gol 20, yenilen sadece 6... Harikaydı her şey... Tolga Ciğerci Kral, İgor Tudor İmparator’du!

★ Fakat burası Türkiye... Sevinçler de hüzünler de kısa sürer...

★ Fenerbahçe beraberliğiyle başladı kötü günler... Trabzonspor yenilgisiyle devam etti. Araya sıkıştırılan 5-1’lik Gençlerbirliği galibiyeti güme gitti, çünkü bir hafta sonra Başakşehir önünde alınan 5-1’lik yenilgi, ibreyi terse çevirdi.

★ Oysa ki halen Beşiktaş’ın 4, Fenerbahçe’nin 6 puan önünde ve zirvede Galatasaray... Halen ligin en çok gol atan takımı (27) ve Beşiktaş’ın ardından ligin en az gol yiyen takımlarından biri (14)... Ligin averajı en iyi takımı (+13)... Santrforun Gomis maçbaşı 1 golle oynuyor. Stoperin Maicon 4 golle, bir çok santrforu sollamış durumda. Geçen sezon kaleyi bulamayan Tolga Ciğerci, neredeyse kral olacak! (6 gol)... Vesaire, vesaire... İsteseniz, 100 istatistik daha eklersiniz başarı grafiğine...

★ Başakşehir maçından 1 gün önce toz kondurulmuyordu İgor Tudor’a... Başakşehir maçından 1 gün sonra göndermek için harekete geçildi...

★ İgor Tudor kalmalı ya da gitmeli; bu kararı Galatasaray Yönetimi verecek. Fakat yöneticiler bu kararı verirken; O’nu getirdikleri güne dönmeliler. İgor Tudor’u, Galatasaray için yeterli gördükleri için göreve getirmiş olmalılar! Öyleyse, şimdi neden teknik adamlığını sorguluyorlar ki?

★ Galatasaray’ın tercümanı sevgili Mert Çetin kardeşimden rica ediyorum; İgor Tudor’a aşağıdaki bir kaç cümleyi tercüme etsin. Tudor da bilsin ki, bu ülkenin gerçekleri tam da böyle... Sular yükselince, balıklar karıncaları yer... Sular çekilince ise karıncalar balıkları... Bugünkü üstünlüğüne ve gücüne asla güvenme. Çünkü kimin kimi yiyeceğine karıncalar ya da balıklar değil; ‘suyun akışı’ karar verir. O suyun başında hep aynı kişiler vardır ve onlar nereye isterse, su hep oraya akar. Umarım anlatabilmişimdir!

YORUM YAZ